Dün Reşadiye Sokakta bir esnaf arkadaşıma uğradım. 15-20 dakika kadar sohbet ettik.

Pandemiden nasıl etkilendiklerini sordum.

Hani derler ya 'bir dokun bin ah işit' diye.

Arkadaşımın üzerine biraz daha gitsem, yani destekler konusunu biraz daha konuşmayı sürdürsem utanmasa ağlayacak duruma geldi.

Cumartesi ve pazar günleri kapalı olduklarından dolayı uğradıkları zararı nasıl telafi edeceklerini, AK Parti hükümetinin verdiği destek ve kira yardımı sözlerine rağmen ne destekten ne de kira yardımından yararlanamadığını söyledi.

* * *

Arkadaşımla sohbet ederken kapı komşusu geldi.

'Bana inanmıyorsan bu arkadaşa da sor' dedi.

Komşusuna beni tanıttı.

Gazeteci olduğumu öğrenince o da arkadaşımın anlattıklarına benzer şeyler söyledi.

'Abi siz 5 dakika daha burada mısınız?' diye sordu.

'Bekleyin hemen geleceğim' dedi.

* * *

Dönüşte yanında 4 esnaf arkadaşı ile bazı evraklarla geldi.

'Bakın bunlar destek kredisi ve kira yardımı için yaptığım başvuruların evrakları. Hem de iki defa aynı başvuruyu yaptım. Yanımdaki arkadaşlar da öyle. Bugüne kadar devletten delikli bir kuruş dahi yardım alamadık. Cumhurbaşkanımız TV ekranlarında esnafa şu kadar kredi desteği yaptık, şu kadar kira yardımında bulunduk diyor da bu kredileri, kira yardımlarını kimler alıyor veya kimlere veriliyor bilmiyoruz. Reşadiye sokaktaki esnafları tek tek gezin. Sorun kendilerine kira yardımı ve düşük faizli krediyi alabilmişler mi?'

* * *

Aklınıza şu soru gelebilir.

'Cirosu yüksektir, o yüzden kira yardımı ve kredi çıkmamıştır'.

Onu da sordum kendilerine.

Hepsi de mesleklerine göre meslek odaları üyesi.

Yani küçük esnaf, cirosu yüksek değil.

* * *

Geçtiğimiz günlerde Köprübaşında Kahveciler Odası Başkanı Zeki Çoban ile karşılaştık.

Hal hatır sordum, ayaküstü sohbet edeceğiz cep telefonu çaldı.

Telefonu kapattıktan sonra, 'Arayan arkadaş odamız üyesi. Üç ay önce kira yardımı almak için müracaatını yapmış. Üç aydır olumlu veya olumsuz bir cevap gelmemiş. Benden bu konuyu ilgilenmemeli istiyor' dedi.

Zeki Başkan, 'Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan şu kadar esnafa kira desteği yaptık diyor, üyelerinizde alamadıklarından yakınıyor. Belki o arkadaşın evrakları eksiktir' diye sordum.

'Sadi Bey her gün oda üyelerinden benzer yakınma telefonları geliyor. Benden kira yardımı alabilmek için ilgilenmemi rica ediyorlar. Ancak benim yapabileceğim bir şey yok. Evraklar doldurulup istenen belgelerle müracaat yapılıyor. İlgili kurumlar belgeleri inceleyip yardımı alacak veya alamayacak konusunda karar veriyorlar' dedi.

* * *

Reşadiye Sokak içerisindeki esnaflarla yüz yüze görüştüm, onlar ne kira yardımı ne de düşük faizli kredi alamadıklarından yakındılar.

Kahveci esnafı da kira yardımı alamadığından şikayet ediyor.

O zaman cumhurbaşkanın açıkladığı kira yardımı ve destekler kimlere verildi veya kimler yararlandı?

Kafam karışmadı dersem yalan olur.

Bu konuda bir yetkili, 'Eskişehir'de kira yardımı talebinde bulunan şu kadar kişiye yardım ettik. Destek talebinde bulunanlara bu kadar destek yapıldı' diye açıklama yaparlarsa bende bilgilenmiş olurum.

Hatta o rakamları köşemde de yazarak kamuoyunu aydınlatırım.

Reşadiye Sokaktaki esnaf arkadaşları da tek tek ziyaret ederek onlara da anlatırım.

* * *

AK PARTİ'DEN SONRA DEVA DA DESTEKLİYOR

Cumhuriyet Halk Partili Alpu Belediye Başkanı Gürbüz Güller, Alpu'da yapımı devam eden URAYSİM Projesi çerçevesinde rayların döşenecek alanın 'tarım arazisi' olduğu gerekçesiyle projenin iptali için dava açtı.

Eskişehir Büyükşehir ve Odunpazarı Belediye Başkanı da verimli tarım arazisinin üzerine yapılacak 'test merkezine' karşı olduklarını, rayların döşenecek alanın değiştirilmesini istemişlerdi.

