'Üç dönemdir Tepebaşı İlçe Başkanlığı yaptım. Artık aday olmayı düşünmüyorum. Kendi işlerimin yoğunluğu var. Parti çalışmaları nedeniyle işlerimi çok ihmal ettim. Başkanlığı bıraksam da yine CHP için çalışacağım. Grup olarak yeni başkan adayımızı Tepebaşı Belediye Başkanımız Ahmet Ataç ile birlikte belirleyeceğiz. O arkadaşımızın seçimi kazanması için grup olarak çalışacağız. Artık parti yöneticisi olarak değil, bir partili olarak CHP'ye hizmet etmeye devam edeceğim.' Yukarıdaki bu sözler CHP Tepebaşı İlçe Başkanı Vural Yörük'e ait. 6 Haziran'da Görünüm'de kaleme aldığım 'Siyasetin Gülen Yüzü Siyaseti Bırakıyor' başlıklı yazımda Yörük'ün bu görüşlerine yer vermiştim. Bu yazımı 'Eskişehir siyasetinin gülen yüzü olan Yörük'ün siyasetten uzun süre uzak kalamayacağını düşünüyorum. Belki de Başkan Ataç Yörük'ün bırakma kararını değiştirebilir' şeklinde noktalamıştım. Ona en yakın isimlerle yaptığım sohbetlerde bana Vural Yörük'ün aday olacağını belirttiler. Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'ında Yörük'ün aday olmasını istediğini kaydeden ilçe yöneticileri; 'Biz de öyle olmasını istiyoruz. Biz kongreye Vural Yörük'ün başkan adaylığında gideceğiz. Yörük Eskişehir siyasetinin son yıllarda yükselen bir yıldızıdır. Başkanlık görevini başarıyla yapmaktadır. Yörük'ü aday olması konusunda mutlaka ikna edeceğiz' diye konuştular. Herkes Yörük'ten memnun. Herkes onu başarılı buluyor. Tepebaşı İlçe Başkanlığına devam etmesini istiyor. Şimdi ondan memnun olanlara sormak istiyorum; 'Madem Vural Yörük çok başarılı. Neden adı İl Başkanlığı için geçmiyor? Son yapılan kongrede neden kurultay delegeliğine aday yapılmadı?'


***

CUMARTESİ HİKAYESİ

SADAKO VE KAĞITTAN BİN TURNA KUŞU
Japonya'ya atom bombası atıldığında 2 yaşında olan bir kız, 12 yaşına geldiğinde maruz kaldığı radyasyon nedeniyle kansere yakalanmış ve hastaneye yatırılmış. Ama durumu ümitsizmiş.

'SEN YAP KURTUL'
Hastanedeki tüm doktorlar, küçük kızın ölümü için gün sayarken, küçük Japon kızı hayat doluymuş. Koridorlarda koşuyor, oynuyor ve diğer hastalara yardım ediyormuş. Hastaların arasında en sevdiği kişi ise 80 yaşlarında, kendisi gibi kanser olan yaşlı bir kadınmış. Küçük Japon kızı, ölüm döşeğindeki bu yaşlı kadını hiç yalnız bırakmamış. Kadın ölmeden hemen önce 'Benim için çok geç ama, bizim inanışımıza göre; eğer bir kişi kağıttan 1000 tane turna kuşu yaparsa, her istediği kabul oluyor. Ben yapamadım, sen yap ve kurtul' demiş ve son nefesini vermiş. Küçük Japon kızı çok üzülmüş ama hayatta kalma arzusuyla geleneksel Japon sanatı olan origamiyle kağıtan turna kuşları yapmaya başlamış. Neşe içinde çalıştığından ilk başlarda çok hızlı yapıyormuş.1000 tane turna kuşu yapması işten bile değilmiş. Ama sağlığı da hızla bozuluyormuş. Bu hazin öykü önce yerel, sonra da uluslararası basında yer almış. Dünyanın dört bir yanından insanlar kıza, binlerce turna kuşu göndermeye başlamış.



POSTACILAR AYLARCA TAŞIDI
Ama küçük Japon kızı, haberler basında çıktığında elini kıpırdatamaz hale gelmiş. Hayattaki son saatlerini 644. kuşu yaparak geçirmiş. Kuşu bitirmiş, gözleri kapanırken hemşireler ve hastabakıcılar, postadan çıkan yüzlerce origami kuşuyla odasına girmişler. Ama küçük Japon kızı yüzünde bir tebessüm yatağında cansız yatıyormuş. Postacılar aylarca kağıttan turna kuşu taşımışlar hastaneye. Sayısı milyonlara ulaşan turna kuşları Japonya'da bir müzede sergileniyor… Bu hikaye Japonya'da 1943-1955 yılları arasında yaşayan Sadako Sasaki'nin hikayesidir. Arkadaşları, eksik kalan 356 turnayı katlayıp onunla birlikte gömerler. Turna kuşu, o zamandan beri barışın ve nükleer silahsızlanmanın simgesidir. Küçük kızın hayatı 'Sadako ve Kağıttan Bin Turna Kuşu' adıyla 1977 yılında Eleanor Coerr tarafından kaleme alınmıştır. Ayrıca Hiroşima ve ABD'de anısına heykel ve anıt bulunmaktadır.

FOTO ŞAKA:


Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt: Cemalciğim, Mecit Açıkgöz'ün ihraç edilmesine tepki göstererek yanlış yaptın.

CHP Eskişehir Milletvekili Cemal Okan Yüksel: Kazım abi, ben yanlış yapmış olsaydım, listeye senin yazdığın İl Disiplin Kurulu ihraç talebini oy birliğiyle ret etmezdi.