İYİ Parti İl Başkanı Mehmet Ektaş, ES TV ekranlarında canlı yayınlanan Vaziyet programında gazeteciler Ali Baş ve Arif Anbar'ın gündeme dair sorularını yanıtladı. Sivrihisar'ın Kaymaz Mahallesine siyanürlü ikinci ayık depolama tesisi yapılmasına karşı çıkan İYİ Parti İl Başkanı Mehmet Ektaş, önceki gün bölgedeki vatandaşlarla olan görüşmesini anlattı. İncelemelerini anlatan Ektaş, 'İlk önce havuzun inşa edileceği alana gittik, etrafını tel örgülerle çevirmişler henüz inşaat başlamamış ama etrafının çevrilmiş olması inşaata başlama noktasındaki kararlılıklarının göstergesi. Biliyorsunuz bu konuda alınmış ÇED raporu var, ÇED raporunun itiraz süresi tamamlandı ve kabul edilmedi, toplanmış olan imzalar, müracaatlar kabul edilmedi ve onaylandı. Şimdi bu ÇED raporuna karşı açılmış olan davalar var, tabi bu davaların nasıl sonuçlanacağını hepimiz zaman içinde göreceğiz umut ediyoruz ki olumlu sonuçlansın. Ben altın madenindeki fabrikadaki arkadaşlarımın da bu aşamada her ne kadar etrafını çevirmişlerse de atık barajının inşaatına davalar sonuçlanmadan başlamayacaklarını düşünüyorum çünkü onlar açısından da oraya vuracakları her kepçe bir maliyet. Mahkemeler ÇED raporunu iptal eder ve atık barajının iptali yönünde dolaylı bir karar verirlerse yapmış oldukları masraf da boşa gidecek' dedi.
VATANDAŞ ŞİKAYETÇİ
Kaymaz Mahallesini gezip halkın görüşlerini alıklarını belirten Ektaş, 'Vatandaşlarımızla görüştük Pazar yerinde görüştük, esnaflarımızla buluştuk. En çok dertlendikleri konuların başında bu altın madeni geldi. Tabi onların şikayetleri bu ikinci kuyudan da öncesine dayanıyor. Orada bir altın madeni faaliyeti başlamış, her yörede bu tip insan ve çevreye zararlı faaliyetlerde olduğu gibi yörenize iş gelecek aş gelecek, gençlerinize buradan ekmek doğacak şeklinde yöneltmelerde bulunulmuş ve insanlar da başlangıçta çok tepki göstermemişler ancak zaman ilerleyince bugün bize anlattıklarını aktarıyorum; köydeki gençlere iş falan çıkmamış. Fabrikada çalışan genç sayısı o yörede genç sayısı son derece az, o yörede işsiz gençler varken fabrikada başka yörelerden getirilen gençler çalışıyor. O yöredeki yakınmalardan bir tanesi o yöreden işe alınmışlar da fabrikadaki en kötü işlerde çalıştırıldığını ifade ettiler. Bunun yanında inek ve koyunlarda erken doğum oranları son dönemlerde çok sıklaşmış, verim düşmüş dolayısıyla o bölgedeki daha bu ikinci kuyu gelmeden önce siyanürlü altın aramanın zararlı sonuçları görülmeye başlamış hatta kanser vakalarının da arttığı ifade edildi. Bir sıkıntıları daha var, mesela sulama da yapamadıklarını söylüyorlar çünkü yeraltı sularını tankerlerle çekip altın arama madenine taşındığını bu nedenle su kaynaklarının da tükendiğini söylediler. Birçok sıkıntıları siyanürlü madenle ilgili. Çok önemli ekonomik sıkıntılar var, şehirdeki ekonomik sıkıntılar kırsalda da var' diye konuştu.
