Eskişehir Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, son günlerde gündemi meşgul eden Sayıştay’ın akaryakıt istasyonu ihalesi ile ilgili eleştirilerine cevap vererek, belediyenin şeffaflık anlayışının altını bir kez daha çizdi.
Sayıştay’ın denetimleri, kamu yönetiminin işleyişinde önemli bir yer tutsa da eleştirilerin nasıl yapıldığı ve bunların nasıl algılandığı, çoğu zaman tartışma konusu oluyor. Başkan Kurt’un açıklamaları, bu tartışmanın merkezinde yer alan bir dizi önemli noktayı işaret ediyor.
Kurt, eleştirilerin yalnızca tespit niteliğinde olduğunu ve yapılan ihalenin teknik olarak eksiksiz olduğunu belirtti. Hakkında dolaşan iptal konuşmalarına ise net bir dille cevap vererek, "İptal gibi bir durum söz konusu değil" dedi. Bu yaklaşım, yönetim anlayışında sağlam bir duruş sergileyen başkanın, yerel yönetim hizmetlerinin özüne dair bir güvence sunmasını sağlıyor.
Ancak Sayıştay’ın eleştirileri, sadece bu ihale ile sınırlı kalmıyor. Kurt, geçmişte düzenledikleri bir konserin detaylarına kadar denetçilerin takibinin dikkat çekici olduğunu ifade etti. Özellikle, sanatçının sahnede kalma süresinin sorgulanması, denetimlerin bazen gereğinden fazla detaylandırıldığını ve bürokratlar üzerinde bir baskı yaratabileceğini gösteriyor. “Memurlarımız imza atmaktan korkar hale geldi” demesi, aslında herkesin dikkat etmesi gereken bir noktaya parmak basıyor; kamu denetimlerinin rehberlik etmesi gerekirken, korku kaynağı haline gelmesi kesinlikle kabul edilemez.
Başkan Kurt’un, ihale verdikleri firmanın Türkiye genelinde 50’den fazla benzin istasyonu bulunan bir şirket olduğu açıklaması, eleştirilerin ne denli yersiz olduğunu gözler önüne seriyor. Eğer böyle bir güvence varsa, daha neyi bekliyor Sayıştay? Bu sorunun cevabını aramak, adaletin ve hakkaniyetin gözetilmesi adına önem taşıyor.
Sonuç olarak, Başkan Kazım Kurt’un açıklamaları, Eskişehir’deki kamu hizmetlerinin daha şeffaf bir şekilde yürütülmesi için gereken kararlılığı sergiliyor. Sayıştay gibi kurumların eleştirileri, elbette önemli ama bu eleştirilerin yapıcı olması şart. Tüm bu süreçler, yerel yönetimlerin halkla olan bağlarını güçlendirecek ve güven duygusunu pekiştirecektir. Eskişehir’in geleceği, şeffaf bir yönetim anlayışında gizli. Şimdi, bu anlayışın daha da güçlenmesini beklemek düşer.
***
SESSİZ CANLARIN SESİ OLDULAR
Eskişehir Şirintepe Mahallesi’nde yaşanan trajik olay, hepimizi derinden etkiledi. 34 plakalı bir araç sürücüsünün, yol kenarında masumca uyuyan bir köpeği ezip kaçması, insanlığımızı sorgulamamıza neden oldu. Neyse ki, bu vicdansızlığın ardından gelen umut ışığı, Tepebaşı Belediyesi Doğal Yaşam Merkezi’nin başlattığı çabalarla doğdu.
Veteriner hekim Önder Kersu’nun sözlerinden öğrendiğimize göre, yaralı köpek uzun süre yemek yemeyi reddediyor, ayağa kalkamıyordu. Merkezdeki veterinerler, hayata dönüş yolunda önemli adımlar atan bu can dostumuz için kıymetli bir çaba sarf ettiler. Damar yoluyla beslenme ve sürekli gözlem altında tutulma sayesinde, bugün yemek yemeye ve hafifçe de olsa ayağa kalkmaya başladı. Sol ön koldaki kırık ve çıkıkla birlikte doku ezilmesi gibi ciddi yaralanmalarla mücadele eden köpeğimiz, hayati tehlikeyi büyük ölçüde atlattı.
