18 Nisan 1999'dan bugüne girdiği her seçimi kazanan Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen rekora koşuyor. Büyükerşen 31 Mart 2019 seçimlerini kazanması halinde Türkiye rekorunu egale edecek. Peki Türkiye rekoru kimde? Seyitgazi Belediye eski Başkanı Süleyman Arif Ünal'da. Ünal 1984'ten 2009 yılına kadar tam 25 yıl Seyitgazi Belediye Başkanlığı yaptı. 2009'da kendi isteğiyle aday olmadı. Girdiği 5 seçimi de kazanan Ünal'ın Seyitgazi'ye çok büyük hizmetleri oldu. Ünal, 25 yıl ile Eskişehir'de ve Türkiye'de bir belediyede en uzun süreli başkanlık yapan tek isim. Adana Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Aytaç Durak ile Ankara Büyükşehir Belediyesi eski Başkanı Melih Gökçek de beş dönem seçildiler. Ancak 25 yılı tamamlayamadılar. Aytaç Durak, 1984'te Adana Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. 1989'da kaybetti. 1994-1999-2004-2009 yıllarında dört defa üst üste yine başkan seçildi. Ancak 2010 yılında görevden alındı. Böylece 21 yıl başkanlık yapmış oldu. Melih Gökçek de 1994-1999-2004-2009-2014 olmak üzere beş defa üst üste Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi. 28 Ekim 2017'de Recep Tayyip Erdoğan'ın isteği doğrultusunda görevinden istifa etmek zorunda kaldı. Gökçek böylece 23,5 yıl Ankara Büyükşehir Belediye Başkanlığı yapmış oldu. Büyükerşen 31 Mart 2019 yerel seçimlerini kazanıp beş yıl görevde kalması halinde Gökçek ve Durak'ı geçecek. Süleyman Arif Ünal'ı yakalayacak...
-------------------------------------------------
BAŞKALARININ KARAR VERMESİNİ KABUL ETMEDİ

'Değerli adayımız Bale Akademisi'ne başvurduğunuz için teşekkür ederiz. Ne yazık ki kabul edilmediniz. Sağ ayağınız, aşil tendonunuz, ayaklarınızın dışa dönüklüğü, gövdenizin boyu, göğüs ölçünüz yetersiz, vücudunuz baleye uygun değil. Ve 13 yaşındasınız dikkate alınmak için fazla büyüksünüz.'
Bu yazıyla Misty Copeland'ı 'vücudunun baleye uygun olmadığı'gerekçesiyle Bale Akademisi'ne alınmadı. Buna rağmen Misty Copeland balerin olmaktan asla vazgeçmedi. Çok çalıştı. Amerika'nın en iyi balerini oldu. Şu anda 34 yaşında olan Copeland Amerikan Bale Tiyatrosu'nun Baş Balerini. Çalışması ve azmiyle TİME dergisine kapak oldu. Copeland'ın bu başarı öyküsü tüm engellere rağmen hayallerin gerçekleşebileceğini bizlere gösteriyor.
Copeland, 'Bu işin uzmanları vücudum baleye uygun olmadığını söylüyor. Ben de bale yerine başka bir spor yapayım' demedi. Kendisi hakkında başkalarının karar vermesini kabul etmedi. Bu kararlılığı sayesinde bugün dünyanın en iyi balerinlerinin başında yer aldı…
--------------------------------------------
AZ KONUŞUP ÇOK ÇALIŞIYOR

'Gönül belediyeciliğini ön plana çıkarmak için insan odaklı hizmet anlayışımızı ortaya koyacağız. Az konuşacağız çok çalışacağız.' Yukarıdaki bu sözler AK Parti Alpu Belediye Başkan Aday adayı Kemal Kaya'ya ait. Kaya söylediği gibi daha şimdiden az konuşup, çok çalışıyor. Alpu'nun 29 mahallesini karış karış gezen Kaya, kent merkezinde partisinin seçim çalışmalarına etkin olarak katılıyor. Alpu'da Pomakların beldesi Osmaniyeli olan Kemal Kaya, Türkiye Pomak Dernekleri Federasyonu (PODEF) Genel Başkan Yardımcısı. Sadece Pomakların değil, başta Bozan olmak üzere Karakamış, Bahçeçik, Ağaçhisar, Büğdüz, Özden, Dereköy ve Gökçekaya'da da büyük oy potansiyeli olan Kemal Kaya şu günlerde aday adayı gibi değil de, aday gibi çalışıyor. Alpu'da un var, su var, şeker var. Mutfağa girecek ustaya ihtiyaç var. Kaya hem sendikacı hem de iyi bir aşçıdır. Türkiye Aşçılar Federasyonu Yönetiminde de görev alan Kaya, Alpu'nun yıllardır ihtiyaç duyduğu usta olabilir...
-----------------------------------------------------
EMEKLİ OLMAK İÇİN 3600'Ü BEKLİYORLAR