ÇEVREYİ ÖLDÜRÜYORLAR
Eskişehir'in birinci kademe illerden çıkarılması için çalışıldığını söyleyen İYİ Partili Ekraş, '2017 yılında sosyo-ekonomik gelişmişlik açısından yapılan iller değerlendirmesinde Eskişehir birinci kademe iller arasında yer alıyordu bu Eskişehir için bizlere övünç verici bir durum ancak orada Eskişehir birinci kademe iller arasına alan 2 tane performans var; birisi eğitim diğeri de çevre. Bu iki performans ile birinci kademeye geldi sanki içinde yaşadığımız olaylara baktığımızda birileri Eskişehir'deki eğitim kalitesini düşürmeye çalışarak, üniversitenin bölünmesini örnek olarak söyleyebiliriz, atanan rektörlerin performanslarını örnek olarak söyleyebiliriz. Diğer yandan da çevreyi öldürerek Eskişehir'i birinci kademe illerden çıkarmak için özel bir çaba varmış gibi geliyor bana. Az önce ifade ettiniz Eskişehir'in birçok sorunu var, işsizlik sorunu var, düşük gelir sorunu var, trafik sorunu var ama Eskişehir'in en önemli sorunu yaşam sorunu. Eğer bir ilde insanların yaşamı büyük tehlike altına girmişse artık orada trafik sorunuymuş işsizlik sorunuymuş bunlar artık tartışılabilir boyut olmaktan çıktı. Eskişehir'de Alpu'ya kömürlü termik santral yapılmak istendi, Murat Dağı'na yapılmak istenen altın madeni araştırması Porsuk suyunu kirletecek olması ve Porsuk suyundan yararlanan tüm havzadaki yaşamı tehdit etmesi, azot geçmişte çok büyük sıkıntıydı hatta daha 1,5 yıl önce azotlu mezbahana Kütahya mezbahasının sularının Porsuk'a katıldığını gördük arkasından Kaymaz'da maden konusundaki gelişmeler. Eskişehir'in bunları kaldırabilecek gücü de tahammülü de yok. Bir an önce bunlardan vazgeçilmesi lazım. Termik santralle ilgili bir müjde aldık, Danıştay termik santralle ilgili bir başvuruyu olumlu görüş bildirdiği bir itirazı sonuçta Büyükşehir Belediyelerimizin talepleri doğrultusunda reddetti. Bu Eskişehir'de termik santralin gerçekleşmeyeceği algısına neden oldu, buradan tüm Eskişehirlilere bir kez daha belirtmek istiyorum; bu alınmış olan kararların hiçbirisi Eskişehir'de termik santral yapılmasını imkansız hale getiren kararlar değil dolayısıyla Eskişehir'in yaşamını kurtarmaya yönelik kararlar da değil. Kararı hatırlayalım, Türkiye kömür işletmelerine kendi yetkisinde bulunan kömür arama faaliyetlerini ihalesiz üçüncü şahıslara devredemezsin kararı, peki termik santrali yapmak isteyen irade ne yapabilir çok küçük bir mevzuat değişikliğiyle bunun önünü yeniden açabilir ve orada faaliyetler devam edebilir. Mutlaka Eskişehir'de yaşamını doğrudan ilgilendiren bu projelerle ilgili kararları bir bütünlük içerisinde tüm paydaşları ile beraber ortaya koymalı ve bu kararlılığını o kadar net bir şekilde ortaya koyabilmeli ki siyasi irade bu projeleri yapmaktan vazgeçtiğini açık bir şekilde ifade etsin. Bu açık ifade olmadığı sürece biz İYİ Parti olarak Eskişehir'de çevre konusunda duyarlı olan diğer paydaşlar, diğer siyasi partiler hepsi bu mücadeleyi sonuna kadar sürdüreceklerdir buna inanıyorum' ifadelerini kullandı.
