Şaka değil, milenyum geldi geliyor derken üzerinden 17 yıl geçmiş. 2017'yi bitirip 2018'e girdik.
Umutlu bir yeni yıl girişi olmasa da, insanlar alışkanlıklarını kolay bırakamıyor.
Yine iyi bir yıl olması dilekleri dolaştı ağızlarda, yüreklerde; yine hediyeler alındı aile arasında, dostlar arasında.
Yılbaşından sonra, Sevgililer Günü, Kadınlar Günü, Anneler Günü, Babalar Günü, Öğretmenler Günü, karne günü, doğum günleri, yıldönümleri, bayramlar derken…
Hediye günlerinin resmigeçidi bitmez!
Aslında hediye önemli değil. Hayatımızda hediye verebileceğimiz, hediye alabileceğimiz bir yüreğin, bir dostun, bir sevgilinin olması büyük şans.
İçimizi ısıtan tatlı bir tebessüm, güzel bir söz, yürekten bir bakış yeter bize!

***

İki zengin barda oturmuş yılbaşında eşlerine ne alacaklarını konuşuyorlarmış. Biri:
'Geçen sene araba aldım, ondan önceki sene yat aldım. Alacak şey kalmadı.' demiş. İkincisi:
'Ben de geçen sene tek taş yüzük, ondan önceki sene yazlık almıştım. Ben de bu yıla bir şey düşünemiyorum artık.' demiş.
O sırada masayı temizlemeye bir komi yaklaşmış. Biraz da gırgır olsun diye ona sormaya karar vermişler.
'Delikanlı, yılbaşı geliyor da, karılarımıza alacak hediye bulamıyoruz. Sen olsaydın ne alırdın?'
'Don alırdım.' demiş komi. Adamlar şaşırmış.
'Don mu? O da neden?'
Komi gülmüş:
'Giyer o sevinir, çıkarır ben sevinirim!'

***

Hediye alma konusunda herkes, bu komi kardeşimiz kadar pratik ve becerikli olamayabilir.
Hediye deyip geçmeyin. Öyle kolay iş değildir hediye seçmek. Bir kere alacağınız kişinin özelliklerini, huylarını, zevklerini, ihtiyaçlarını bileceksiniz.
Sizin hediye verdiğiniz kişiye olan ilginizi simgeleyecek, hem de kesenize uygun olacak.
Hem alanı, hem vereni mutlu etmeli hediye dediğin.

***

'Acaba hak ettiği hediyeyi alabildim mi?' sarmalında bocalarken, karşılanmamış beklentinin 'hayal kırıklığı'na tanık olabilme ihtimali hep vardır. Ya da hediye alanın, hediyeyi vereni 'mutlu edebilme pesimizmi'ne düşme ihtimali.
Yine de önlem alınmalı, hediye verilirken 'Sana layık değil ama…' edebiyatına sığınma işi ihmal edilmemeli.
Nasıl olsa, hediye verilen kişi de 'Gerek yoktu, senin varlığın yeter!' edebiyatına başvuracaktır.

***

Kadın sabah uyandığında kocasına:
'Bey akşam rüyamda ikimizi gördüm. Kuyumcuya girmişiz. Şahane bir inci kolye almışsın bana. Sence bunun anlamı nedir?'
Adam tebessümle:
'Akşam gelince rüyanın anlamını anlarsın hanım' demiş.
Akşam adam elinde bir hediye paketi ile gelmiş, kadın heyecanla:
'Kocacığım tahmin ettiğim şey mi yoksa bu?' diye sormuş. Adam da:
'Evet, aşkım.' demiş ve eklemiş:
'Açıklamalı Rüya Tabirleri Kitabı.'

***

Yeni yıla umutsuz ve mutsuz girmek istemezdim, ama yaşadıklarımız da umudumuzu törpülüyor be kardeşim!
Yılın ilk günü yazdığım 'Gelse de Olur, Gelmese de' başlıklı karamsar köşe yazıma dostlarımdan çeşitli tepkiler geldi. Genellikle çatık kaşlarıyla parmak sallayarak 'Umutsuzluk yok!' diyorlardı.
Aslında dostlarım haklı. 60'ı çoktan aşmış ömrümüzde, umudun dip yaptığı en karanlık günlerde, yaşama yepyeni bir güneşin doğuşuna tanık olmuşluğumuz çoktur. Öyleyse;
'Enseyi karartmak yok!
Belki 2018'in de bize bir hediyesi vardır.
Bir bakmışsın…!'