Herkesin malumu olduğu üzere, çağımız, dijital evrim çağı…

Söyleyeceğiniz bir şey varsa,

Anlatacağınız bir hikaye,

Ulaştıracağınız bir mesaj varsa, artık çok kolay...

Yazın sosyal medyada, uzayın en derin noktalarına kadar ulaşsın…

Neyse, benim anlatmaya çalıştığım, öyle uzayın derinliklerine ilişkin değil…

Eskişehir'e ilişkin…

Blogları, internet siteleri, sayfaları, bilmem daha neleri olan insanlar, Türkiye'de ve dünyada gezdikleri, gördükleri yerlerle ilgili düşüncelerini paylaşıyorlar…

Vietnam'a mı gitmiş, Malezya'ya, Bangladeş'e mi gitmiş…

Nevşehir'e, Yozgat'a, Van'a mı gitmiş, oturup yazıyor arkadaş…

İşte bu tür sitelerde, benim ilgimi çeken şehirlerden biri de Eskişehir…

Eskişehir'e daha önce gelmemiş, adını, methini duyup gelmiş, ya da yıllar önce yolunun düştüğü bu şehre, uzun zaman sonra tekrar gelmiş insanların Eskişehir'le ilgili düşünceleri; izlenimleri…

Gerçekten ilginç…

Bizim hep içinde yaşadığımız, o nedenle de çok farkında olmadığımız birçok ayrıntıyı çok daha iyi görüyor, tahlil ediyor ve anlatıyorlar…

İşte aşağıda, onlardan derlenmiş bir demeti sunuyorum sizlere…



Oitheblog adlı, seyahat sitesinde Eskişehir'le ilgili paylaşımdan…

'Eskişehir çok modern, Eskişehir adeta bir Avrupa şehri gibi, Eskişehir şöyle güzel, böyle nefis, öyle gelişmiş…

Bu cümleler tanıdık geldi değil mi?

Eminiz ki sizin de sağınızda solunuzda Eskişehir'i övmekten yılmayan, Eskişehir'in ne kadar da şahane olduğunu yukarıdakilere benzer cümleler aracılığıyla vurgulayan birileri olmuştur.

Anladık tamam, Eskişehir müthiş!

Ama öyle söylenene tamam demekle olmuyor tabii, madem öyle, gidip kendi gözümüzle göreceğiz ve Eskişehir gezi notları hazırlayacağız.

Elimizdeki anahtar kelimeler 'Yılmaz Büyükerşen sevgisi', 'Öğrenci Şehri' ve 'Abi herkes bisiklet kullanıyormuş'.

Yoldayız Eskişehir, bekle bizi, geliyoruz!



Her hafta, fırsat buldukça paylaşacağımız Eskişehir'le ilgili düşünce ve yorumlardan ilki bakın nasıl devam ediyor…

'Hal böyle olunca zaten biz de Umut Sarıkaya karikatürlerinden fırlamışçasına Eskişehir övmeye çok hazırız, kafamızda acayip yüksek beklentiler ile ani bir plana girişiyor ve adeta Eskişehir'e güzelleme yazmaya gidiyoruz.

Ortamda bitmek bilmeyen Eskişehir övme temalı espriler ile şehre girdiğimizde etrafımızdaki bisikletli insan popülasyonu ve yeşil alan bolluğu/park yoğunluğu dikkatimizi çekmeye başlıyor.

Hmm, dakka bir gol bir, modernlikten ölme belirtileri başladı bile.

Gerçi fark etmez, biz zaten Eskişehir'i sevmeye programlanmıştık ama, yine de gözümüzle gördüklerimizden etkilenmemek elde değil tabii.

Sonraki günler boyunca, şehri Amsterdam terk bir görüntüye sokmuş Porsuk çayı etrafında çimlere bayılan öğrencileri, İstanbul'da ihtimali bile olmayan devasa şehir parklarını, kitap kafeleri, hatta birbirini hiçbir şekilde bunaltmayan ve baskılamayan insan manzaralarını gördükçe buraya iyice alışıyoruz ve ikinci klişe dalgası ortaya çıkıveriyor;

'Ulan üniversiteyi burada mı okusaydık acaba?'.

Sonuç olarak Eskişehir gezisi boyunca bayağı güzel anılar biriktiriyor, yer yer kıskanıyor, yer yer Yılmaz Büyükerşen'in klonlanması ve her şehre bir adet klonunun yerleştirilmesi için çalışmalara başlamayı düşünüyor ve beklediğimizden bile fazlasını bulabildiğimiz için bayağı mutlu oluyoruz ve lafı fazla uzatmadan Eskişehir gezi notlarımıza geçiş yapıyoruz efenim. Buyursunlar!'



Bunlar niye ilginç ve niye burada paylaşılması gereken şeyler, biliyor musunuz?

Bunları,

Yani Eskişehir'le ilgili bu görüş ve izlenimleri,

Yılmaz Büyükerşen fanatikleri,

CHP seçmenleri,

Ne bileyim, 'aman AKP gelmesin' diyenler değil,

Eskişehir'in adını duyup, merak eden, bu şehre belki de hiç gelmemiş, şehri ilk defa gören, seyahat tutkuları nedeniyle, ülkenin birçok şehrini gören insanlar söylüyor…

Geliyor, görüyor ve yazıyorlar…

İçten ve samimi izlenimleri…

Yukarıdaki gibi o kadar çok paylaşım var ki, fırsat buldukça paylaşacağız onları da…

Dilerim bu paylaşımlar,

'Eskişehirli olmaktan' kaynaklanan sevincimizi ve gururumuzu pekiştirir…