Benzer bir dönemi,

2013'de Türk Dünyası Kültür Başkenti sürecinde yaşamıştık…

Orada da,

Bir tür logo tartışmasına tanık olduk…

Orada da,

Logo birilerine ya da bir yerlere sipariş olarak verilmiş, pat diye de getirilip önümüze koyulmuştu…

O zaman da,

Beğenip beğenmemeyi değil, düzenleyenlerin tüm şehri ortağı ve paydaşı yapmaları gereken bir sürecin daha ilk aşamasında ortaya koydukları tavrı tartışmıştık…

O zaman da,

Karar vericiler, kendi şirketleri ya da kendi firmalarına değil, bütün bir şehri ilgilendiren süreç için, kimseye ya da hiçbir kuruma danışmadan kendi başlarına belirlemişlerdi logoyu…

Aynen,

Eskişehirspor'un 50. yıl kutlamaları konusunda olduğu gibi…

***

Eskişehirspor kulüp yönetiminin iyi niyetinden ve iyi şeyler yapmaya çalıştığından kuşku duymuyoruz elbette…

Başkan da, yönetim kurulu üyeleri de, Eskişehirspor'un başarısı ve iyiliği için emek ve zaman harcıyorlar…

Bizim itirazımız;

Neredeyse bir yıldır her yerde çağrısı ve ilanı yapılan '50 Yıl Kutlamaları'nın başlangıcının, ki, bu başlangıç da logonun tanıtımıyla yapıldı, yarattığı hayal kırıklığı…

Logoyu kimin ya da hangi firmanın yaptığı, sorulmasına karşın açıklanmadı…

Konfeti yağmuru altında tanıtımı yapılırken, belki kalabalığın içinden, kendini belli etmeden izliyordu, ama; gururla eserinin önünde poz verme zahmetine katlanmıyordu nedense…

Çünkü,

Estetik yönüyle göze hoş görünen,

Hele ki, özgün olarak yakalandığı zannedilen 'sonsuzluk' imgesiyle 50. yılın birleştirilmesi; neredeyse bir yaratıcılık zaferi olarak görünüyordu…

Oysa öyle değildi…

Kesinlikle özgün değildi…

Alıntıydı…

Ya da çok çok benzerlerinden esinlenerek düzenlenmişti…

Dün Sonhaber Gazetesi'nin manşetinde bu konuya değinmeye çalıştık; manşetimiz 'Moda logo' şeklindeydi…

***

Bir çok kişi için, logo çok da önemli olmayabilir…

Ancak,

Eskişehirspor yönetimi, 5 yıldızlı bir otelde, hiçbir masraftan çekinmeden, emek ve zaman harcanarak gerçekleştirilen toplantıyla tanıtımını yapıyorsa eğer, logoyu herkesten fazla önemsediklerinin göstergesi değil midir bu?

Keşke öylesine güzel bir organizasyon yapmak için harcadıkları emeği ve zamanı, logonun belirlenme süreci için de gösterseydiler…

Ancak tanıtımına büyük önem verdikleri belli olan logonun belirlenmesi aşamasını herkesten ve her kesimden gizlediler…

Hatta ve hatta logoyu kimin ya da hangi firmanın yaptığını bile…

***

Hemen ertesi günü akşamı, taraftarlardan gelen tepki üzerine, logoyu Es-Es amblemiyle birlikte kullanacaklarını açıkladılar…

Oysa,

Logo dediğiniz şeyle öyle kafanıza göre oynayamaz, üzerinde her istediğiniz şeyi yapamazsınız…

Çünkü sanatsal bir eserdir, yaratıcısının iznine bağlıdır her şey…

Bütün bu izinleri de satın aldıysanız eğer, eh ona da yüklüce bir ödeme yaptınız demektir…

Yok, yüklüce bir ödeme de yapmadıysanız, gelişigüzel bir çalışmanın ürünü demektir ki, bu da ne Eskişehirspor'a ne de yaratmaya çalışılan şaşaaya uyar…

***

Velhasıl kelam…

Logo, Eskişehirspor'u ve Eskişehirspor'un 50. yılını simgeleyecek, kimsenin babasından kalan kendi şirketini değil…

Öyleyse,

Duyurusu yapılacak bir yarışma veya katılım sonrasında ortaya çıkan çalışmalar içinden,

Herkesle ve her kesimle olmasa bile, içinde uzmanların da bulunduğu bir jüri tarafından belirlenmeliydi…

Belki de, ilk üç belirlenip, gerisi taraftara sorulmalıydı…

Sonunda da, kimsenin lagaluga edemeyeceği bir süreç sonunda belirlenmeliydi…