Törende konuşan Tepebaşı Belediye Başkanı Ataç, ülkenin siyasi ve kültürel atmosferine ilişkin endişelerini “Üzerimizde kara bulutlar dolaşmaya başladı” sözleriyle dile getirdi.

13. Uluslararası Eskişehir Şiir Buluşmaları’nın açılış töreni, Özdilek Sanat Merkezi’nde geniş katılımla gerçekleştirildi. 2011 yılında başlayan etkinlik, bugüne kadar İtalya’dan Hindistan’a, Küba’dan Fransa’ya, İran’dan Yunanistan’a kadar 35 farklı ülkeden 90 yabancı ve 246 Türk şair olmak üzere toplam 336 sanatçıyı ağırlayan buluşma, bu yıl 1'i Fransız (Claire Lajus) olmak üzere toplam 16 şairi Eskişehirli sanatseverlerle bir araya getirecek. Törene katılan şairler; Claire Lajus (Fransa), Ahmet B. Tamu, Cenk Gündoğdu, Hasan Erkek, Neslihan Altun, Nilüfer Altunkaya, Osman Palabıyık, Rahmi Emeç, Tozan Alkan, Umuthan Tilev, Yasemin Çargıt, Zeynep Tuğçe Karadağ, Efruze Esra Alptekin, Hakan Akdoğan ve Festival Direktörü Haydar Ergülen oldu.

“İŞLER SIKINTILI BİR HÂL ALDI”

Eskişehir’de özel yurt denetimleri sürüyor
Eskişehir’de özel yurt denetimleri sürüyor
İçeriği Görüntüle

Törenin açılış konuşmasını yapan Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, etkinliği "Bizim düğün günümüz" olarak nitelendirirken, ülkenin içinde bulunduğu kültürel ve siyasi atmosfere ilişkin endişelerini dile getirerek, ”üzerimizde kara bulutlar dolaşmaya başladı. Bugün, biliyorsunuz, pek çok yazar düşünceleri nedeniyle soruşturma altında. İçeri alınırlar mı alınmazlar mı bilinmez… Bana “Nasılsın?” dediklerinde, “Şükür, dışarıdayım.” diyorum. Çünkü işler gerçekten çok sıkıntılı bir hâl aldı” ifadelerini kullandı.

“GÖZÜMÜZLE GÖRMEK BİZİM İÇİN ÇOK DEĞERLİ”

Belediyenin sanata verdiği öneme de değinen Ataç, “Bizim yıl boyunca düzenlediğimiz üç önemli etkinliğimiz var. Yaptığımız çalışmalar büyük övgü alıyor ve bu da bizi cesaretlendiriyor. İkinci dönem başkanlığı sürecinde Şiir Buluşması ile Sanat Çalıştayı'nı gerçekleştirdik. Bu yıl Şiir Buluşması’nın 13’üncüsünü, Sanat Çalıştayı’nın da 13’üncüsünü yapacağız. Sanat Çalıştayı'nda, sanatçılar büyük ebatlı tablolar üretiyorlar. Bu mekânları özellikle bu işler için kullanıyoruz. Sanatçılar tuvalleriyle geliyor, biz herhangi bir tema dayatmıyoruz; tamamen özgür çalışıyorlar. Koleksiyonumuzda şu anda yaklaşık 450 eser var ve her biri gerçekten çok kıymetli. Sanat adına para harcamak ve sonunda hiçbir şey görememek yerine, elimizle yaptığımız işi gözümüzle görmek bizim için çok değerli” diye konuştu.

“ŞİİR İNSANA YOL GÖSTERİR”

John Berger'in bir öyküsünden ve Yunus Emre'nin dizelerinden alıntılar yapan Ataç, “Bugün burada buluştuk. Biraz önce arkadaşlarımız önemli bilgiler verdiler. Ben de birkaç cümle paylaşmak istiyorum: Şiir bazen bir sevdayı, bazen bir kentin sessizliğini, bazen bir hasreti, özlemi ya da isyanı anlatır. Ama neyi anlatırsa anlatsın, şiir her zaman insanın gözlerine dokunur; bizi birbirimize yaklaştırır. Bir gazetede John Berger’in bir öyküsünü okudum. Lizbon’da heybetli bir ağaçtan bahsediyor. Bizim çınar ağacına benzer, geniş bir gövdesi var. 20 metrelik yarıçapıyla adeta dev bir şemsiye gibi gölge veriyor. Ağacın üzerinde, yanından geçenler okusun diye bir şiir yazılı. Şiirde şöyle diyor: “Ey yanımdan geçip giden ve bana elini uzatan, Bana zarar vermeden bana iyi bak. Ben senin çapanın sapıyım, Evinin kapısıyım. Beşiğinin de, tabutunun da tahtasıyım.” Bizde de benzer bir söz vardır: “Ağaca balta vurmuşlar, sapı bendendir.” Yani aslında insanın doğaya uzattığı her el, kendi kendisine uzanmıştır. İşte bu, büyük bir bilgeliktir. Lizbon’daki o ağacın üzerindeki şiir de, bizim topraklarımızda yüzyıllar önce yaşamış büyük ozan Yunus Emre’nin dizeleri gibi, insana yol gösterir, rehberlik eder. Ben de şiirin, tüm insanlığa rehberlik etmesini temenni ediyorum. Hepinize şiirle, sevgiyle, dostlukla dolu günler diliyorum” diyerek konuşmasını sonlandırdı.

“KARANLIK SÜREÇTEN BİR AN ÖNCE ÇIKARIZ”

Uluslararası Eskişehir Şiir Buluşması Direktörü Haydar Ergülen, 13 yıldır şiirin değerleriyle burada bir araya geldiklerini belirterek, “Bu buluşmalarda kimi zaman çok sayıda konuğumuz oldu, kimi zaman daha az. Ancak her zaman şiirin enerjisini hissettik ve bunu giderek daha da fazla hissediyorum. Özellikle bu karanlık günlerde… Fikrin karardığı, vicdanın yok sayıldığı, irfanın ise neredeyse tamamen ortadan kalktığı bir düzen içinde, şiirin ve edebiyatın öneminin her geçen gün arttığını düşünüyoruz. Bugün, bildiğiniz gibi CHP Genel Başkanı Özgür Özel Eskişehir’e geldi. Konuşmasında, ‘Karanlığın en koyu olduğu an, sabaha en yakın olduğumuz andır’ diyordu. Umarım öyledir. Umarım bu karanlık süreçten bir an önce çıkarız" şeklinde konuştu.

"ŞİİR VARSA, UMUT VAR"

Etkinliğe katılan tüm sanatçılar adına söz alan şair Nilüfer Altunkaya, Tepebaşı Belediyesi'ne ve Haydar Ergülen'e teşekkür etti. Altunkaya, "Gittikçe çoraklaşan bir kültürel ortamda, sanatın ve şiirin özgürlüğü için Eskişehir, ülkemizin içinde bulunduğu zor koşullarda yüreğimizi ferahlatmaya devam ediyor. Çünkü şiir varsa, umut var demektir" ifadelerini kullandı.

Konuşmaların ardından şairlere ve düzenleme kurulu üyelerine teşekkür, katılım belgesi ve hediyeleri takdim edildi. Tören, Ahmet Tamu’nun “Kaptan’a Selam” adlı stand-up gösterisi ve ardından Tozan Alkan ile arkadaşlarının müzik dinletisiyle sona erdi.

Kaynak: Haber Merkezi