Bir ay önce Görünüm'de 'Dersleri Yok Öğretmenleri Var' başlığıyla yazı kaleme almıştım. Yazımda ilimizde toplam 204 Mesleki Teknik Dersi öğretmeninin ihtiyaç fazlası olduğunu belirtmiştim. İlimizde ve tüm Türkiye'de ihtiyaç fazlası olup da emekliliği gelmiş olan eğitimciler hükümetin '3600 ek gösterge verme' sözünün yerine getirilmesini bekliyor.

DOKUZ DERS İŞLENMİYOR
İlimizde ihtiyaç fazlası öğretmen sayıları şöyle sıralanıyor; 'Büro Yönetimi 1, Matbaa 3, Radyo Televizyon 1, Çocuk Gelişimi ve Eğitimi 1, Giyim Üretim Teknolojisi 15, Halkla İlişkiler Organizazyon Hizmetleri 1, Hasta ve Yaşlı Hizmetleri 2, Metal Teknolojisi 11, Motorlu Araçlar Teknolojisi 33, Muhasebe ve Finansman 2, Plastik Teknolojisi 2, Tesisat Teknolojisi ve İklimlendirme 12, Seramik ve Cam Teknolojisi 8, El Sanatları 1, Elektrik 15, Elektronik 16, Grafik ve Fotoğraf/ Grafik 7, Grafik ve Fotoğraf/Fotoğraf 1, Yapı Tasarımı 15, Makine ve Kalıp 5, Makine Ressamlığı 4, Makine Model 5, Raylı Sistemler Elektriki-Elektronik 1, Tekstil 2, Metalurji Teknolojisi 5, Tekstil Teknoljisi/Trikotaj 2, Sağlık-Sağlık Hizmetleri 28, Bahçe Peyzaj 1, Gazetecilik 1, Halkla İlişkiler Organizasyon 1, Aile Tüketici Hizmetleri 1' Mesleki Okullarda dokuz ders işlenmediği halde bunların branş öğretmeni olan 15 eğitimci ihtiyaç fazlası olarak ilimizde görev yapıyor. Yaşanan bu durum; 'İşlenmeyen dersler için öğretmene ihtiyaç yok ki fazlası olsun' dedirtiyor.

CAM BÖLÜMÜ AÇILMALI
İlimizdeki Mesleki Okullarda Gazetecilik, Halkla İlişkiler Organizasyon, Plastik Teknolojisi, Aile Tüketici Hizmetleri, Grafik ve Fotoğraf/Grafik, Raylı Sistemler Elektrik-Elektronik, Metalurji Teknolojisi, Tekstil Teknolojisi/Trikotaj, Tarım Teknisyenliği/Bahçe Peyzaj dersleri yok. Ama öğretmenleri var. 5 Metalurji Teknolojisi, 1 Gazetecilik, 2 Plastik Teknolojisi, 1 Halkla ilişkiler Organizasyon, 1 Aile Tüketici Hizmetleri, 2 Tekstil Teknolojisi/Trikotaj, 1 Tarım Teknisyenliği/Bahçe Peyzaj Öğretmeni kendi branş derslerine girmeden maaş alıyor. İlimiz ve yakın bölgemizde seramik ve cam sektörü gelişmiş durumda. Mesleki okullarımızda 13 Seramik ve Cam Teknolojisi Öğretmeni var. Bunların 8'i ihtiyaç fazlası görünüyor. Bu durum Mesleki Teknik eğitiminin nasıl planlandığını gözler önüne seriyor. Mesleki Okullarda Seramik ve Cam bölümü açmazsanız, 8 öğretmen ihtiyaç fazlası durumuna düşer. Hem de bu sektörde yetişmiş eleman ihtiyacı karşılanmaz.

