Eskişehir'in 3 üniversitesinden en kıdemlisi Anadolu Üniversitesi. Bünyesinde Açık Öğretim Fakültesi olmasından dolayı da Türkiye de en çok öğrenciye sahip üniversite. İçinden iki üniversite doğdu. Ülkemizin başarılı üniversiteleri arasındaki sıralamada da her geçen yıl yükseliyor.

* * *

Önceki gün Anadolu Üniversitesi ile ilgili ajanslara düşen bir haber okudum doğrusu bir Eskişehirli olarak gururlandım.

Daha doğrusu haberi okuyan tüm Eskişehirliler de gurur duymuştur.

Bu başarıda kuruluşundan bugüne kadar rektör olarak görev yapanlar başta olmak üzere tüm öğretim üyelerinin imzası olduğunu düşünüyorum.

* * *

1958'de Eskişehir İktisadi ve Ticari İlimler Akademisi olarak temeli atılan, 1982'de Anadolu Üniversitesine dönüşen, kısa zamanda yalnızca ülkemizin değil dünyanın en büyük üniversiteleri arasında da çağdaş, dinamik ve yenilikçi bir üniversite olarak yerini aldı.

* * *

Gelelim haberin içeriğine…

63 yıllık Anadolu Üniversitesi YÖK değerlendirmelerinde yer alan bütün kategorilerde ilk 5'e girmeyi başarmış. Türkiye'deki üniversitelerin performanslarının değerlendirildiği Yükseköğretim Kurulu (YÖK) tarafından hazırlanan 'Üniversite İzleme ve Değerlendirme Genel Raporu 2020'de pek çok alanda başarı gösteren üniversiteler sıralamasında yer almış.

Üniversitelerin eğitim öğretim faaliyetleriyle bunlara bağlı çıktılarının incelendiği raporda, Anadolu Üniversitesi eğitim-öğretim, Ar-Ge, proje ve yayın, uluslararasılaşma, bütçe ve finansman, topluma hizmet ve sosyal sorumluluk kategorilerinde yer alan sekiz farklı başlıkta ilk beşte yer alarak önemli bir başarı elde etti.

5 KATEGORİDE İLK BEŞTE
Anadolu Üniversitesi 5 kategoride ilk beşte yer aldı. 'Yabancı uyruklu öğrenci sayısının en yüksek olduğu üniversiteler' ve 'Merkezi bütçe dışı gelir oranı en yüksek olan devlet üniversiteleri' başlıklarında birinci, Eğitim ve Öğretim kategorisi altında belirlenen, 'Farklı programlardan alınan ders oranının en yüksek olduğu üniversiteler' başlığında ikinci, uluslararası sempozyum, kongre ve sanatsal sergi sayısına göre belirlenen, 'Düzenlenen uluslararası etkinlik sayısının en yüksek olduğu üniversiteler' başlığında ise üçüncü oldu.

Anadolu Üniversitesi ayrıca, 'Ar-Ge, İnovasyon ve ürün geliştirme kapsamında verilen laboratuvar hizmeti sayısının en yüksek olduğu üniversiteler'.

'Ar-Ge'ye harcanan yatırım bütçesi oranının en yüksek olduğu üniversiteler', 'Uluslararası değişim programlarına katılan öğrenci sayısının en yüksek olduğu üniversiteler' ve 'Alınan ödül ve nişan sayısının en yüksek olduğu üniversiteler' başlıklarında da ilk beş üniversite arasında yer aldı.

* * *

Rapor hakkında değerlendirmede bulunan Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, bu tablonun Anadolu Üniversitesinin güçlü akademik kadrosunun öz verili çalışmalarının bir eseri olduğunu belirterek; 'Birçok alanda daha yüksek hedeflerimiz var. Bu alanlarda hedeflerimize ulaşmak için akademik kadromuz ile çalışmalara devam edeceğiz. Bu tablonun ortaya çıkmasını sağlayan tüm personelimize teşekkürlerimi sunuyorum' dedi.

* * *

Anadolu Üniversitesi'nin rektöründen öğretim üyelerine, çalışanlarını bu başarıdan dolayı kutluyorum.

Gelecekte Türkiye'nin en başarılı üniversiteleri sıralamasında ilk 10 içerisinde yerini alacağına da canı gönülden inanıyorum.

* * *

BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ ÖDÜLE DOYMUYOR

Eskişehir Büyükşehir Belediyesi yaptığı başarılı hizmetlerden dolayı bugüne kadar çok sayıda ödül aldı.

Büyükşehir Belediye Başkanı Prof. Dr. Yılmaz Büyükerşen'in 1999 yılında başkanlık koltuğuna oturmasının üzerinden 22 yıl geçti.

22 yıldır aralıksız olarak belediye başkanı olarak görev yapan Yılmaz Hoca, bu süre içerisinde Eskişehir'in çehresini değiştirerek adının başındaki 'Eski'yi kaldırarak 'Yeni Eskişehir' yarattı.

