Hayvan hakları konusu insan hakları kavramının neresinde kalıyor ya da bir önem arz ediyor mu tam emin olmasam da Avrupa hemen hemen her şeyde olduğu gibi bu konuda da örnek teşkil ediyor. Ülkemizde tahmin edilemeyecek işkencelere maruz kalan hayvanlar Avrupa'da nasıl muamele görüyor ve korunuyor?

Birleşik Krallık'ta, sokak hayvanlarıyla mücadeleye ilişkin 1878'de yürürlüğe konulan kanunla kayıt altına alma işlemi zorunlu tutulmuş, ancak uygulamada etkinliğin sağlanamaması nedeniyle bu zorunluluk 1988 yılında ortadan kaldırılmış. Son yıllarda benimsenen politikalar sayesinde sokak hayvanları sorunuyla mücadele kapsamında oldukça önemli ilerlemeler kaydedilmiştir. 2005 yılında çıkarılan kanunla, sokak hayvanlarının toplanması, yerel otoritelerin sorumluluğuna verilmiş. Toplanan hayvanlar 7 gün boyunca yerel otoriteler tarafından barınaklarda tutulmakta olup, bu süre sonunda sahiplendirilemeyen hayvanlar hayvan refahı kuruluşlarına gönderilmekte ya da bu hayvanlara ötenazi uygulanmakta. Sokak hayvanlarının sayısını kontrol altına almak için kısırlaştırma yöntemine başvurulmakta.

Kırsal alanlarda sokak hayvanlarının sayılarında kontrolsüz bir şekilde artış görülen Fransa'da, tanımlama ve kayıt altına alma işlemlerinin gerçekleştirilmesi bir zorunluluk olmasına rağmen, uygulamada ciddi sorunlarla karşılaşılmakta. Kaybolan veya terk edilen sokak hayvanları sadece geçici bir süre için barınaklarda tutulmakta. Bu süre zarfında sahibi bulunamayan ya da yeniden sahiplendirilemeyen hayvanlara, veteriner hekimler gözetiminde ötenazi uygulanabilmekte. Bu durum, hayvanların sağlıklı ve genç olup olmadığına bakılmaksızın itlaf edilmesi sonucunu doğurması nedeniyle hayvanseverler tarafından sıkça eleştirilmekte.

İtalya'nın 1991 yılına kadar sokak hayvanları sorununu çözmek için kullandığı yöntem, hayvanların yakalanması ve akabinde öldürülmesi olmuş. 1991 yılında yürürlüğe konulan yasa ile beraber bu politikaya son verilmiş olup, hayvanların bakımı ve popülasyon kontrolü devletin yükümlülükleri arasında yer almış. Sokak hayvanlarının sayısını kontrol altına almak için cerrahi kısırlaştırma yaygın olarak kullanılmakta. Ancak, barınakların fiziki şartları ve denetimlerinin yetersizliği, özellikle ülkenin güney bölümünde önemli bir sorun olmaya devam etmekte.

Polonya'nın hayvanların korunmasına ilişkin mevzuatında, insancıl olmayan ve meşru gerekçelere dayandırılmayan her türlü öldürme yasaklanmakta. Bu kapsamda, hayvanların yasal olarak öldürülebilmesi ise ekonomik gereklilik, hijyen koşulları, bilimsel deneyler gibi nedenlerin ortaya çıkmasıyla sınırlı tutulmuş. Hayvan barınaklarında ölümle sonuçlanan vakalara sık rastlanmamakla birlikte, barınakların sayısı hayvan popülasyonu için yetersiz kalmakta.

Portekiz'de yürürlükte olan ulusal mevzuatta, 125 No'lu Ev Hayvanlarının Korunmasına Dair Avrupa Sözleşmesinde de yer aldığı üzere hayvanların gereksiz acı çekmelerini engelleyen hükümler bulunmakta. Ancak, cezai müeyyidelere yönelik herhangi bir hükmün yer almaması mevzuatın uygulamadaki yaptırım gücünü zayıflatan bir unsur olarak değerlendirilmekte.