TEKNİSYENDEN ÇOK
İMAMA İHTİYAÇ VAR (!)

İlimizde beş öğretmen olmasına rağmen neden bir Mesleki Teknik Anadolu Lisesi'nde Metalurji Teknolojisi bölümü açılmıyor? Eskişehir'in Mesleki ve Teknik okullarında 204 öğretmen fazlası yaşanırken, 182 Din Kültürü ve Ahlak Öğretmeni, 18 Arapça Öğretmenine ihtiyaç olması dikkat çekiyor. Demek ki İmam-Hatiplere ve dini eğitime verilen destek Türkiye'nin can damarı olan sanayiye ara eleman yetiştiren mesleki ve teknik okullardan esirgenmiş. Demek ki ülkemizde teknisyenden çok imama ihtiyaç varmış(!) Hükümet 24 Haziran seçimleri öncesinde öğretmenlere, polislere, hemşirelere ve imamlara 3600 ek gösterge sözü vermişti. Emekliliği gelmiş öğretmenler 3600 ek göstergeyi bekliyor. Bunun çıkması halinde başta ihtiyaç fazlası olmak üzere emekliliği gelmiş eğitimciler emekli olur. Hem norm fazlası olayı bir nebze de olsun çözülmüş olur hem de genç eğitimcilere eğitim kurumlarında yer açılır...
-----------------------------------------------------
NOSTALJİ
90'LI YILLARA ESİAD DAMGA VURDU

Yıl 1994. Eskişehir Sanayici ve İş Adamları Derneği (ESİAD) Başkanı Orhan Kesikoğlu ve Yönetim Kurulu Üyeleri DYP GİK Üyesi ve Bilecik Milletvekili Bahattin Şeker'i ziyaret ediyor. 24 yıl öncesine ait tarih fotoğrafta dönemin ESİAD Yöneticileri Serdar Taci Zengin, Selim Çolpan, Gürdal Abacı, Nevzat Altınel, Serdar Yazıcı, Mehmet Arapoğlu, merhum Abdullah Üsküdar ve Derneğin Genel Sekreteri Servet Uğuzman da yer alıyor. Bozüyüklü olan Bahattin Şeker o yıllarda Eskişehir'in Milletvekili gibi çalışıyordu. 28 Haziran 1996-30 Haziran 1997 yılları arasında Gençlik ve Spor Bakanlığı yapan Şeker, Atatürk Stadyumu'nun ışıklandırmasını yaptırdı. Kentimize çok sayıda spor tesisi de kazandırdı. Şeker 2011-2015 yılları arasında da MHP Bilecik Milletvekilliği de yaptı. Gerçekten o yıllardaki ESİAD imza attığı işlerle hep kent gündeminde yer alıyordu. Kentimizin önemli sorunlarının çözümünde etkin oluyordu. Siyasi partilerin yerel birleşenlerini ve Eskişehir'in tüm milletvekillerini Eskişehir paydasında bir araya getiriyordu. 1990'lı yıllarda ESİAD'ın yarattığı etkiyi daha sonraki yıllarda hiçbir demokratik kitle örgütü yapamadı.
---------------------------------------------
FIKRA
HEM GÖSTERİYOR HEM DE KOKU VERİYOR

Köye elektrik geldikten sonra köylüler yavaş yavaş elektrikle çalışan araçlar almaya başlarlar. Bunların başında da tabi ki televizyon gelir. Genelde siyah-beyaz televizyonlar. Durumu iyi olan bir köylümüz, Irak'tan ham petrol tankerinin içinde kaçak yoldan renkli televizyon getirir. Ama içine ham petrol girmiştir. Birkaç gün sonra evinde mevlit verir. Mevlit okunur, ardından yemek yenir. Oturanlardan biri 'Televizyonunuzu açın da renkli televizyon nasıl bir şeymiş görelim' der. Televizyon açılır. Televizyonda İkinci Dünya Savaşı belgeseli gösteriliyor. Gösterilen sahnede Ruslar, Almanların petrol depolarını patlatıyorlar. Televizyon ısınınca mazot kokusu vermeye başlar.
Misafirlerden biri kokuyu alır ve; 'Televizyonunuz hem gösteriyor hem de koku veriyor!' der