* * *

Yazımın bu bölümünü okuyan bazı dostlar, 'Yılmaz Hoca'ya amma yağ çekmişin' diyecekler.

İster kabul edin ister etmeyin, şehirde yaşanan değişim ve dönüşümü belki içerisinde yaşadığımız için çok fark etmeyebiliriz.

Ancak Eskişehir'den yıllar önce ayrılmış daha sonra ziyaret amacıyla gelenler bu değişimi çok daha iyi fark ediyorlar.

Hatta içlerinde Eskişehir'deki bu değişimi görenler şaşkınlıklarını gizleyemeyerek bunu gerçekleştiren Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'e yüzlerce teşekkür ediyorlar.

* * *

Bunu neden yazdığıma gelince…

İnsani Gelişme Endeksi – Büyükşehirler (İGE-B) Ödül Töreninde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi genel gelişmişlikte 6. sırada yer alırken Sağlıklı Yaşam ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği kategorisinde ilk sırada yer aldı.

Kamu kuruluşları, yerel yönetimler, uluslararası kuruluşlar, üniversiteler ve özel sektör kuruluşları ile iş birliği yaparak araştırmalar ve raporlar yoluyla politika Gelişme Vakfı (İNGEV), İnsanı Gelişme Endeksi çalışmalarının üçüncü yılında Büyükşehirlerin sonuçlarını açıkladı.

Kadınların ve erkeklerin toplumsal yaşamın her alanında eşit katılımlarını sağlamak amacıyla Büyükşehir Belediyesi tarafından gerçekleştirilen çalışmalar ve verilen hizmetler, Eskişehir'i toplumsal cinsiyet eşitliği alanında diğer kentlere oranla ön plana çıkarıyor. Bu konuda Büyükşehir Belediyelerinin 2020 yılındaki çalışmalarını inceleyen İnsani Gelişme Vakfı da 228 göstergeyi ve TUİK verilerini dikkate alarak hazırladığı 2020 raporunda Eskişehir'e ayrı bir parantez açtı.

Vakfın düzenlediği ve 30 Büyükşehir Belediyesini kapsayan İnsani Gelişme Endeksi-Büyükşehirler 2020 raporunun temel bulgularının paylaşıldığı İnsani Gelişme Endeksi – Büyükşehirler (İGE-B) Ödül Töreninde Eskişehir Büyükşehir Belediyesi genel gelişmişlikte 6. sırada yer alırken Sağlıklı Yaşam ve Toplumsal Cinsiyet Eşitliği kategorisinde ilk sırada yer aldı.

* * *

Eski Eskişehir'i 22 yılda yeni bir Eskişehir olarak yaratan Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'i ve bu başarıda payları olan genel sekreter, genel sekreter yardımcıları, daire başkanları, şube müdürleri, belediye meclis üyelerini ve tüm belediye çalışanlarını kutluyorum.

* * *

HİZMETE DOYMAYAN MUHTAR

Şeker Mahallesinin Muhtarı Canan Arı'yı Kızılay'da hiçbir ücret almadan tamamen gönüllü olarak fakir-fukaraya hizmet ettiği yıllarda tanıdım.

Kardeşi, sırdaşı, canının yarısı Nurhan Arı ile birlikte yıllarca Kızılay Kadın Kolları olarak derdi olanların dertlerine derman oldu, ihtiyacı olanların topladıkları yardımlarla yaralarına merhem olmaya çalıştılar.

* * *

2019 yılında yapılan yerel seçimlerde Şeker Mahallesine muhtar adayı oldu.

Adaylık sürecinde birçok karalamalarla karşılaştı.

Hatta kayıtlı olduğu mahallede ikamet etmediğini dahi söylediler.

Ama bu karalamalar ve engeller onu durdurmadı.

Kardeşi Nurhan ile birlikte mahalledeki her evin tek tek kapısını çaldı, tanımayanlara kendisini tanıttı ve projelerini anlattı.

* * *

Karşısındaki muhtar adaylarının aldığı oyların toplamından daha fazla oy alarak seçimi kazandı.

Mahalle halkından aldığı 'güvenoyu' ile mazbatasını alarak muhtarlık koltuğuna oturduğu günün hemen ertesinde kolları sıvayarak vaatlerini gerçekleştirmek için çalışmaya başladı.

Yeni muhtar olmasına rağmen, 2019 ve 2020 yılları Ramazan ayı boyunca gerek kendi gerekse çevresinin girişimleriyle yanlış hatırlamıyorsam topladığı bini aşkın gıda paketlerini ve marketlerden alış veriş kartlarını mahallesinde yaşayan maddi durumu yetersiz olanlara dağıttı.

Korona Virüs'ün Türkiye'ye de girmesi ve uygulanan sokağa çıkma yasağıyla işine gidemeyen dar gelirli vatandaşların elektrik, su faturalarının bazılarını muhtarlık maaşından, kirasını ödeyemeyenlerin de mahallede maddi durumu iyi olanlara ya da çevresindeki insanlara ödetti.

