İlçe teşkilatı tarafından Atatürk fotoğrafları ile sözlerinden oluşan eserlerin yer aldığı serginin açılışı Hamamyolu Caddesi üzerinde düzenlenen tören ile Eskişehir halkının beğenisine sunuldu. İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu,İl,ilçe başkanları ile çok sayıda partilinin katıldığı sergi gün boyu açık tutulacak.Açılışta söz alan Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer,ülke topraklarının sahipsiz olmadığına dikkat çekerek “Atatürk’ün fotoğraflarından siluetinin kaldırıldığı, cami minberlerinde adının anılmadığı, yüksek rütbeli komutanların masalar taşıttırıldığı günlerde biz bu zihniyete tümden karşıyız. Bizler “iyiler ve cesurlar” olarak dün nasıl durduysak bugün de aynı yerde dimdik duruyoruz. Yarınlarda da aynı şekilde duracağız. 1919’da, 1922’de ruh neyse, hareket, refleks, tepki neyse bugün de aynısını göstermeye devam edeceğiz” dedi. Başkan Yer “Türk toprakları sahipsiz değil, Türk vatanı sahipsiz değil, Türk milleti kimsesiz değildir. Diyanet İşleri’nin Cumhuriyetimizin en büyük günlerinde Atatürk’ün adını anmaması bir alışkanlık hâline geldi. Sadece bugüne özel bir durum değil. Ben burada bir tek kesimi kınıyorum. Türk milliyetçisiyiz, Atatürkçüyüz deyip de bu duruma ses çıkarmayanlar. Onlara yazıklar olsun” ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Gürol Yer şu ifadeleri kullandı;
“Büyük Türk Zaferi’nin 103. yıl dönümünde ana temamız; “Türk toprakları sahipsiz, Türk milleti kimsesiz değildir.” diyerek, İYİ Parti Eskişehir Teşkilatları olarak Hamamyolu’nda sevgili hemşerilerimize, çocuklarımıza, gençlerimize, kadınlarımıza Atatürk’ün kıymetini, Cumhuriyetimizin değerini ve bu değerlerin sahipsiz olmadığını bir kez daha göstermek için bu etkinliğimizi tertipledik.
Burada, Albayrak’ın gölgesinde Büyük Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün yanında, yan tarafta ise Eskişehir’in en güncel şekilde özellikle terörle mücadelede kaybettiğimiz memleket sevdalısı evlatlarımızın, şehitlerimizin kronolojik bilgileri ve resimlerinin yer aldığı bir ortam hazırladık. Katılımınız için hepinize teşekkür ediyorum.
Atatürk’ün fotoğraflarından siluetinin kaldırıldığı, cami minberlerinde adının anılmadığı, yüksek rütbeli komutanların masalar taşıttırıldığı günlerde biz bu zihniyete tümden karşıyız. Bizler “iyiler ve cesurlar” olarak dün nasıl durduysak bugün de aynı yerde dimdik duruyoruz. Yarınlarda da aynı şekilde duracağız. 1919’da, 1922’de ruh neyse; hareket, refleks, tepki neyse bugün de aynısını göstermeye devam edeceğiz.
Tekrar altını çizerek söylüyorum. Türk toprakları sahipsiz değil, Türk vatanı sahipsiz değil, Türk milleti kimsesiz değildir. Katılımınız için teşekkür ediyorum.
Diyanet İşleri’nin Cumhuriyetimizin en büyük günlerinde Atatürk’ün adını anmaması bir alışkanlık hâline geldi. Sadece bugüne özel bir durum değil. Ben burada bir tek kesimi kınıyorum. Türk milliyetçisiyiz, Atatürkçüyüz deyip de bu duruma ses çıkarmayanlar… Onlara yazıklar olsun.”