Haziran'ın sonu geldi.

Bir gün sonra temmuz ayına gireceğiz.

Ama hala durup durup yağmur yağıyor.

Havanın ne zaman kararacağı, Yağmurun ne zaman bastıracağı belli olmuyor.

Yaz yağmurları devam mı edecek böyle?

Bir ara dolu da yağdı.

Dolu değil de sanki gökyüzündeki büyük bir buz kütlesinden kopan buz parçalarıydı üzerimize düşen.

Hatta uyarılar da geliyordu:

'Arabalarınızı kapalı yere alın, şiddetli dolu yağışı araçlarınıza zarar verebilir!'

Sultan da bana söyledi, böyle diyorlar, diye.

'Bizim araba eski, bir şey olmaz!' dedim.

Şaşırdı, anlam veremedi söylediğime.

***

Şimdi de birkaç gündür yakıcı bir sıcak.

Öğeden sonra balkona gölge geliyor neyse ki.

Balkonda oturmuş kitap okuyordum, saat iki üç sıraları yine bulutlar bir araya gelmeye başladı.

Karnabahara benzeyen, gökyüzüne doğru boğum boğum kabararak yükselen beyaz bulutlar….

Gök gürültüsü, şimşek, dolu…

Hepsi bu bulutların işi!

Şu bizim meşhur batı rüzgarı da esmeye başladı soğuk soğuk.

Evin batısındaki, aralarından geçip geldiği yabani otların uğultusu da eşlikçisi…

Otların uğultusu insanı ürpertiyor.

Açıkça tehdit bu!

E tabii!

Kış kışlığını, puşt puştluğunu, yaz yağmuru da yaz yağmurluğunu yapacak!

Birden…

Sinsice bastıracak.

***

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın da 'Yaz Yağmuru' adlı bir hikayesi var.

Hoş bir hikaye!

Biraz şaşırtıcı tabii…

İnsan bir garip oluyor hikayeyi okuyunca.

Hayatta…

Olur mu böyle şeyler?

Olsa hani!

Evinin bahçesinde; yaz yağmuruna yakalanmış, yağmurda kedi gibi ıslanmış, genç ve güzel bir kadın!

Ev halkı da şehir dışında…

Yani?

Yani evde yalnızsın.

Eve davet ediyorsun yaz yağmuruna yakalanmış genç kadını.

Kadın tereddütsüz giriyor içeri.

Şimdi tam hatırlayamıyorum hikayeyi, uzun zaman önce okumuştum, sanırım duş falan da alıyordu kadın evde.

Sonra da adamın…

Yani Sabri'nin karısının kıyafetlerini giyiyordu, kendi elbiseleri ıslak olduğu için.

Rakı falan da içiyorlardı.

Böylece aralarında bir arkadaşlık ve sonrasında da aşk başlıyordu.

Dedim ya hoş bir hikaye işte!

***

Bulutlar dağıldı.

Batı rüzgarı da sakinleşti.

Yaz yağmuru falan yok yani!

Zaten, Tanpınar'ın anlattığı da hayalden ibaret!

Kolay kolay gelmez insanın başına böyle şeyler.