2018 yılın Temmuz ayının başında AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, partisinin 11 il başkanlığına atama yaptı.Erdoğan'ın atama yaptığı iller arasında Eskişehir de vardı.
Zihni Çalışkan il başkanı olarak atandı. Sonrasında da yapılan kongrede bu kez seçilerek görevine devam ediyor. AK Parti Eskişehir teşkilatının kurulduğu tarihten beri içerisinde olan Büyükşehir, Odunpazarı ve Tepebaşı Belediye Meclis üyelikleri, 2006 yılında İl Yerel Yönetimler başkanlığı da yapan Çalışkan, teşkilat birikimi ve tecrübesine sahip il başkanı.
* * *
İktidar partisinin il başkanlığını yapmak kolay değil. Kimileri iş, aş ister. Kimileri de şeflik, müdürlük için kapını aşındırır.
Talep edenlerin işini yaparsan iyisindir, yapmazsan senden kötüsü yoktur. Zaten işi görüldükten sonra da dönüp yüzüne bakmazlar.
Zaman zaman yazılarımda bende kendisini eleştirdim.
Bir gün olsun 'abi haksız yere eleştirmişsin' demedi.
Eleştirilere açık, çok ağır ve haksız eleştiri olmadığı sürece hoşgörü ile karşılar.
Zaman zaman birileri gerek sosyal medya da gerekse 'Odunpazarı veya Tepebaşı İlçe Başkanlarıyla araları açık. Onları görevden aldırmak için uğraşıyor' diye kulaktan dolma bilgileri birileriyle paylaşsa da o bunlara aldırış etmeden kendisine verilen il başkanlığı görevini layıkıyla yapmaya çalışıyor.
* * *
Yine işlerine gelmeyenler veya şartları uymadığından talepleri gerçekleşmeyenler, 'Zihni Çalışkan il başkanlığı görevinden alınacak' diye asılsız dedikodular yaptılar.
Hatta zaman zamanda AK Parti Milletvekilleri Nabi Avcı, Emine Nur Günay ve Harun Karacan ile aralarının açık olduğu yazıldı. Milletvekillerinin hiçbirisi bunu doğrulamadı.
Başarılıysan, teşkilat içerisinde seviliyorsan, genel merkez başarılı buluyorsa, birileri kıskançlığından dolayı ayağından tutarak aşağıya çekmeye çalışır.
AK Parti'de hastalık bu.
Geçmişte de il ve ilçe başkanlarına aynı oyunları oynayanlar oldu.
Çalışkan, bu dedikodulara fazla kulak asmayarak AK Parti Genel Başkanı ve Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile genel merkez yöneticilerinin kendisine laik gördükleri il başkanlığı görevini başarıyla yapmaya çalışıyor.
* * *
Genel seçimler yaklaşıyor.
AK Parti Eskişehir Milletvekillerinin yeniden aday gösterilip gösterilmeyeceklerini bilemem.
'Zihni Çalışkan milletvekili veya belediye başkanı adayı olmak istiyor' diye kulaktan kulağa fısıldayanlar var.
Böyle bir düşüncesinin olup olmadığı sorulduğunda, 'İl başkanı ol dediler oldum. Yarın ne olacağını bilemem. Bizde görev istenmez verilir. Genel Başkanımız ve partimizin genel merkez yöneticileri hangi görevlere laik görürlerse saygı duyarım. Benim milletvekili veya belediye başkanlığı gibi bir talebim olmadı. Şu anda il başkanıyım. Önümüzde cumhurbaşkanlığı ve milletvekili seçimleri var. İl Başkanı ve yönetim kurulu üyeleri ve ilçe teşkilatlarımızın başkan ile yönetimlerindeki arkadaşlarla 2023 seçimlerinde Eskişehir'de en iyi sonucu almak için gece gündüz demeden çalışıyoruz. Hedefimiz genelde de yerelde de Eskişehir'de birinci parti olmak' diye cevap veriyor.
Doğrusu da bu…
* * *
Giyimiyle, hitabıyla, bilgisi ve tecrübesi ile milletvekilliğini de belediye başkanlığını da hak ediyor.
