Yerel seçimlerin yaklaşmasıyla birlikte tüm siyasi partilerde olduğu gibi CHP’de de aday belirleme sürecinde çeşitli teoriler ortaya atıldı.

Adayların genel merkez tarafından mı belirleneceği, kamuoyu yoklaması veya ön seçim gibi yöntemlerle yerel eğilimlerce mi şekilleneceği üzerine tartışmalar yürütüldü.

Büyükşehirler içerisinde aday belirleme süreci açısından dikkatlerin en fazla yoğunlaştığı şehir ise Eskişehir oldu. Özellikle 25 yıldır büyük bir başarıyla kenti yöneten Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen’in devam edip etmeyeceği, sadece Eskişehir’in değil tüm Türkiye’nin gündeminde genişçe yer buldu. Yılmaz Hoca’nın adaylığının tüm Türkiye’nin gündeminde yer almasına yol açan temel etmen, tartışma götürmeyecek bir biçimde Cumhuriyet tarihinin en başarılı belediye başkanı olmasıydı.

Belirtmek gerekir ki Yılmaz Hoca’nın başarısı, Eskişehir’le sınırlı değildir. Bugün CHP, Türkiye’de 11 büyükşehiri yönetebiliyorsa, bunda en büyük rol şüphesiz ki Yılmaz Hoca’ya aittir. Gazeteci İsmail Saymaz’ın şu sözleri, hocanın başarısını göstermek açısından kilit bir role sahiptir:

İSKİ’den sonra ayaklar altına alınan sosyal demokrat belediyeciliğin itibarını Yılmaz Büyükerşen yükseltti. Yerden aldı ve yükseltti ve ona şeref verdi, itibar verdi. Sosyal demokratların, üstelik merkez sağ eğilimli bir şehri nasıl bir medeni şehir haline getirebildiklerini, nasıl çoğulcu bir demokrasiyi hayata geçirebildiklerini, o ortaya koydu.”

CHP’nin bugün birçok büyükşehirde ve il belediyesinde iddia ortaya koyması, Yılmaz Hoca’nın sayesindedir. Yılmaz Hoca’nın başarılarının birçok sırrı söz konusudur. Ancak belirtmek gerekir ki başarıya giden yoldaki en büyük sırlarından birisi, bir orkestra şefi gibi ekibini koordine etmesi ve projelerini hayata geçirebilmesidir. Bugün CHP’nin Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Adayı olan Ayşe Ünlüce de yaklaşık 8 yıldır bu ekibin bir parçası.

Yılmaz Hoca’nın yerine aday gösterilen Ayşe Ünlüce, hukukçu bir cumhuriyet kadını. Cumhuriyet kenti Eskişehir’de Ayşe Ünlüce’nin bayrağı devralacağını düşünüyorum. Aday olarak açıklanması, biraz gecikmiş olsa da Ünlüce’nin enerjisiyle, bu açığın rahatlıkla kapanacağı anlaşılıyor.

Ünlüce, 16 Ocak Salı akşamı ES TV’de yayınlanan Soruyoruz programında deneyimli gazeteciler Tarkan Demir ve Murat Taşkın’ın konuğu oldu. Programda kendisini tanıtmasından, diğer adaylarla arasındaki farkı açıklamasına kadar birçok konuda enerjisi oldukça yüksekti. Kazanmaya istekli ve azimli bir görüntü çizdi. Siyasi nezaket kurallarına ihlâl etmeme vurgusunu ısrarla tekrarlayan Ünlüce’nin diğer adaylardan en önemli farkının belediyeciliğe fazlasıyla hâkim olması.

Üstelik Emeklinin ve Emekçinin Hâlinden de En Fazla Anlayacak Olan Aday

Ayşe Ünlüce, hukukçu ve kadın kimliğiyle de diğer adaylara göre çok daha farklı bir nitelik taşıyor. Diğer adaylar iş adamı kimlikleriyle saha çalışması yaparken, Ünlüce toplumun geniş kesimleriyle aynı kaderi paylaşan, emek gücüyle yaşamını idame ettirenlerin hâlinden en fazla anlayan aday. Örneğin Salı günü alınan kararla aylıkları sadece 10 bin TL düzeyinde kalanların durumunu en iyi anlayacak olan aday Ayşe Ünlüce’dir. Belediyeciliği, Türkiye’nin en başarılı büyükşehir belediye başkanından öğrenmiş olması da cabası.

Kendinden emin ve hakkı gözeten yapısıyla öne çıkan Ünlüce, Eskişehir’in kent kimliğine de uygun bir aday. Eskişehir’in kent kimliğini anlamada, seçmen eğilimleri araştırmaları büyük öneme sahip. Gazeteci Soner Yüksel’in X Platformu üzerinden yaptığı anketi bu anlamda örnek olarak ele almak mümkün. Yüksel’in “Eskişehir’de oy tercihiniz için hangisi daha önemli?” sorusuna 1939 kişi cevap vermiş. Verilen cevapların yüzde 58,4’ü “yaşam şeklinin” belirleyici olduğunu gösterirken, yüzde 29,7’si “hizmet ve yatırım”, yüzde 8’i “aday olan isim”, yüzde 3,9’u ise “aday olmayan isim” şıkkını işaretlemiş. Herhangi bir manipülasyon içermeyen bu anket, Eskişehirlilerin siyasi tercihlerini okumak açısından önem taşıyor.

Ünlüce, ES TV’deki programda iktidar çevreleri tarafından yaratılan “muhalif belediyelerin hükümet desteği alamadığı” yönündeki algıya da değindi. Mevzuat gereği her belediyenin bütçe payının bulunduğunu belirten Ünlüce, krediler konusunda sorunlar yaşanabildiğini belirtti. Dolayısıyla her nereden olursa olsun temelsiz bir şekilde ortaya atılan iddialara aldanmamak gerekiyor. Üstelik bu tür iddialarla propaganda yapılması durumunda, iktidarın ayrımcı bir tutumunun bulunup bulunmadığını sormak yerinde olacaktır. Diğer taraftan muhalif belediyelerin de hizmet üretebildiğine verilecek en iyi örnek yine Eskişehir’dir. Ayşe Hanım da hem kentin yaşam şeklini koruma hem de hizmet unsurlarıyla Eskişehir’e oldukça yararlı olacaktır.