Türkiye'de birkaç yıldır yasal mevzuatı için çalışılan Dünya'da ise yaklaşık 75 yıldır var olan Varlık Fonu geçen hafta içinde 11 kamu kuruluşunun ve birçok taşınmazın devri ile tekrar gündeme geldi. Kuruluş amaçları ülkelerin yabancı rezervlerini değerlendirerek uzun vadede ülke ekonomisine katkı sağlayacak sermaye akışını gerçekleştirecek olan fona gelen eleştiriler özellikle iktidar taraftarı olan kişilerce en ufak bir şekilde kabul edilmediği gibi işi neredeyse vatan hainliği ile suçlanma noktasına getirenler oldu. Özellikle sosyal medyada Türkiye'nin başta gelen ekonomistlerinden olan Mahfi Eğilmez'in yaklaşık 1 yıl önce tamamen bilgilendirme niyeti ile kaleme aldığı yazıdaki eleştirilerine bile tahammül edilememesi toplum olarak içinde bulunduğumuz psikolojik durumu da yansıtıyor. Mahfi eğilmez özellikle çekincelerini 7 madde üzerinde yoğunlaştırmış durumda özetleyerek paylaşayım;
'(1) Türkiye'nin petrol, doğalgaz gibi bir emtiayı ihraç ederek elde ettiği gelirleriyle yaratabildiği bir bütçe fazlası olmadığı gibi cari fazlası veya fazla veren bir kamu emeklilik sistemi de yoktur. Tam tersine Türkiye, son dönemlerde azaltmış olsa da bütçe açığı ve cari açık veren, kamu emeklilik sisteminin açığını da bütçeden karşılayan bir sisteme sahiptir. Gelir fazlası olan tek kamu fonu İşsizlik Sigortası'dır. O da bu amaç için kullanılamayacak bir fondur. Özetle Türkiye'nin bir varlık fonu kurmak için gerekli emtiası da gelir fazlası da yoktur.
(2) Fon'un gelirleri sıralanmış olduğu halde giderlerinin hangi alanlara yöneleceği konusunda yasada hiçbir açıklama bulunmamaktadır.
(3) Varlık Fonu için yeni bir gelir tanımlanmamakta, sadece bütçeye gidecek gelirlerin bir bölümü bu Fon'a aktarılmış olmaktadır.
(4) Bankaların finans sektöründeki egemenliğinin azaltılması, İslami finans uygulamasının artırılması gibi bir Varlık Fonu'ndan beklenmeyen bir takım amaçların bu çerçeveye yüklenmesi zaten sıkıntılı olan düzenlemeyi iyice sıkıntıya sokmuş görünmektedir.
(5) 1996 – 97 yıllarında Erbakan'ın koalisyon hükümeti sırasında bir uygulama popülerlik kazanmıştı: Kamu Kaynak Havuzu. Bütçe dışındaki kamu kesimine ait kaynaklar bu havuzda toplanmaya ve buradan harcanmaya çalışılıyordu. Bu havuza her gün yeni bir kaynak aktarılıyor, bir süre sonra bu aktarımların başka bir alandaki dengeyi bozduğu görülünce yeni kaynak arayışları gündeme geliyordu. Türkiye Varlık Fonu'nun kaynaklarına bakınca aklıma Erbakan'ın Kamu Kaynak Havuzu uygulaması geldi.
(6) 1940'ların sonunda ve 1950'lerde Amerikalı ünlü karikatürist ve çizgi romancı Al Capp'ın yarattığı ve Shmoo adını verdiği bowling oyunundaki kukalara benzer hayali bir hayvan vardı. Müthiş sevimli bir tipti Shmoo. Siz ne hayal ederseniz o oluyordu. Örneğin tavuk olarak yemek isteseniz tavuk, et olarak yemek isteseniz et oluyordu. Kendi kendine çoğalabiliyordu. Türkiye Varlık Fonu'ndan beklentileri okuyunca da aklıma Shmoo geldi.
(7) Başka ülkeleri bilemem ama Türk tarihi bu tür mali buluşlarla doludur. III. Selim'in padişahlığı sırasında 1793 yılında İrad‑ı Cedid Hazinesi kurulmuş ve böylece Osmanlı İmparatorluğu'nda tek ve merkezi hazine düşüncesinden ilk sapma ortaya çıkmıştır. Bunu Tersane Hazinesi ve Zahire Hazinesi izlemiştir. Sonraki dönemlerde Hazine sayısı artmaya devam etmiştir. Mukataat Hazinesi, Mansure Hazinesi, Redif Hazinesi, Darphane Hazinesi ve Maliye Hazinesi bunların en önemlileridir. Hazinelerin çoğalması Osmanlı mali sistemini rahatlatmamış, tam tersine mali disiplini alt üst etmiştir. Hazine sayısının artmasının Osmanlı İmparatorluğu'nun çöküşünde özel bir yeri vardır. 1839 yılında tek ve merkezi Hazine sistemine geri dönülmüştür.'
Detaylı bir yazının sadece eleştiri bölümü bu. İçinde hiçbir aşağılama hiçbir kötüleme yok. Sadece ülkemizin geleceğine yönelik kaygılar mevcut ama bu kadar açık bir durumu bile görmeyip hakarete varan ifadelere ne gerek var. Herkes iktidarı alkışlamak zorunda mı? Herkes desteklemek zorunda mı? Düşüncelerini ifade edenler suçlanmak zorunda mı? Varlığımız ülkemize elbette feda olsun ama bırakın iş bilmeyen yönetimlere de birkaç sözümüz olsun. Sadece bir fon olan Türkiye Varlık Fonu'na da ülkemiz de insanımız da feda olmasın!