Üsküdar Üniversitesi Öğretim Görevlisi Özgür Şener, bu yoğunluğun kazalara da doğrudan etki ettiğini belirterek, Trafik Haftası kapsamında önemli uyarılarda bulundu.
İş Kaynaklı Trafik Kazaları da İş Kazası Sayılıyor
Trafikte yaşanan birçok kazanın iş sırasında meydana geldiğine dikkat çeken Şener, bu kazaların yasal olarak “iş kazası” kapsamına alındığını hatırlattı. Trafik kültürünün erken yaşta, okul çağında kazandırılması gerektiğini vurgulayan Şener, eğitimle birlikte bilinçli sürücü davranışlarının geliştirilmesinin şart olduğunu söyledi.
Stresli Sürücüler ve Artan Kaos Riski
Şener, büyükşehirlerde yaşanan trafik sıkışıklığının sürücülerde stres ve öfkeye neden olduğunu belirterek, bu durumun kazaları artırdığını ifade etti. Motosiklet ve scooter gibi araçların yoğunlukta olduğu şehirlerde kaosun daha da büyüdüğünü kaydeden Şener, özellikle raylı sistemlerin ve toplu taşımanın tercih edilmesi gerektiğini vurguladı.
Trafik Kültürü Okulda Başlamalı
Sürücülerin sadece direksiyon başında değil, eğitim hayatları boyunca trafik bilinciyle yetişmeleri gerektiğine dikkat çeken Şener, “18 yaşında ehliyet almak yeterli değil. Trafikteki sorumluluk, tehlike ve empati çocuk yaşta öğretilmeli. Tartışmadan kaçınılmalı, diğer sürücünün davranışları tahmin edilmemeli” dedi.
2023'te 6 Binden Fazla Can Kaybı
2023 yılında meydana gelen trafik kazalarında 6 bin 548 kişinin hayatını kaybettiğini, yaklaşık 350 bin kişinin ise yaralandığını belirten Şener, “5 bin kişi ise omurilik felci geçirdi. Güvenli sürücülük, hız kurallarına uymak ve öngörülü olmakla mümkündür” dedi.
Yayalar Öncelikli Ama Dikkat Şart
Yaya geçitlerinde önceliğin yayalarda olduğunu hatırlatan Şener, bu hakkın suistimal edilmemesi gerektiğini vurguladı. “Sürücüler aynalarını kontrol etmeli. Yayalar da canlarını riske atmamalı. Bu konuda hem sürücü hem yaya dikkatli olmalı” ifadelerini kullandı.
Motosiklet Kazaları Üç Kat Arttı
Şener, 2019’da 44 bin olan motosiklet kazası sayısının 2024’te 123 bine yükseldiğini belirtti. En çok etkilenen grubun 16-20 yaş arası gençler olduğuna dikkat çekerek, bu alanda daha fazla denetim ve eğitim gerektiğini söyledi.
Ehliyet Yeterli Değil, Sürüş Kabiliyeti Ölçülmeli
Yaşa bağlı ehliyet kısıtlamalarının yetersiz kaldığını ifade eden Şener, “Ehliyetin varlığı sürüş becerisinin göstergesi değildir. Şirketler çalışanlarını düzenli olarak sürüş testine tabi tutmalı. Fiziksel ve zihinsel sağlık kontrolleri zorunlu olmalı” diye konuştu.
Teknolojik Sistemlerle Kazalar Azaltılabilir
Araç içi güvenlik sistemlerinin önemine de değinen Şener, “Kamera, sensör ve uyarı sistemleri kazaların önüne geçebilir. Yayaları koruyan, çarpışmaları önleyen teknolojiler mutlaka araçlarda yer almalı” diyerek çağrıda bulundu.