Bu rakam, son yıllarda hane halkının üzerindeki finansal baskının giderek arttığını gösteriyor.
Mayısta Takibe Düşenlerde Yüzde 38’lik Artış
Sadece Mayıs ayında borcunu ödeyemediği için takibe alınan kişi sayısı bir önceki yıla göre yüzde 38 oranında arttı. Yılın ilk beş ayında takibe alınan kişi sayısı 1 milyon 38 bin 700 olarak açıklandı. Bu sayı, önceki yıllarla kıyaslandığında çarpıcı bir yükselişe işaret ediyor.
Batık Kredi Tutarı Yüzde 88 Arttı
Türkiye Bankalar Birliği (TBB) Risk Merkezi verilerine göre, batık kredi (tasfiye olunacak alacak) tutarı, 2024 yılı Mayıs ayına göre yüzde 88 artarak 513 milyar liraya çıktı. Geçen yıl aynı dönemde bu rakam 273 milyar lira seviyesindeydi. Tasfiye olacak kredilerin toplam kredilere oranı da %1,9'dan %2,5'e yükseldi.
Bireysel Kredilerde Alarm Zilleri Çalıyor
Bireysel borçlar içinde de batık kredi tutarları önemli seviyelere ulaştı:
Toplam bireysel batık kredi: 186,2 milyar TL
Batık kredi kartı borcu: 95,6 milyar TL
Batık ihtiyaç kredisi: 65,7 milyar TL
Batık KMH (kredili mevduat hesabı): 24,1 milyar TL
Toplam bireysel kredilerdeki batık oranı %3,9 olarak hesaplanırken; ihtiyaç kredilerinde bu oran %5,4, kredi kartlarında %4,1, KMH hesaplarında ise %4 seviyelerine ulaştı.
Yıllara Göre Karşılaştırma: Artış Çarpıcı Boyutlarda
Son iki yıla bakıldığında borçlardaki artış daha net ortaya çıkıyor:
2023’ün ilk beş ayında takibe düşen kişi sayısı: 539 bin
2024’ün aynı döneminde: 750 bin
2025’in ilk beş ayında: 1 milyon 38 bin
Bu verilere göre iki yıl içinde yüzde 92’ye varan bir artış yaşandı. Özellikle pandemi sonrası ekonomik toparlanma sürecinde bireylerin borçlarını ödeme zorluğu, ciddi bir yapısal sorun olarak öne çıkıyor.
Finansal İstikrar Açısından Kritik Uyarı
Artan batık kredi oranları ve takibe düşen kişi sayısı, Türkiye’de bireysel finansal istikrarın kırılganlaştığını ortaya koyuyor. Ekonomik koşullar, gelir-gider dengesizliği, yüksek enflasyon ve faiz yükü gibi etkenler, borçlarını çevirmekte zorlanan milyonlarca kişiyi etkiliyor. Uzmanlar, bu artışın daha geniş kapsamlı sosyal ve ekonomik sorunlara yol açabileceği uyarısında bulunuyor.