'Kömürlü Termik Santral' belasının güzel Eskişehir'imizin üstüne çöktüğü son beş aydır trajikomik durumlar yaşanıyor…
Geçtiğimiz Cumartesi günü yapılması gereken 'Kömürlü Termik Santral İstemiyoruz mitinginin yasaklanması', bu trajikomik durumlar üstüne adeta tüy dikti…
Ülkemde 'Kral Çıplak !...' diye haykırmanın yasak olduğu şu günlerde, belki ironik taşlamalar işe yarar…
Adım İbrahim ya, Osmanlı'daki adaşlarım 'Pargalı' ya da 'Nevşehirli' gibi, 'bir yerlerden Berat(!) alarak Termik damadı olma…' hayalleri kurarken, dilime 1975'te bestelenmiş bir MFÖ (Mazhar- Fuat- Özkan) şarkısı düştü…
Geliniz, MFÖ'nün 'Her şeyden sen anlarsın/ Her şeyi sen bilirsin…' diye başlayan, nakaratları 'Peki peki anladık…' diye süren ve 'Sen neymişsin be abi…' diye biten
sempatik şarkısının nağmeleri eşliğinde:
  • 'Eyy Termik !' diye başlayarak birlikte biraz ironik gezinti yapalım…
BİLİMİ EN İYİ SEN SAPTIRISIN…
Sen öyle becerikli bir termiksin ki:
  • Termik santrallerin zararları konusunda sağlık, çevre, tarım, hayvancılık, sürdürülebilir enerji gibi bilim dallarında ortaya konulmuş evrensel verileri yok sayarak, işsizlikten kıvranan insanlarımıza Termik tacirliği yaparsın…
  • Termik santralleri sınırlayan/ yasaklayan uluslararası belgeler nedeniyle artık dünya piyasasında ekonomik değeri kalmayan termik santral teknolojisini, 'en gelişmiş teknoloji' masallarıyla ülkeme satarsın…
HUKUKU EN İYİ SEN UYARLARSIN…
Hukuk çuvalına bir türlü sığmayan termik mızrağı için:
  • En doğru(!) ÇED raporlarını sen hazırlatırsın…
  • Toprak Koruma Kurulu yönetmeliğini termiğe en iyi sen uyarlarsın…
  • Gerekirse KHK çıkararak termiği en güçlü hale sen getirirsin…
  • Daha da yetmezse, termikle ilgili anayasal düzenleme(!) yaparak meseleyi kökten çözersin…
BÜROKRSİYİ VE ÜNİVERSİTEYİ EN İYİ SEN YANDAŞLAŞTIRIRSIN…
Sen öyle güçlü bir termiksin ki:
  • Devletimizin anlı şanlı bürokratları, Termik için hazırlanacak ÇED ve Toprak Koruma raporlarına gözü yumuk ve kahramanca(!) imza atarlar…
  • Senin gücün karşısında, Termik Santralin vereceği zararlar konusunda üniversitelerimiz ve uçuş güvenliği uzmanlarımız(!), 'dut yemiş bülbül gibi susarlar…'
Çünkü sen onlara, 'Yandaş olmamanın bedelinin çok ağır olduğu gerçeğini (!)' çok iyi öğrettin…
KİTLELERİ EN İYİ SEN SİNDİRİRSİN…
Senin gibi özel ve güzel bir termiğe karşı çıkacak densizleri(!) sindirmek için çok güçlü dayanakların var:
  • Örneğin Termik'in yüksek çıkarlarını korumak ve geliştirmek için, elinin altındaki sınırsız OHAL olanaklarını ( Para cezası, işten atma, gözaltı, tutuklama, mahkemeye sevk etme gibi) keyfince kullanabilirsin…
  • Dahası, geçen Cumartesi Eskişehir'de yapılacak mitingi yasaklarken kullanıldığı gibi, kitleleri damardan etkileyecek hamasi gerekçeler de var…
  • Böylesine güçlü termik ısısı karşısında sinmeyecek kitlelerin alnını karışlarsın sen…
'Peki peki anladık!..'
*******
EYY TERMİK! BOŞUNA HEVESLENME…
Çünkü bilimin ve demokrasinin kurallarına aykırı olan baskılar ve saptırmalar kitleleri yıldıramıyor.
Hatta insanlar baskılara ve saptırmalara karşı saflarını daha da sıklaştırıyorlar…
Tıpkı Eskişehir'de birçok konuda bir araya gelemeyen 112 örgütün, Termik Santrale karşı 'birlikte olmaları' gibi…
Ayrıca tarihsel gerçeklerin gösterdiği gibi, böylesi sapkın projelerin ve sistemlerin ömürleri çok kısa oluyor…
Dahası, tüm Termikçilerin(!) de çok iyi gördükleri gibi, ülkemizin yakın gündeminde adı 'seçim' olan bir ateş topu duruyor…
Eskişehir gibi çağdaş yaşam ölçütlerinin yüksek olduğu bir yerde, seçimden önce hiç kimse Kömürlü Termik Santral kuramaz…
Seçimden sonra ise Termik gibi doğaya, bilime ve çağdaş yaşama aykırı olan tüm sapkınlıkların kirli saçları kucaklarına düşecektir…
*******
Bugünkü yazımı Üstat İlhan SELÇUK'un tam 43 yıl önce, 1 Mart 1975 tarihli Cumhuriyet'te yazdığı 'Görgüsüz Sınıf' başlıklı makaleden alıntıladığım cümlelerle bitirmek istiyorum:
' Duvarda ressamı, dilinde şiiri, kitaplığında romancısı, üniversitelerinde bilim adamı olmayan bir görgüsüz sınıf…'
'… Türkiye'nin yarını, mazlum uyanışı, emekçi yığınların iktidarı ve alın teri öyküsünün yükselmesiyle kurtulacaktır…'
' Görgüsüzlüğün çirkinliğinden gerçeğin güzelliğine yöneleceğiz o zaman…'

Sağlıkla, sevgiyle, dostlukla…