İYİ Parti İl Başkanı Mehmet Ektaş ise, URAYSİM Projesinin Eskişehir Organize Sanayi Bölgesine kaydırılmasını talep etmişti.

KAMULAŞTIRILACAK ALAN 770 DÖNÜM

Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal'da basın açıklaması yaparak, URAYSİM Projesinin hayata geçmesiyle hem Eskişehir hem de ülkemize büyük katma değer saplayacağını ve çok geniş istihdam sahası oluşturacağını hatırlattı.

Rektör Prof. Dr. Erdal'ın açıklamasından kısa bir bölümü köşeme taşıyorum.

'Rayların döşeneceği güzergah ile ilgili Tarım Hayvancılık İl Müdürlüğü dahil olmak üzere toplam 26 kurum ve kuruluşuyla birlikte ilgili belediyelerden planlanan test güzergahlarının uygun olup olmadığına dair yazılı olarak görüş istendi. Bu noktada da güzergah için Türk Hava Kuvvetleri ve DSİ'nin yazısı dışında bir itiraz gelmedi. İtirazlar titizlikle değerlendirilerek revize çalışmaları tamamlandı. BEBKA tarafından hazırlanan rapora göre Alpu ilçesinde toplam ekilebilir tarım arazisi 400 bin dönümdür. Bu etap için toplam kamulaştırılacak alan ise 770 dönümdür.'

* * *

AÜ Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal'ın da ifade ettiği gibi 400 bin dönüm alandan sadece 770 dönümü.

Hani derler ya 'Devede Kulak' diye.

Aynen öyle.

* * *

Gelelim AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan'ın URAYSİM Projesi ile ilgili açıklamasına.

'Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın Eskişehir'den ilan ettiği Ulusal Raylı Sistemler Test Merkezi ülkemizin milli bir projesidir. Böyle bir projede sona gelinmişken CHP'li Alpu Belediyesi projeyi engellemek adına dava açıp yürütmeyi durdurma talep ettiğini açıklamış. Bu tavır gerçekten acı. Bu muhalefet değil şehre kötülük.'

* * *

DEVA Partisi İl Başkanı ve Odunpazarı Belediyesi eski başkanı İsmail Haşim Ateş de, URAYSİM Projesi tartışmasına müdahil oldu.

Ateş, yaptığı açıklamada şu ifadelere yer verdi: 'ESO yönetiminin belirtmiş olduğu hafif raylı sistemler ihtisas sanayi alanının yapılması da zaruri bir durumdur, hatta sanayi alanının yanı sıra konaklama alanları ile kamusal hizmet alanları da oluşturulması gerekmektedir. Ulusal Raylı Sistemler Test ve Araştırma Merkezi Projesi'nin (URAYSİM) ülkemiz adına raylı sistemler alanında önemli bir proje. Şehrimiz cumhuriyet öncesinden beri raylı sistemler konusunda ülkemize önderlik etmiş, URAYSİM ile de bu özelliğini pekiştirecektir. Yürütmeyi durdurma için açılan dava ile tam olarak ne amaçlandığı kamuoyuna açıklanmalıdır. Projenin %70'e yakınının tamamlandığı kabulüyle, yürütmeyi durdurma ve alınabilecek iptal kararları ile bugüne kadar yapılan imalatların boşa gitme durumu söz konusu olup il başkanlığı olarak bu kararı olumlamadığımızı belirtmek isteriz. Partimiz dışa bağımlılığı azaltacak her türlü projeyi destekler. Bu proje sayesinde de yurtdışında yaptırmak zorunda olduğumuz raylı sistemlerin testlerini ülkemizde gerçekleştirilebilecek ayrıca yurtdışından bu testleri yaptırmak isteyenler olacağı için de ülkemize katma değer getirecektir. Bunun yanı sıra araştırma merkezinde yapılacak akademik çalışmalarda raylı sistemler alanında ülke olarak gelişme kaydetmemizi sağlayacaktır.'

* * *

Ben daha önce de yazmıştım.

URAYSİM Projesini destekliyorum.

Ülkemiz ve şehrimize katma değer yaratacak projeye aslında Eskişehirlilerin büyük çoğunluğu da destekliyor.

Projenin sahibi olan Anadolu Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fuat Erdal, projenin tamamlanması halinde gerek ülkemize gerekse şehrimize sağlayacağı artı değerleri küçük gruplar halinde sivil toplum örgütlerinin temsilcilerini davet ederek anlatırsa projeye gelecek desteğin daha da artacağı inancındayım.

* * *

DÖRT GÖZLE BEKLENEN MÜJDE GELDİ

Yaklaşık dört aydan beri kapalı olan lokanta, kahvehane, restoranlar, kafeteryalar illerin yer aldıkları risk durumlarına göre yüzde 50 kapasite ile yeniden müşterilerine kapılarını açacaklar.

