HİÇBİR YER GÜVENLİ DEĞİL
Boşanma sonrası kendi ayakları üzerinde durmak için Arslan'ın çaba harcadığını anlatan Tural, 'Eski eşi hakkında aldırdığı uzaklaştırma kararına rağmen zor ve tehdit ailesine de sıçrıyor ve bu defa şiddet; birçokları için yaşanılır ve güvenli şehir olarak bilinen Eskişehir'in en merkezi konumlarından birinde elinde satırla ortaya çıkıyor. Biliyoruz ki; kadınlar için hiçbir yer güvenli değil artık. Saldırganların bu kadar cüretkar olması ne tesadüfi ne de münferit. Saldırganlar bu cüreti kadını eve mahkûm etmek isteyen iktidar anlayışından alıyorlar' dedi.
YALNIZ YÜRÜMEYECEĞİZ
İstanbul Sözleşmesi'nin yok sayıldığını öne süren Turan, 'Bu anlayış yüzünden, bu anlayıştan güç alan erkekler tarafından, her gün en az bir kadın arkadaşımız hayatını kaybediyor ve binlerce kadın şiddete uğruyor. Bir kere daha vurguluyoruz ki mücadeleden asla taviz vermeyeceğiz. 6284'e de, İstanbul Sözleşmesi'ne de sahip çıkacağız. Hiçbir kız kardeşimizin kirpiği yere düşmesin diye burada olmaya devam edeceğiz. Ve biz biliyoruz ki asla yalnız yürümeyeceğiz' diye konuştu.
ELLERİNİ KIPIRDATTI
Ayşe'nin sağlık durumu hakkında bilgi veren Avukat Heval Yıldız Karasu, 'Ayşe saldırıya uğradıktan sonra durumu ağırdı. Ameliyat geçirdi çok zor bir ameliyattı. Ameliyat çok uzun oldu. Ertesi gün güzel bir haber aldık. Ayşe direndi bugün ellerini kımıldatmaya başladı ve hayata karşı direndiğini bize gösterdi' şeklinde konuştu.
BABASI AĞLAYARAK ANLATTI
Destek eylemine katılan Arslan'ın 69 yaşındaki babası Serdar Arslan ise, 'Ben hastaneden çıkalı 3 gün oldu. Safra kesemi aldırdım. Annelere babalara sesleniyorum kaç tane Ayşe ölecek? Nerede bu millet nerede bu devlet. Kimse benim çektiğim acıyı çekmesin' diyerek gözyaşlarına boğuldu. ESRA ÜNLÜ
Editör: TE Bilisim