İl Başkanı, teşkilatın başı. Zihni Çalışkan'da bir orkestra şefi gibi de partisinin il ve ilçe teşkilatlarını başarılı bir şekilde yönetiyor, yönlendiriyor. Zaman zaman Odunpazarı ve Tepebaşı İlçe Teşkilatlarının mahallerde düzenledikleri etkinliklere katılarak destek veriyor.
Bence AK Parti'de en başarılı iki il başkanından birisi Zihni Çalışkan.
Milletvekilliğine de belediye başkanlığına da yakışır.
* * *
OKULLARA MADDİ DESTEK
Son yıllarda okul idarecilerinin isteği üzerine Okul Aile Birlikleri tarafından öğrenci kayıtlarında velilerden yüksek miktarda 'bağış' adı altında kayıt parası istenmesi gündeme geldi.
İstenen paralar iddialara göre az uz değil, beş yüz-bin lira, hatta daha üzerindeki rakamlar idi.
İlkokullarda öğretmen seçimi yapılırken, her öğretmen için bir bedel belirlenmişti. A öğretmenin sınıfına kayıt olursan şu, B öğretmeni istersen şu rakam diye.
Bu yıllarca sürdü. Öğretmen seçen veli de istenilen rakamları Okul Aile Birliklerine bağış yapmak zorunda kaldı.
Bu uygulamanın kaldırılmasını özellikle Eğitim-Sendikalarının başkanları sık sık gündeme getirdiler.
Uygulama evet yanlıştı. Okul içerisinde 'başarılı-başarısız' diye öğretmenler arasında ayrımcılık yapıldı. Buna okul idarecileri de okula bağış yoluyla para geleceğinden göz yumdular.
Neden göz yumdular?
Aslında onlarda bu uygulamadan rahatsızlardı.
Ancak Milli Eğitim Müdürleri okulların ihtiyaçlarını karşılamakta zorlanıyorlardı.
Milli Eğitim Müdürlüğü tarafından okullara yardımcı hizmet görevlisi karşılamakta zorlanıyor, koca okula bir personel görevlendiriyordu.
Okullarda şirketlerden temizlik personeli alarak toplanan bağış paraları ile maaşını ödüyordu.
Çünkü Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yeterli ödenek gelmiyordu.
Onlarda okulların idarecilerinin gelen şikayetlere rağmen bağış adı altında para toplamalarına istemeyerek de olsa göz yummak zorunda kalıyorlardı.
Valimiz Erol Ayyıldız'ın talimatı üzerine İl Milli Eğitim Müdürü Pervin Töre, okul idarecilerine genelge göndererek, öğretmen seçimi olmayacağını, öğrencilerin sınıfların kura çekimi belirleneceği yazısını gönderince uygulama sona erdi.
* * *
3 yıl üst üste bir okulda Aile Birliği Başkanlığı yaptım.
Okul idarecilerinin neler yaşadıklarına şahit oldum.
Gazeteci olmam nedeniyle kendi çevremi kullanarak okulun birçok ihtiyaçlarını rica minnet karşıladım.
Hatta Allah gani gani rahmet eylesin.
Eskişehir Milletvekilliği ve Maliye Bakanlığı döneminde talebim üzerine bakanlığı bünyesindeki bir kuruma 7 bilgisayar ve 5 projeksiyon aldırarak okula hibe etmesini sağlamıştı.
* * *
Geçtiğimiz günlerde AK Parti Eskişehir Milletvekili Prof.Dr. Nabi Avcı yaptığı yazılı açıklamada, artık okullara Milli Eğitim Bakanlığı tarafından bütçe oluşturulduğunu, okullar ihtiyaçlarını bu bütçeden karşılayacaklarını belirtmişti.