O SÖZLERİN DEĞERİ YOK
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın ve AK Parti Büyükşehir Belediye Başkan Adayı Burhan Sakallı'nın da 'Alpu'ya termik santral yaptırmayacağız' diye net bir ifadesinin olmadığını belirten Ektaş, 'Seçim zamanı Eskişehir'de yükselmiş olan nabzı bir miktar aşağı çekmek ve termik santral nedeniyle tepkisel oy kayıplarını ortadan kaldırmak için söylenilmiş ifadeler var ve bu ifadelerin içinde termik santralden vazgeçtik ibaresi yok. Evet doğru Alpu Ovası Sayın Cumhurbaşkanı'nın döneminde tarımsal arazi olarak korunacak arazi kapsamına alındı bu çok önemli ve değerli bir adımdı ancak aynı Cumhurbaşkanı zamanında yine onun bürokratlarının çıkarmış olduğu değişikliklerle aynı yerde termik santral yapılmasına ÇED raporu haline getirildi. Yani burada o sözlerin değeri yok, şöyle hatırlayın her seçim dönemi bir Mihalıççık-Alpu yolunu yapıyoruz hatta temel de atıyoruz, Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde Cumhurbaşkanlığı döneminde geldi Eskişehir'de bu sözleri defalarca verdi. Her seçim döneminde Seyitgazi yolunu yapıyoruz her seçim döneminde Sarıcakaya yolunu yapıyoruz ama seçimler bittikten sonra kalıyorlar. Bunlar Eskişehir için önemli projeler, siyasiler seçim zamanı bir şeyler söylerler, seçim zamanı değil iktidara geldiğinde ne yaptıklarına bakmak lazım Eskişehir için ne yazık ki iyi şeyler yapılmıyor' dedi.
İNSANDAN ÖNEMLİ DEĞİL
Maden çalışmaları yapılırken insan sağlığına da önem verilmesi gerektiğini ifade eden Ektaş, 'Tabi Kaymaz'da kimse buralardan altın çıkarılsın demedi, bizim de diğer siyasi partilerin de yeraltı ve yerüstü zenginliklerimizi ekonomiye kazandırmayalım diye iddiamız söz konusu olmaz ancak hiçbir maden insan yaşamından değerli olamaz. O nedenle hepimiz insan yaşamını koruyacak şekilde maliyetleri de üstlenip yeraltı-yerüstü zenginliklerimizin ekonomiye katılmasını bu yolla sağlamamız gerekiyor. Eskişehir maden çıkardı, altın çıkardı Kaz Dağları'nda altın çıkardı, Kütahya gümüş madeni çıkardı bunun faydası Türkiye'deki tüm kesimlere Ardahan'dan Edirne'ye kadar herkes faydalanıyor ancak bunun yaşamsal zararlarını kim çekiyor? Çıkarılan yerin yakınındaki insanlar çekiyor. Bunun mali külfetine tüm Türkiye katlansın hiç kimse yaşamsal zararlarını çekmesin bizim istediğimiz bu' diye konuştu.
BİRLİKTE ÇÖZELİM
'Eskişehir'de tüm siyasi partilerin başkanlarıyla tanışmak onlarla yüz yüze görüşmek, birlikte hareket edebileceğiz alanlar var mı, Eskişehir için birlikte neler yapabiliriz diye görüşmek için randevu istemiştim' diyen İYİ Partili Ektaş, 'Bu randevuma cevap veren siyasi parti il başkanlarımız oldu, görüşmelerimizi yaptık iade-i ziyarette bulundular ama o dönem AK Parti il başkanımız müsait olmadığını ifade etti görüşmedik. MHP İl Başkanımız görüşmek istemediğinin ifade etti. Tabi bunlar biraz da genel merkezlerin tutumundan kaynaklı. Genel merkezlerin bu tutumda olduğu bir yerde Eskişehir'de de zannetmiyorum ki AK Parti il başkanımızın, MHP il başkanımızın bizimle ortak bir masaya oturup Eskişehir'in sorunlarını konuşma yöneliminde bulunabilecekler. Ama ben buradan açık çağrıda bulunuyorum daha önce TÜLOMSAŞ ve termik santralde de bulunmuştum yine bulunuyorum; Eskişehir'in sorunlarını, Eskişehir'in tüm paydaşları tüm güçleri birlikte çözelim. Güçlerimizi birlikte ortaya koyalım, oluşturduğumuz o sinerjiyle büyük bir güç haline gelebiliriz bu çağrıyı da bir kez daha buradan yapmak istiyorum' diye konuştu.
