Bu durumun nedeninin vücudun biyolojik saati olarak bilinen sirkadiyen ritim olduğunu belirten Dr. Alagiç, gece saatlerinde kalp sağlığına daha fazla dikkat edilmesi gerektiğini vurguladı.
Biyolojik Saatin Bozulması Kalbi Zorluyor
Sirkadiyen ritmin bozulmasının kalp damar sistemi üzerinde çok yönlü olumsuz etkilere yol açabileceğini kaydeden Dr. Alagiç, özellikle gece vardiyasında çalışanlar ve sık sık jet lag yaşayan kişilerde riskin arttığını söyledi. Uykusuzluk, düzensiz beslenme ve artan stres hormonlarının kalp sağlığını olumsuz etkilediğini belirtti.
“Tütün kullanımı, hareketsiz yaşam, yüksek kolesterol ve obezite gibi risk faktörlerinden uzak durarak kalp sağlığımızı korumalıyız” diyen Dr. Alagiç, sağlıklı yaşam alışkanlıklarının önemine dikkat çekti.
Erken Müdahale Hayat Kurtarıyor
Kalp krizinde zamanlamanın hayati önem taşıdığını belirten Dr. Alagiç, “Sadece hayatta kalmak için değil, kriz sonrasında kalp yetmezliği yaşamamak için de hızlı müdahale çok önemlidir” dedi.
Gece saatlerinde göğüste sıkışma, baskı, yanma, ağrının kola veya çeneye yayılması, nefes darlığı, soğuk terleme, çarpıntı ve bayılma gibi belirtiler görüldüğünde vakit kaybetmeden ambulans çağrılması gerektiğini söyledi. Ayrıca tek başına yaşayan kişilerin, ambulansın hızlı müdahalesi için kapıyı açık bırakmalarının önemine değindi.
Uyku Apnesi Büyük Tehdit
Gece meydana gelen kalp krizlerinin bir diğer önemli nedeninin uyku apnesi olduğunu söyleyen Dr. Alagiç, bu hastalığın mutlaka tanı alıp tedavi edilmesi gerektiğini vurguladı.
Gece Kalp Sağlığı İçin Öneriler
Dr. Alagiç, kalp sağlığını korumak için şu önerilerde bulundu:
Her gün aynı saatte uyuyup uyanmaya özen gösterilmeli.
Yatmadan önce ağır yemek, alkol ve kafein tüketiminden uzak durulmalı.
Uyku saatine yakın bedensel aktivitelerden kaçınılmalı.
Stres yönetimi için nefes egzersizi ve meditasyon yapılmalı.
Gece hipertansiyonu olan kişiler ilaç dozlarına dikkat etmeli.
Uyku apnesi şüphesi olan hastalar uyku testine başvurmalı.