Nabi Avcı'nın açıklamasının özeti şöyle:
'Eğitimde imkan farklılıklarını azaltmak, fırsat eşitliğini sağlamak ve okullarımızı yeni öğretim yılına en iyi şekilde hazır hale getirmek amacıyla bu yıl Millî Eğitim Bakanlığımız tarafından Türkiye genelinde okullarımıza 3,1 milyar TL bütçe ayrılmıştır. Millî Eğitim Bakanlığımız tarafından 2022-2023 Eğitim Öğretim yılı kapsamında Temel Eğitim Genel Müdürlüğüne bağlı okulların (anaokulu, ilkokul ve ortaokullar) ihtiyaç ve taleplerini yerinde ve zamanında karşılamak için okul bazlı bütçe uygulama sistemine geçilmiştir. Bu kapsamda, Eskişehir ilimizdeki 261 okula 'Tamirat / Tadilat, Donatım, Kırtasiye, Temizlik Malzemesi, Güvenlik Kameraları ve Ses Sistemleri, Makine Teçhizat Alımı ve Bakım Onarımı, Çöp Konteyneri vb' ihtiyaçlarında kullanılmak üzere 14 Milyon 925 bin 662 TL ödenek gönderilmiştir. Okul müdürlükleri kuracakları komisyonlarla ilgili kurum ve kuruluşlardan teklifler alarak okulların ihtiyaçlarını karşılayacaklardır.'
* * *
Doğru olanı da buydu.
Artık okul idarecileri veya Okul Aile Birliği Başkanı, yönetim kurulu üyeleri kapı kapı dolaşıp iş adamlarından, hayırseverlerden yardım istemek zorunda kalmayacaklar.
* * *
DERS VEREN HİKÂYE:
İYİ KALPLİ MAVİ KUŞ
Suyu çok seven, günün büyük zamanını suda serinleyerek, oyunlar oynayarak geçiren sevimli su aygırı, bir gün oyun oynarken ayağını incitmiş. Doktor ona dinlenmesini ve uzun süre evden çıkmamasını söylemiş. Bütün arkadaşları nehrin etrafından hiç ayrılmadıkları için, evde ona yardımsever mavi kuş bakıyormuş. Yemeğini yediriyor, ihtiyaçlarını gideriyormuş yardımcı oluyormuş. Fakat su aygırı çok mutsuz olmuş. Ayağı ağrıdığı için yataktan çıkamıyor, arkadaşlarıyla beraber zaman geçiremiyor, suda eğlenemiyormuş.
Mavi kuşa dertlenmiş
– Günlerdir bana bakıyor, yardımcı oluyorsun. Sana çok teşekkür ederim. Ancak benim nehre inmem, suya girmem lazım. Artık dayanamıyorum.
Mavi kuş arkadaşını uyarmış;
– Ayağın bu şekilde iken iyileşmeden çıkamazsın.
Su aygırı üzüntüsünden hiç bir şey yiyemez, tek laf etmez olmuş.
Mavi kuş, arkadaşının üzülmesine dayanamamış.
– Madem sen suya gidemiyorsun, bizde suyu sana getiririz.
Su aygırı da şaşkınlıkla
– İyi de bu nasıl olacak?
Mavi kuş kendinden emin bir şekilde
– Sen onu bana bırak.
Mavi kuş ormana doğru hemen kanat çırpmış ve biraz sonra yanında fillerle geri dönmüş. Su aygırına seslenmiş
– Haydi, bahçeye çıksana arkadaşım, sana bir sürprizimiz var.
Su aygırı bahçeye çıkar çıkmaz, filler hortumlarındaki suyla su aygırını bir güzel ıslatıp serinletmişler. Çok geçmeden de iyileşen ve suya kavuşan su aygırı, mavi kuşun bu iyiliğini hiç unutmamış.
Bu zor zamanlarda arkadaşlarınıza yardım etmeyi ve onları mutlu etmeyi de unutmayın. Merak etmeyin sıkıntılar elbet geçecek, arkadaşlık, yardımseverlik hatırlanacaktır.
* * *
FIKRA:
kim mal
Polis yurt dışına kaçak insan taşıyan kamyon şoförüne sorar:
- 'Ne var kamyonda?'.
Şoför:
- 'Mal var' der.
Bunun üzerine kaçaklardan birisi kafasını çıkarır ve:
'Kime mal diyorsun sen?' der.
Polis:
- Hani mal vardı?
Şoför: Ee mal olmasa kafasını çıkarır mı?'.
* * *