Eskişehir 'Orta Riskli' iller arasında.

Bu demek oluyor ki Eskişehir'de de pandemiden dolayı faaliyetleri kısıtlanan işyerleri de yeniden hizmete açılacak.

Kapanıp açıldılar.

Ardından Ekim'de tekrar kapandılar.

Aylardır kapalı olduklarından dolayı çok büyük ekonomik zarara uğradılar.

Yüzde 50 kapasite ile hizmet vermeye başlayacak işletme sahipleri bakalım uğradıkları zararı ne kadar zaman içerisinde telafi edebilecekler?

* * *

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın bakanlar kurulu toplantısının ardından yapacağı açıklamayı TV başına geçen milyonlarca esnaf merakla bekledi.

Beklenen müjde geldi.

Ancak şu unutulmamalı.

2020'nin mart ayı sonunda da tam kapanmayla hepimiz evlere hapsolmuştuk.

Haziran ayında açıklanan 'Kontrollü Sosyal Hayat' kararı ile sokak kısıtlamaları kalktı, işyerleri yeniden açıldı.

Ancak şunu gördük ve yaşadık.

Bazı kahveler, kahvehaneler, lokantalar, restoranlar, kafeler kısıtlamalara uymadılar.

Vatandaşlar parklarda, piknik yerlerinde, kafelerde, lokantalarda, restoranlarda kısıtlamalara kulak asmadılar.

Ardından vaka sayıları yeniden tırmanışa geçince yeniden kapatıldı.

BELİRLENEN KURALLARA UYMAK ZORUNDAYIZ

Normalleşme adımları yeniden atıldı.

Yüzde 50 kapasite ile faaliyetlerine izin verildi.

Belirlenen kurallara uymak hepimizin sağlığı açısından önemli…

Şu unutulmamalı.

Eğer 2020'nin yaz aylarında olduğu gibi kurallara uymazsak yeniden kısıtlamalar gelebilir.

65 YAŞ ÜSTÜ VE 20 YAŞ ALTI SEVİNDİ

65 yaş üstü ve 20 yaş altı grubu vatandaşlar aylardır günde üç saat sokağa çıkabiliyorlardı. Onlarda bu durumdan çok rahatsız oldular. 'Fatura hep bize mi kesiliyor' diyerek haklı olarak tepki gösteriyorlardı. İlgili düzenleme ile artık aylardır süren 'ev hapisleri de' artık sona eriyor. Özgürlüklerine kavuşuyorlar!

HAFTA SONU YASAĞI KALKTI

Aylardır uygulanan 'hafta sonu sokak kısıtlaması da' Eskişehir'de kalktı. Artık cumartesi ve pazar günleri herkes serbestçe sokağa çıkabilecek. Bu demek değil ki, hafta sonları eş dost, arkadaşlar, akrabalar buluşup aylardır yapamadığımız görüşmeleri yapalım. Bu tür toplanma kısıtlamaları da devam edecek.

DÜĞÜNLER SERBEST

Nikah ve nikah merasimi şeklindeki düğünler, düşük ve orta riskli illerimizde 100 kişiyi, yüksek ve çok riskli bölgelerde 50 kişiyi geçmemek ve 1 saati aşmamak kaydıyla yapılabilecek.

Aylardır kapalı olan düğün salonu işletmecileri de bu kararı sabırsızlıkla bekliyorlardı.

OKULLAR AÇILIYOR

Düşük ve orta riskli illerde ilaveten ortaokullar ve liseler dahil diğer kademelerde de eğitim-öğretime başlanacak. Eskişehir 'orta riskli iller' arasında yer aldığı için okullardaki tüm sınıflar seyreltilmiş olarak öğrencilerine kapılarını açacak.

* * *

ÇOCUK YAŞADIGINI ÖGRENİR

Eğer Bir çocuk sürekli eleştirilmiş ise Kınama ve ayıplanmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk alay edilip aşağılanmış ise Sıkılıp utanmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk kin ortamın da büyümüş ise Kavga etmeyi öğrenir

Eğer Bir çocuk devamlı utanç duygusuyla eğitilmiş ise Kendini suçlamayı öğrenir

Eğer Bir çocuk hoşgörü ile yetiştirilmişse sabırlı olmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk desteklenip yüreklendirilmiş ise kendine güven duymayı öğrenir

Eğer Bir çocuk övülmüş ve beğenilmiş ise Takdir etmeyi öğrenir

Eğer Bir çocuk hakkına saygı gösterilerek büyütülmüş ise Adil olmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk güven ortamı içinde yetişmiş ise İnançlı olmayı öğrenir

Eğer Bir çocuk kabul ve onay görmüş ise Kendini sevmeyi öğrenir

Eğer Bir çocuk ailesi içinde destek ve arkadaşlık görmüş ise Dünyada mutlu olmayı öğrenir

Kısaca biz ne isek çocuk o olur…

(alıntı)