Eskişehir'de faciadan dönüldü: Tıra çarpmamak için...
Eskişehir'de faciadan dönüldü: Tıra çarpmamak için...
İçeriği Görüntüle

Gazeteciler Tarkan Demir ve Ayşegül Hümmet'in gündeme dair sorularını yanıtlayan Başkan Kurt, CHP Eskişehir önceki dönem il başkanları olan Erman Gölet, Abdülkadir Adar ve Recep Taşel'in 30 Haziran’da görülecek olan kurultay davasına dair yaptığı açılamaları hakkında sert konuştu.

Başkan Kurt, “Cumhuriyet Halk Partisi'nde şu anda konuşulması gereken şey bu değil. Parti kapatılacak mı, kapatılmayacak mı? Partiye kayyum atanacak mı, atanmayacak mı? Kongreye mutlak butlan kararı verilecek mi, verilmeyecek mi diye bir tartışma var şu an. Hiç kimsenin, bu arkadaşlar da dahil, bireysel beklentilerini öne çıkarma hakkı yoktur. Böyle bir talepte bulunmak partiye ihanet etmektir. Şimdi ben belediye başkanıyım. Ben kimin belediye başkanıyım? Cumhuriyet Halk Partisi. Cumhuriyet Halk Partisi'nde olana bitene ben niçin karışmayacağım? Böyle bir şey mi var? Ben karışırım. Bütün belediye başkanları da karışır. Karışmak zorundadır. Bu arkadaşlarımız seçildikleri zaman nasıl seçildiler? Belediye başkanları olmadan bunlar seçilebilir miydi? Cumhuriyet Halk Partisi delegesine, Cumhuriyet Halk Partisi üyesine hakarettir. Sanki belediye başkanı emrediyor, Cumhuriyet Halk Partisi delegeleri “Tamam efendim.” diyor. Yok öyle bir şey. Recep Bey kongreyi kazandığı zaman iki tane belediye başkanı, üç tane milletvekili Recep Bey karşısındaydı. Bu partinin delegesi takır takır oy verirdi. Diğer arkadaş atamayla il başkanı oldu. Kim istedi atamayı? Yılmaz Hoca istedi. O zaman Abdülkadir Bey kabul etmeseydi. Sanki çok demokratik ortamlarda kendileri başarı elde etmiş de biz işi bozuyormuşuz gibi bir şey yok. Cumhuriyet Halk Partisi'nde en az o arkadaşlar kadar benim de kongrelere müdahale etme hakkım vardır. Yani bunu niçin, nasıl engelleyeceğiz? Şimdi biz bunu yapmayacağız ondan sonra bu beyler seçim zamanı çıkıp belediye başkanı aleyhine çalışacaklar. Var mı öyle bir şey? Partili bunun hesabını sorar. Yattığın yerde 2 yıl, 3 yıl, 5 yıl neyse sütre gerisinde oturacaksın, keyif çatacaksın. Kongreler süreci gelince “Belediye başkanları karışmasın, Milletvekilleri karışmasın, ben il başkanı olayım. Öyle bir şey yok. Partinin tabanı kimi istiyorsa onu seçer. Bu il kongresinde de iki tane belediye başkanının istediği arkadaş seçildi. Bunlar doğal. O nedenle ben çok ciddiye almıyorum. Bu tartışmayı gündeme getirmek bile partiye karşı olan sorumluluğunu yerine getirmemektir. Şu anda Cumhuriyet Halk Partisi'nde bir Kongre süreci başlamamıştır. Kongre süreci başlamadığı için “Ben il başkanı olacağım, ben ilçe başkanı olacağım, liste çıkaracağım.” demek bu partinin gündemini bozmaktır. 30 Haziran'da bir duruşma var. Bütün Türkiye oraya kilitlenmiş. Şimdi bu tartışma sırasında Eskişehir'de ilçe başkanı kim olmuş neyin önemi var? Ben bu tartışmayı çok yanlış buluyorum. Yersiz buluyorum. Ve bu arkadaşlarına da geçmişlerine bakmalarını tavsiye ediyorum. Nereye nasıl seçilmişler? Ona göre konuşsunlar. Belediye başkanının isteğiyle atamayı kabul edeceksiniz, İl başkanı olacaksınız. O zaman çok güzel. Belediye başkanının desteğiyle seçilmeyi kabul edeceksiniz, İl başkanı olacaksınız. Çok güzel. Şimdi karışmayın diyorlar. Öyle iş yok. Biz karışırız. Ben karışırım. Öteki başkanlar adına bir şey diyemem. Ben partiliyim. Partimin doğru adım atması için, doğru örgütlenebilmesi için, doğru yönetilebilmesi için ne gerekiyorsa yaparım. Hiç kimse de engel olamaz.”

Kaynak: Haber Merkezi