Göktekin, böyle bir adımın, toplumun ortak değerlerine zarar verdiğini belirterek, "Milletin sesi olması gereken belediyeler, duyarlılığın zirvede olduğu bir dönemde bu tür uygulamalardan kaçınmalıdır" dedi. Göktekin, yaptığı açıklamada, belediyelerin sadece altyapı ve hizmet üretmekle değil, aynı zamanda toplumsal hassasiyetleri ve milli değerleri korumakla da yükümlü olduğunu vurguladı. Filistin'de yaşanan insanlık dramına dikkat çeken Göktekin, şu ifadeleri kullandı:
“Belediyeler, milletin sesi ve vicdanı olmakla sorumludur. Ancak toplumsal duyarlılığın ve inancın en yüksek olduğu bir dönemde, boykot listesinde yer alan bir ürünün reklamının yapılması, milletimizin kalbinde derin bir yara açmıştır. Böyle bir tutum, halkımızın ortak hassasiyetlerine gölge düşürmüş, vicdanlarda telafisi güç bir iz bırakmıştır.”
Ali Göktekin, özellikle Filistin’de yaşanan trajedilere karşı toplumsal dayanışmanın önem kazandığı bir dönemde, halkın hassasiyetine karşı gösterilmesi gereken duyarlılığın altını çizerek şunları söyledi:
“Filistin halkının çığlığı dünyanın dört bir yanında yankılanırken, boykot edilen bir markaya belediye eliyle zemin hazırlanması asla kabul edilemez. Belediyelerimizin tavrı, milletimizin iradesiyle aynı çizgide olmalı; zalimin karşısında, mazlumun yanında dimdik durmalıdır. Adalet ve merhamet, bu toprakların en büyük mirasıdır; yönetenlerin önceliği de her daim bu mirası yaşatmak olmalıdır.”
Göktekin, açıklamasının sonunda tüm kamu kurum ve kuruluşlarını milletin değerlerine daha duyarlı olmaya davet ederek, bu tür durumların tekrar etmemesi için sorumluluk bilinciyle hareket edilmesi gerektiğini ifade etti.