HAZIRLAYAN: AYTAÇ ERSOY

----------------------------------------
ATİLA GEZMEN
Sevdam Şeker Stadı'nda başladı

19 Haziran 1965 tarihinde kurulan Eskişehirspor'la ilk tanışmamız 22 Ağustos 1965 Pazar günüydü. Biz o zamanlar rahmetli babamın görevi icabı Eskişehir'in Mihalıççık ilçesindeydik. Burada anneannem ve akrabalarımız da vardı. Hafta sonraları Eskişehir'e geliyorduk. O tarihte yine Eskişehir'deydik. Şeker Stadı'nda Eskişehirspor'un Galatasaray ile özel maçı vardı. Arkadaşlarla koşup gittik. Stat tıklım tıklım doluydu. Zar zor yedek kulübesinin yanına kadar gidip oturduk. Galatasaray Metin Oktay'lı, Turgay Şeren'li efsane kadrosu ile sahadaydı. Turgay Şeren sanırım sakatlanıp çıkmıştı, yerine başka kaleci geçti. Kulübenin hemen dışında bizim yanımızda seyirci ile iç içe oturuyordu. Kendisini gazetelerde görüyorduk. O gün yakından görme fırsatım oldu. Maç esnasında güzel kurtarışlar yapan kalecimizin adını yandakilere sordu. Hakkı dediler. 'Bayağı iyi kaleciymiş' dedi. Maç 3-2 Galatasaray'ın galibiyeti ile sona erdi. Hatta golümüzün birisini hakem saymadı. Yoksa 3-3 bitecekti. İki golümüzü de Fethi Heper atmıştı. O zamanlar Es Es taraftarı değildim. Meraklı bir futbol severdim. Sokaklarda kendi aramızda maçlar yapar GS, FB, BJK diye ayrılırdık. Tabiki o zamanlar Eskişehirspor yoktu. Daha sonra tekrar şehire geldiğimizde bir büyüğüm Es Es-Beşiktaş maçına götürmüştü. O zamanlarda Beşiktaş'ta Sanlı, Birol, Küçük Ahmet gibi futbolcular vardı. Kötü bir sonuçla 6-0 yenilmiştik. Hatta K. Ahmet'di (Kambur Ahmet ) sanırım 7'nci golü atmamak için topu kale yerine auta attı… O zamanda ilk kez Amigo Orhan'ı da görmüştüm. Daha sonra sevmeye başladım Eskişehirspor'u. Şehir dışında olduğumuzdan fazla takip edemiyordum. 1967 Eylül ayında Eskişehir'e yerleşince daha çok ilgilenmeye başladım Eskişehirspor'la. O günlerde başlayan Es Es sevdam bugünlerde de aralıksız sürüyor.

---------------------------------------
KÜRŞAT EROKUTAN
Tam da kaçırdım derken…

2016-17 sezonuydu. Yani Antalya'da Göztepe'ye penaltılarla yenilerek şampiyonluğu kaçırdığımız sezon. Sezon başı her sene olduğu gibi Adalar'da Es Es'in kuruluş kutlamaları yapıldı. O gün acil işim çıkmıştı. Futbolcuları görememenin, kutlamalara katılamamanın üzüntüsü ile alandan ayrıldım. Eve doğru giderken şans eseri Eskişehirspor'daki tüm oyuncuların içinde olduğu belediye botunu gördüm. İçeri girerek tüm futbolcularla fotoğraf çekinmiştim. Belki de o alandan ayrılmasam bu anıyı yaşayamayacaktım. Güzel bir anı oldu benim için.

-------------------------------------
EŞREF ÖZER
Evi sattı sandım, meğer…

Antalyaspor ile deplasmanda oynayacağımız maç 14 Şubat Sevgililer Günü'ne denk geliyordu. Emre Angı ve ekibi eski kapalıda o meşhur Sevgililer Günü pankartını hazırlıyor. Ziyaret ettim. Abi 4-5 çift terlik lazım dediler. Hanımı aradım, 'Çocuklara terlik alalım' dedim. 'Sen eve gel sonra beraber alırız' dedi. Eve gittim. Bir yıldır satmaya çalıştığımız eve emlakçı Gökhan müşteri getirmiş. Ben 'Fazla oyalanmayın Es Es için pankart hazırlıyoruz. Acele geri gitmem lazım' dedim. Emlakçı ve müşteri, 'Es Es taraftarı böyle zaten, neyse başka zaman gelelim' diyerek ayrıldı. Emlakçı Gökhan Antalya maçı ne olur dedi? O dönem Rıza Çalımbay'ın çalıştırdığı Eskişehirspor'umuz deplasmanda hiç kazanamamış, ev sahibi Antalyaspor ise evinde hiç kaybetmemişti. Buna rağmen Gökhan'a, 'Kesin yeneriz' dedim. O da gidip yüklü bahis oynamış. Deplasmanda Antalya'yı yendik. Ertesi gün beni aradı lüks bir lokantaya davet etti. Ben ev satıldı sandım meğer Es Es'in galibiyetiyle çok iyi para kazanmış. Sonra her hafta Es Es maç sonucunu sordu. Hep galip geliriz dedim. Zannederim tüm kazandığı paralar bitti ki şimdi skor muhabbeti yapmıyor.
Editör: TE Bilisim