TEK YOL TAM İZOLASYON
İYİ Parti'nin pandemi sürecinde Türkiye için yapıcı önerilerde bulunduğunu vurgulayan Ektaş, 'Ne yazık ki ülkemizde parça parça alınan tedbirlerle sorun gittikçe büyüdü çok fazla hasta çok şükür ki görece olarak düşük sayılacak ölüm oranı ama ekonomik açıdan da yaratılmış olan çok büyük bir tahribat ortaya çıktı. Bu hastalıkla baş edebilmenin ve ekonomik açıdan en az zararla çıkabilmenin yolu tam sosyal izolasyon. Buna sokağa çıkma yasağı deyin karantina deyin nasıl isimlendirirseniz bu hastalığın yayılmasını önlemek için de öncelikle yapılması gereken test sayısı. Çok sayda test yapmak hastaları doğru zamanda doğru şekilde belirlemek ve onları karantina altına almak. Bugün itibariyle söylüyorum dünyada test sayısı itibariyle söylüyorum milyon kişi başına düşen test sayısı itibariyle ne yazık ki 50'nci sıradayız. Sayın Sağlık Bakanımız dedi açıklamasında test sayımızın 2 milyon 100'ü aştığını söyledi, bunu aşmış olması bir parametre değil Türkiye'de 83 milyon kişi var yani burada bunlara dikkat etmemiz gerekiyor' dedi.
RAPOR HAZIRLADIK
Normalleşme sürecinin erken başladığını düşündüğünü belirten Ektaş, 'Tamam çok bunaldık ama 700'lü 800'lü sayılarla toplumun büyük kesimine yaygınlaştırılmış test oranlarıyla hemen yeni bir ikinci dalgayla karşılaşmamız söz konusu olabilir. İşte İran'ın durumu örnek olarak ortada, Almanya'nın yaşadıkları ortada. Sürekli bize kötü örnekleri gösteriyorlar. ABD'de şu oldu, İtalya'da bu oldu evet görece olarak onlardan çok iyi durumdayız ama öteki taraftan Yunanistan örneği var Avusturalya örneği var, bizden çok daha iyi olan örnekler de var. Niye kötü örneklere bakıp kendimize iyi örnekleri almıyoruz. Ekonomi çok önemli yani yaşamımız çok önemli yaşamımızı devam ettirecek tedbirleri alırken de ekonomimizi güçlü tutmamız lazım. Bununla ilgili İYİ Parti'nin de koronavirüsten önce açıkladı içerisinde sağlıkla ilgili alınması gereken örneklerimiz var, ekonomiyle ilgili öneriler var, sosyal boyutuyla ilgili önerilerimiz var. Raporun adı Türkiye Pandemi Raporu, bu rapor 3 ana programdan oluşuyor, komisyon ekonomi kalkınma raporunda acil önlemler hemen günlük alınması gerekenler, 2. program krizden çıkış ve uzun vadeli programımızda büyüme ve kalkınma ekonomisine geçiş olmak üzere 3 tane ana programımız var. Bu ana programlar içerisinde bireysel ve ailesel destek paketi, ekonomi ve tarım destek paketi, finans kurumları destek paketi, Türk lirasının değerini koruma ve yeni para politikası, ihracat arttırması ve ithalden kurtulması programları gibi alt başlıklar da programı her alt başlığın altına da kaynağı, uygulama ve sürdürülebilirliği gösterilmiş olan noktalar var. Bu rapor çok değerli bir rapor' ifadelerini kullandı. HM
Editör: TE Bilisim