Aşçı, bu yıl yaşanan zirai don ve sonrasında devam eden kararsız hava koşulları nedeniyle arıcılık faaliyetlerinin ciddi şekilde etkilendiğini söyledi.

Eskişehir'de kan donduran olay: 5 yerinden bıçakladı 'zevk için yaptım' dedi
Eskişehir'de kan donduran olay: 5 yerinden bıçakladı 'zevk için yaptım' dedi
İçeriği Görüntüle

Eskişehir İli Arı Yetiştiricileri Birliği Başkanı Yılmaz Aşçı, “Arıcılık sektörü de zirai dondan etkilendi. Don, bildiğiniz üzere doğrudan bitkileri etkileyen bir olay. Bizim işimiz de tamamen bitkilerle ve doğayla, yani hava koşullarıyla ilgili. Dolayısıyla bitkilerin etkilenmesi, arılarımızı da doğrudan etkiliyor. Şu an itibarıyla arılarımız bu durumdan oldukça olumsuz etkilenmiş durumda. Sadece don değil, sonrasında gelen kararsız hava koşulları da arıcılarımızın hem planlamalarını bozmakta hem de arıların gelişimini fazlasıyla etkilemektedir. Bu nedenle önümüzü görmekte zorlanıyoruz. Bu durum, ilerleyen dönemde ekonomik kayıplar ve ürün kayıpları şeklinde karşımıza çıkacaktır. Eskişehir’de bal üretimi yapan 365 işletmemiz bulunuyor. Bu işletmelerin bir kısmı Arı Yetiştiricileri Birliği’ne, bir kısmı da Bal Üreticileri Birliği’ne üye. Bazı işletmeler ise herhangi bir birliğe üye olmadan faaliyetlerine devam ediyor. Bizim amacımız, bu üreticileri tek çatı altında toplamak. Bu doğrultuda çaba gösteriyoruz. Tüm arıcılarımızı bu çatı altında bir araya getirerek, ‘bir elin nesi var, iki elin sesi var’ anlayışıyla daha güçlü, daha dayanışma içinde bir birlik oluşturmak istiyoruz. Arıcılar, bu işi profesyonelce yaptıkları sürece para kazanabilirler. Ben şahsen kendi geçimimi bu işten sağlıyorum. Bu yapılabilir bir meslek. Çalışma süresi kısa ama emek yoğun bir iş. O kısa sürede çok yoğun tempoda çalışıyoruz. Diğer dönemlerde ise bir sonraki sezona hazırlık yapıyoruz. Bu nedenle para kazanmaları gayet mümkün. Yeter ki bu işi severek ve isteyerek yapsınlar” diye konuştu.

GENÇLERİN İLGİSİ ARTIYOR

Gençlerin ilgisinin her geçen gün arttığını söyleyen Aşçı, “Önceki yıllarda bu iş biraz daha emekli işi ya da ek gelir kaynağı olarak görülüyordu. Ancak artık gençlerin bu işe daha fazla yöneldiğini, kurslara daha çok katıldıklarını görüyoruz. Bu da bizim için sevindirici bir gelişme. Biz de gençleri kazanmak adına elimizden gelen her türlü çalışmayı yapmaya çalışıyoruz. Zirai don nedeniyle fiyatlar çok fazla artmaz. Yüksek bir etki beklemiyorum çünkü ülkenin her bölgesinde don olayı yaşanmadı. Ancak genel olarak bakıldığında yaygın bir durum var. Aşırı bir artış beklememekle birlikte, bir miktar yansıma olacağı kesin. Asıl maliyet artışları ise girdi maliyetlerinden kaynaklanmakta. Örneğin, şeker fiyatlarını ele alalım. Arıyı beslememiz gerekiyor. Biz, aslında arının kendisi için ürettiği kışlık balı hasat ediyoruz. Yani bir anlamda arının balını alıyoruz. Dolayısıyla onun yerine bir besin takviyesi yapmak zorundayız. Sonbaharda bal hasadından sonra arılara besleme yapıyoruz. İlkbaharda ise arıların bal dönemine güçlü girebilmesi ve yavru atabilmesi için yeniden besleme yapıyoruz. İlkbaharda dış kaynaklar yetersiz olduğu için yine bizim destek vermemiz gerekiyor. Bu da doğal olarak maliyetleri artırıyor. Buna ek olarak, yakıt fiyatlarındaki artış ve nakliye maliyetlerinin yükselmesi gibi unsurlar da sürekli olarak girdi maliyetlerimizi artıran faktörler arasında yer alıyor” ifadelerini kullandı.

Kaynak: Haber Merkezi