Hayatımızdaki birçok şey gibi Eskişehirspor'u da bir kenara koyduk…
Daha doğrusu,
Biz değil de, koşullar, Korona yani…
Ligler durunca,
Dünyanın en büyük sektörlerinden biri olan futbolda işin bütün rengi değişti…
Maçlar oynanamıyor,
Öyle olunca da 'para akışı' olmuyordu…
FİFA, UEFA, ülke federasyonları durmadan çare arıyorlar…
Kimi ülkeler, liglerin mutlaka bitirilmesi gerektiğini düşünürken,
Kimi ülkeler,
Liglerini şu haliyle tescil edip, bitirdiler…
Sonuçta,
Futbolun spor falan değil, yalnızca para demek olduğu da anlaşıldı…
Ortaya çıktı demiyorum, zaten ortadaydı da, insanların gözüne sokmak gerekiyordu, kendiliğinden oldu…
***
Önceki 2-3 sezon da kötüydü ama,
Bu sezon Eskişehirspor'un başına gelenler pişmiş tavuğun başına gelmezdi…
Bir araba dolusu beceriksiz ve beceriksizlikle birlikte kendimizi bir anda 2. Ligde buluverdik…
Adının 2. Lig olduğuna bakmayın siz,
Eski sisteme göre, resmen 3. Lig…
Pinto'nun verdirdiği küme düşme cezası kesinleşirse, o zaman da ver elini 3. Lig…
Yani resmen 4. Lig…
Bir sezonda 15 puanı silinen hiçbir takım bunun karşısında ayakta kalamaz…
Şimdi tek temennimiz,
Teknik direktörün de itiraf ettiği gibi, liglerde düşmenin kaldırılması…
Bence o temenni de Kaf dağının ardında…
Kulübü ve Eskişehir'i sarsan iki zamansız vefatı da unutmuyoruz elbette…
***
Bir söz vardır hani,
'Gecenin en karanlık anı sabaha en yakın olan zamandır…' der…
Bir diğeri de,
'Çok geç olduğunda artık erken demektir…'
Bence Eskişehirspor'un talihsizlikleri 'pik' yaptı…
Artık düşüşe geçmesi lazım…
Gerçi bu pik sürecinde yaşanan hasarların çoğu kalıcı ve ölümcül olacak…
2'nci belki de 3'üncü lige düştükten sonra, bu sistem içinde yeniden belimizi ne zaman doğrultabiliriz, bilinmez…
İşte önümüzde örnekler duruyor…
Kocaelispor, Sakaryaspor, Mersin İdmanyurdu, Orduspor…
Ve daha niceleri…
Issız gemi misali, dönüşü olmayan bir yola girdik…
***
Biz yani Eskişehirsporlular;
En çok neyi seviyoruz?
Futbolu mu yoksa Eskişehirspor'u mu?
Siyah kırmızı renkleri mi, efsane olan takımı mı?
Galiba hepsini…
Ama birileri bunların hiç birini umursamıyor…
Onlar en çok kınayı seviyor…
Kınayı, kına yakmayı…