Geçtiğimiz günlerde Muğla'da üniversite öğrencisi Pınar Gültekin'in öldürülmesi tüm Türkiye'yi yasa boğdu. Kadın cinayetlerinin her geçen gün artıyor olması kadınları tedirgin ederken, caydırıcı cezalar ve İstanbul Sözleşmesi kadınların vazgeçilmezi olmuş durumda.


ASİYE KISA

'Bunun için erkeklerin kendilerini dengeli tutmaları lazım. Erkeklerin psikoloğa, doktora gitmesi lazım. Erkek karşısındakini dinleyecek. İstemiyorsa boşansın. Cezalar da önlemler de yetersiz. Kadınları öldürenler hapisten çıkmasın. İdam edilsin bence. Hapisten iki üç gün sonra çıkıyor. Kadının geleceğiyle oynuyor.'


MELEK KURAL

'Çok üzgünüm. Sokağa çıktığımda, yalnız yürürken tedirgin oluyorum artık. Bir ayak sesine, kendi ayak sesimden bile korkuyorum bazen acaba arkamda birisi var mı diye. İnsan ürkebiliyor. Önlemler de yeterli değil. Korkuyorum. Daha sıkı önlemler alınmalı. Devlet koruyacak. Caydırıcı değil cezalar. Daha ağır olmalı hapis cezaları.'


UĞUR DEMİR

'Buna bir son vermeli. Erkekleri eğitmeliyiz. Erkek çocuklarının her dediği yapılmamalı. Ülkemizde önlemler çok yetersiz. Kadınların canları değersiz. Cezalar caydırıcı değil, yetersiz bence. İstanbul sözleşmesi sonuna kadar uyulsa daha bir caydırıcı olabilir. İki sene yatıyor, çıkıyor. İstediğim eziyeti yaparım diyor. Daha caydırıcı olmalı. Müebbet verilmeli.'


ÜMİT YENDİ

'Ben kanunları kadınları koruma açısından yeterli bulmuyorum. Kadın hakları açısından eksiğiz. Sistemde değişiklik yapılmalı. Cezalar daha ağır olmalı. Ailede eğitim çok önemli. Çocukları yetiştirirken kadınlara, kadın haklarına saygılı bir şekilde yetiştirmeliyiz. Eğitimle çözüleceğini düşünüyorum en baştan dikkat edilmeli.' MELTEM KARAKAŞ KAYA

Editör: TE Bilisim