UNESCO (Birleşmiş Milletler Eğitim Bilim ve Kültür Örgütü) 2021 yılı programına Türkiye'den alınan kişilerin varlığı, salgının travması ve kaba siyasetin hırçınlıkları arasında adeta unutuluyor.
Hacı Bektaş Veli'nin Vefatının 750. Yıl Dönümü, Yunus Emre'nin Vefatının 700. Yıl Dönümü, Ahi Evran'ın Doğumunun 850. Yıl Dönümü 2021 UNESCO Anma ve Kutlama Yıl Dönümleri Programına alındı.
Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre ve Ahi Evran gibi bilgeler sadece kendi coğrafyalarında değil tüm dünyada evrensel değerler oluşturarak 'anlayana' önemli insanlık hizmetleri sunmuşlardır. Bu nedenle Anadolu kültürünün bu temel taşlarını sadece 'dinsel, mezhepsel' yönden ele alarak anmak onları eksik tanımak olur.
Anadolu topraklarında yerleşme ve yaşama kültürünün kurucuları olan bu bilge kişiler, düşünce yapıları ve ürettikleri eserler ile insanı temel alan hümanizm ile içten dindarlığı aynı potada birleştirmişlerdir. Bu durum, kendi halklarına seslenirken aynı zamanda tüm insanlığa seslenen 'bu günlerde çok aranan ve özlenen' bir öğretiye dönüşmüştür.
'YETMİŞ İKİ MİLLETİ BİR GÖR!..'
13. Yüzyıl, Anadolu'nun Moğol saldırı ve yağmalarıyla, siyasi otorite zayıflığıyla,
iç çekişme ve kavgalarla dahası kıtlık ve kuraklıklarla perişan olduğu yıllardır.
Böyle bir ortamda Hacı Bektaş Veli, Yunus Emre, Ahi Evran gibi önderlerin birbirine çok yakın söylem ve uyarıları Anadolu birliği ve dirliği için umut ışığı olmuştur.
Anadolu Bilgelerinin söylemlerinde ve eserlerinde; insan sevgisini, paylaşımda eşitlik vurgusunu, dinsel inanç berraklığı ile hoşgörüyü, kadınlara saygılı yaklaşımı, bilim ve eğitime verilen önemi görmek mümkündür.
'Yetmiş iki milleti bir gör, bir göz ile bak.', 'Sevelim ,sevilelim', 'Bir olalım, iri olalım, diri olalım', 'Arslan ve Ceylan dosttur kucağımızda' söylemleri; günümüzde ırk, din, mezhep farklılığı yüzünden birbirini kıranlara, kibirli, itici, kavgacı siyasetçilere, yüzyıllar öncesinden verilen bir ders niteliğindedir.
Toplumun büyük bir kesiminin zanaata yönlendirilmesinin toplumsal gereksinimler açısından zorunlu olduğunu ifade eden Ahi Evran'ın kurduğu Ahilik Teşkilatının eğitim anlayışı, bu gün hala olması gereken düzeye ulaşamayan ve 'imam hatip çemberine sıkıştırılan' mesleki ve teknik eğitimin önemini yüzyıllar öncesinde vurgulamıştır.
HAYDAR ÇORUH ŞANSI…
Yunus Emre'nin ölümünün 700. yılında UNESCO'nun 2021 yılını 'Yunus Emre Yılı' ilan etmesi ile anma etkinliklerinin ulusal ve uluslar arası boyuta taşınması gerekliliği yerel yöneticilerin sorumluluklarını artırmıştır.
Yerel seçimler öncesi her şeye rağmen seçilen Mihalıççık Belediye Başkanı Haydar Çoruh bu güne kadar siyasi nezaketini hiç bozmadı. Sayın Çoruh'un, aydın ve halk için çözümler üreten çalışkan kimliği ile bu süreci bu güne kadar yapılanlardan çok daha kapsamlı, 'birlik, beraberlik, hoşgörü ortak paydasında, sevgi dilini kullanarak' başarıyla yürüteceğine inanıyorum.
DERS ALACAKSAK ANALIM !...
Günümüzde iyice 'zıvanadan çıkan', bölen, ötekileştiren, düşmanlar yaratan, öfkeli ve kindar siyaset dili; Anadolu Bilgelerinin yüzyıllar öncesinden bizlere ulaştırdıkları insancıl değerlerimize ve 'demokrasi iklimimize' çok büyük zararlar vermeye devam ediyor.
Bu ülkede her gün kadınlar öldürülüyorsa ve hala öldürülen kadınların kıyafetleri tartışılıyorsa; halka yalan söylemek sıradanlaşmışsa, liyakat sahibi insanlar yerine dalkavuklar öne çıkabiliyorsa ve hala din,mezhep,ırk tartışmalarında boğuluyorsak, çocuk gelinlerin,çocuk işçilerin sayısı her geçen gün artıyorsa, yediğimizin, içtiğimizin içindekilerden korkuyorsak; Anadolu Bilgelerinin öğreti ve söylemlerini anımsayalım ve az da olsa ders alalım. Eğer ders almayıp bildiğimiz yolda 'dikine gitmeye' devam edeceksek; ne Koca Yunus'u, ne Hacı Bektaş Veli'yi, ne Ahi Evran'ı ne de diğerlerini hiç boşuna anmayalım…