Anne İsmigül, Burak Topçu'nun ikizi Murat Topçu ve baba Volkan Topçu, Taşbaşı'nda 'Burak'ın Anısına' yazılı afişin önünde açıklama yaptı. Baba Volkan Topçu, oğlunun hayatının kaybetmesi olayı ile ilgili olarak kazaya sebep olan polis memuru hakkında Eskişehir 4. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 2012/905 esas sayılı dosyası üzerinden ceza yargılanması yapıldığı ve suçlu polis memurunun 4 yıl ceza aldığını söyledi.
GÖRGÜ TANIKLARI MAHKEMEDE İFADELERİNİ KABUL ETMEDİ
Görgü tanıklarının karakoldaki ifadelerinde ' Kazayı gördüklerini ve polisin suçlu olduğunu' belirtmelerine rağmen, Burak Topçu'yu suçlar şekilde ifadelerin yer aldığını belirten baba Topçu, 'Görgü tanıkları mahkemede bu ifadeyi kabul etmeyerek polis memurları İrfan Sefil ve Kemal Sarı tarafından yazıldığını söylediler. İfadeleri alan polis memurları hakkında yargılanmaları hususunda yazmış olduğumuz dilekçemize istinaden Eskişehir Cumhuriyet savcısı Mehmet Emin Ertem tarafından 'kovuşturmaya yer olmadığına' kararı verildi' dedi.
İtirazları üzerine Bilecik Ağır Ceza Mahkemesi'nin şüpheli polis memurları hakkında kamu davası açılmak üzere dosyayı Cumhuriyet Başsavcılığına gönderdiğini belirten Topçu savcılığın üst mahkeme kararını uygulamadığını öne sürdü.
CEZA YARGILAMASI AÇIKÇA YANILTILMAYA ÇALIŞILDI
Olayı ısrarla takip etmeleri ve itirazları nedeniyle kendileri hakkında iki dava açıldığını kaydeden baba Topçu, şöyle devam etti: 'Oğlumun öldürülmesi ile ilgili olay hakkında yürütülen ceza yargılaması açıkça yanıltılmaya çalışılmıştır. Soruşturma izni verilmemesine karar verilmesi ve karara yönelik itirazımın ret edilmesi açıkça yaşam hakkının usul boyutunu oluşturan ölümü soruşturma yükümlülüğünün ihlali anlamına gelmektedir. İtiraz ettiğimiz hususlar, tarafların kusur durumlarını tamamen değiştirecek nitelikte olup ceza alması gereken kolluk görevlisinin beraat etmesine yol açabilirdi, soruşturma yapılmasına izin verilmemesi adil yargılama hakkının başlangıç noktasını oluşturan hak arama özgürlüğünü ortadan kaldırılmıştır. Oğlumun ölüm olayı ile ilgili ceza yargılamasının ve bu yargılamayı etkilemeye, yanıltmaya çalışan her türlü girişimin engellenmesi, adil bir yargılama sürecinin yürütülmesi ve sorumluların tespit edilerek cezalandırılması noktasında güncel ve kişisel bir haktır.' (Esra Yücel)