Tepebaşı Belediyesi Doğal Yaşam Merkezi, hayvanların yaşam hakkına gösterdiği saygı ve özenle, tüm toplum için bir örnek teşkil ediyor. Böylesi bir hassasiyet ve titizlik, yalnızca hayvan dostlarımız için değil, toplumsal vicdan için de değerli.
Ancak, bu olay burada kapanmamalı. Aracı kullanan sürücünün yaptığı bu acımasızlığın peşinin bırakılmaması gerekmekte. Sorumluların adalete teslim edilmesi, benzer olayların tekrarlanmasının önüne geçmek ve caydırıcı bir önlem oluşturmak adına elzemdir. Vicdan sahibi her bireyin, bu doğrultuda sesini yükseltmesi ve yetkililere çağrıda bulunması yalnızca bu olay özelinde değil, genel olarak toplumsal güvenliğin sağlanması için de önemlidir.
Sonuç olarak, bir köpeğin maruz kaldığı bu insanlık dışı davranış, Tepebaşı Belediyesi’nin gösterdiği çabayla örtülmeye çalışıldı. Bu tür olayların sona erdirilmesi ve hayvanlarımıza yapılan her türlü haksızlığın önüne geçilmesi, hepimizin görevi olmalı. Unutmayalım ki, bir toplumun medeniyeti, en savunmasızlarına gösterdiği merhametle ölçülür.
***
ESKİŞEHİR ETGB: İNOVASYONUN ZİRVESİNE TIRMANDI
Eskişehir Teknoloji Geliştirme Bölgesi (ETGB) için gelen son haber, şehrin teknolojik geleceğine dair umutları daha da yeşertti. Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı tarafından açıklanan 2022 yılı endeks verilerine göre, ETGB’nin Türkiye genelindeki başarı sıralamasında 13 basamak birden yükselerek 25. sıraya yerleşmesi, bölgenin potansiyelinin altını çizen önemli bir gelişme olarak kayıtlara geçti.
2021 yılında 65 teknopark arasında 38. sırada yer alan ETGB, bu yükselişle birlikte neden Eskişehir’in inovasyon merkezi olarak anıldığını bir kez daha kanıtladı. Bu başarı, yalnızca bir sıralama değişikliği olmanın ötesinde, Eskişehir’in teknolojik gelişmelerde Türkiye çapında ciddi bir aktör olma yolunda attığı kararlı adımların bir nişanı niteliğinde.
ATAP A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Metin Saraç, bu başarının ardındaki kolektif gayreti vurgulayarak, ETGB’deki firmaların ve yönetimin katkısının altını çizdi. Bu aslında Eskişehir’in sahip olduğu zengin inovasyon ekosisteminin bir yansıması. Şehrin teknoloji alanındaki bu yükselişi hem firmalar hem de girişimciler için yeni fırsatlar ve imkanların kapısını aralıyor.
Eskişehir Organize Sanayi Bölgesi Başkanı Nadir Küpeli ve yönetiminin bu süreçteki desteği, ETGB’nin başarısında kritik bir rol oynadı. Aynı zamanda, bölgede faaliyet gösteren firmalar ve profesyonel yönetim kadrosu da bu başarı tablosunun yapı taşlarını oluşturdu. Eskişehir, tüm bu katkılar ve sinerjiyle, teknoloji ve inovasyonun başkenti olma yolunda önemli bir yol kat etti.
Bu gelişme, Eskişehir’in yalnızca sanayi ve üretimle değil, aynı zamanda yaratıcılık ve sürdürülebilir inovasyonla da anılmasını sağlıyor. ETGB’nin bu yükselişi, Eskişehir’in gelecekte daha da büyük başarılara imza atacağının göstergesi.
Sonuç olarak, Eskişehir Teknoloji Geliştirme Bölgesi’nin elde ettiği bu derece, bir kentin ortak çaba ve vizyonla neler başarabileceğini gösteren çarpıcı bir örnek. Şehrin inovasyon gücü ve teknoloji odaklı yapısı, çok daha büyük projelerin ve başarıların habercisi olmaya devam edecek. Bu yolculukta katkı sağlayan herkese gönülden teşekkürlerimizi sunarken, şehrimizin daha nice başarılara imza atmasını diliyoruz.