Kapı kapı dolaştı hiç giyilmemiş kıyafet, ayakkabı, mont, bot ve okula giden çocuklar için kırtasiye malzemeleri topladı.

Bunları gerçek ihtiyaç sahiplerine kapı komşusunun bile görmemesi için geceleri kapılarını çalarak bizzat kardeşi ile birlikte dağıttı.

* * *

Dün gazetelerde okudum. Bir kez daha gurur duydum Canan kardeşimle. Mahallesindeki eli şiş tutan kadınlardan atkı, bere ve eldiven örmelerini rica etmiş.

Örgü bilmeyenlerden ise ip rica etmiş. Kısa süre içerisinde Canan Arı kardeşimin öncülüğünde kadınlar 80 çocuğa atkı, bere ve eldiven örmüş. Bunu da ihtiyaç sahiplerine dağıtmışlar.

* * *

Şeker Mahallesi Muhtarı Canan Arı kardeşimin muhtarlık koltuğuna oturur oturmaz başlatmış olduğu projeye benzer farklı mahalle muhtarlarının da yaptıklarını zaman zaman sosyal medyada yaptıkları paylaşımlarından görüyorum.

Mahalle muhtarlarının yaptıkları bu yardımlar belediyelerin veya yardım yapan sivil toplum kuruluşlarını bir nebze de yükünü hafifletiyor.

Mahallelerindeki ihtiyaç sahiplerinin elinden tutan, ihtiyaçlarını gidermek için yarışan başta Canan Arı olmak üzere yüreği insan sevgisiyle dolu tüm muhtarlarımızdan Allah Razı olsun.

* * * *

SÖZLEŞME UZATMAYANLARI OYNATMAYIN

Eskişehirspor yönetimi gelecek sezonun planlamasına başladı. Bir taraftan alacakları için FİFA'ya başvuran bu yüzden konulan transfer yasağını kaldırmak için uğraşırken diğer yandan da sezon sonunda sözleşmesi sona erecek futbolcularla görüşmeler yaparak uzlaşma yolunu arıyor.

Sezon sonunda sözleşmesi bitecek futbolcularla yapılan görüşmelerden sonuç alınamamış.

Kimileriyle ikinci, üçüncü görüşmeler de yapılmasına rağmen yönetim önerdiği rakamları kabul etmiyorlar.

* * *

Bazı futbolcular sanıyorum kendilerini dev aynasında görüyorlar.

Eskişehirspor Kulübünün içinde bulunduğu mali tabloyu bilmelerine rağmen yüksek rakam istemlerinde direniyorlar.

Takımda yer alan 3-4 futbolcunun dışındaki imzaya yanaşmayan diğer futbolcuların sezon başından beri gösterdikleri performansı herkes görüyor, biliyor.

Ben Başkan Mustafa Akgören ile yönetim kurulu üyelerinin yerinde olsam verilen rakamları beğenmeyerek imzaya yanaşmayan futbolcuları kadro dışı bırakırım.

Bakın Bursaspor ne yaptı?

Takımın en önemli silahlarından birisi olmasına rağmen Ali Akman'ı kulübe para kazandırmadan gitmeye hazırlanması üzerine kadro dışı bıraktı.

* * *

Sizde uzlaşmaya yanaşmayan futbolcuları kadro dışı bırakın.

Yerlerine havuza gönderdiğiniz gençleri oynatın.

Oynadıkları futbolu görüyoruz.

Onlarla 3, 5, 6 gol yiyorsanız yerlerine takıma monte edeceğiz gençlerle de bir veya iki gol fazla yersiniz.

Hiç olmazsa onlara muhtaç olmadığınızı göstermiş olursunuz.

* * *

İmzaya yanaşmayan 12 futbolcudan 3 veya 4'ü kendisine takım bulup gider.

Diğerleri gösterdikleri performansla zaten sınıfta kaldılar.

Gidecek takım bulamazlar.

Sonunda Eskişehirspor'da kalmaya mecbur kalacaklar.

* * *

ÇOCUK YAŞADIĞINI ÖGRENİR

Eğer Bir çocuk sürekli eleştirilmiş ise Kınama ve ayıplanmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk alay edilip aşağılanmış ise Sıkılıp utanmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk kin ortamın da büyümüş ise Kavga etmeyi öğrenir

Eğer Bir çocuk devamlı utanç duygusuyla eğitilmiş ise Kendini suçlamayı öğrenir

Eğer Bir çocuk hoşgörü ile yetiştirilmişse sabırlı olmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk desteklenip yüreklendirilmiş ise kendine güven duymayı öğrenir

Eğer Bir çocuk övülmüş ve beğenilmiş ise Takdir etmeyi öğrenir

Eğer Bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüş ise Adil olmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk güven ortamı içinde yetişmiş ise İnançlı olmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk kabul ve onay görmüş ise Kendini sevmeyi öğrenir

Eğer Bir çocuk ailesi içinde destek ve arkadaşlık görmüş ise Dünyada mutlu olmayı öğrenir

Kısaca biz ne isek çocuk o olur…

(alıntı)