Yaz tatilinin sona ermesi ve Yerel Yönetim Seçimleri sürecine girilmesi, tüm ülkemizde olduğu gibi Eskişehir'de de sosyal yaşamımızı hareketlendirdi.
Son günlerde çoğuna eşimle birlikte katıldığımız/gözlediğimiz sosyal etkinliklerden süzdüğüm damlaları okunması dileğiyle sizlere sunmak istiyorum.

5 EKİM DÜNYA ÖĞRETMENLER GÜNÜ GEÇİŞTİRİLDİ
Öğretmenlik mesleğinin evrensel değerlerini korumak ve geliştirmek amacıyla 1994 yılında BM Örgütü tarafından uluslararası düzeyde 'Dünya Öğretmenler Günü' olarak kabul edilen bu önemli günün yıldönümü, ne yazık ki ülkemizde (ve Eskişehir'de) yine geçiştirildi…
AKP/ RTE iktidarı, Dünya Öğretmenler Günü'nün amaçlarına ve ilkelerine ters düştüğü için(!) zaten ta başından beri bu önemli güne sahip çıkmıyor...
Ülkemizdeki tek adam iktidarının güdümündeki eğitim/öğretmen örgütleri de 'kraldan fazla kralcı olma' yarışı içinde oldukları için böylesi evrensel değerlere külliyen karşılar…
Ülkemizde varlık nedenleri 'Laik, demokratik, bilimsel ve kamusal eğitimi korumak ve geliştirmek' olan eğitim/öğretmen örgütlerinde yaşanan kronik 'Birlikte olamama hastalığı' ise ne yazık ki sürüp gidiyor…
Bu bağlamda EĞİT- DER Merkez Yönetim Kurulu (MYK) tarafından EĞİTİM SEN ve EĞİTİM İŞ sendikalarına yapılan:
'5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü'ne ortak bir program çerçevesinde birlikte sahip çıkılması…' çağrısına kulak asılmaması, çok üzücü bir durumdu…
Üstelik '5 Ekim tarihinin sanki ulusal öğretmenler günümüzün alternatifiymiş gibi…' tartışılması, bu üzücü durumun başka bir boyutunu oluşturuyor.
Sözün özü, çağdaş eğitimden yana olan Türkiye öğretmenleri, 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü'ne kararlı bir biçimde sahip çıkmalıdır.
Ayrıca, ülkemizde yüzyılı aşkın bir süreden süzülüp gelen demokratik öğretmen hareketinin güçlü kolları, demokrasi ve eğitim tarihimiz açısından çok önemli olan 24 KASIM, 16 MART, 17 NİSAN günlerini de kucaklamalıdır.

CHP ODUNPAZARI ÜYE BULUŞMALARI
CHP İl ve Odunpazarı örgütleri tarafından 5 Ekim Cuma akşamı düzenlenen 'Akarbaşı ve Vişnelik üyeleriyle buluşma' toplantısında, Odunpazarı Belediye Başkanı Av. Kazım KURT, 'belediye olarak yaptıkları ve yapacakları' hakkında katılımcılara ayrıntılı bilgiler sundu.
Ülkemizde 'belediyecilik ve siyaset ilişkileri' konusunda büyük sorunlar yaşandığı biliniyor.
Bir yanda, tüm kamu alanlarında olduğu gibi belediyelerde de 'tek adam otoritesi' oluşturmaya çalışan RTE/AKP/MHP zihniyeti var…
Diğer yanda da tüm engellere karşın çağdaş belediyeciliği yaşama geçirmeye çalışanlar…
Bu bağlamada, siyasal partilerin belediye çalışmaları konusunda öncelikle üyelerini bilgilendirmeleri; dolayısıyla parti üyelerinin belediye alanında daha çok katılım ve sorumluluk yüklenmelerinin sağlanması gerekiyor.
Unutulmasın ki 'parti üyeleri' siyasal partilerin çekirdeğini oluştururlar. Çekirdeğin sağlıklı ve güçlü olması; bu çekirdekte kalitenin ve katılımın yükseltilmesi, partinin kitleselleşmesi açısından çok önemlidir.
Çağdaş sosyal demokrat partilerde bu çekirdeği güçlendirmenin iki yolu da 'parti içi eğitim' ve 'parti içi demokrasi'dir.
'Katılımcı belediyecilik' açısından çok önemli bulduğum bu tür çalışmaların yaygınlaştırılarak sürdürülmesi gerektiğini düşünüyorum.
CHP gibi sosyal demokrat bir partiye de böylesi yakışır.

YKKED AYDINLANMA BULUŞMASI
Yeni Kuşak Köy Enstitüleri Derneği (YKKED) Genel Merkezinin düzenlediği 5- 6-7 Ekim 2018 günlerini kapsayan 'Eskişehir Aydınlanma Buluşması' yoğun katılımlı bir etkinlik oldu.
Gönül isterdi ki böyle bir etkinlik gerçek anlamda 'eğitim/aydınlanma' ağırlıklı ve eğitim örgütleriyle 'birlikte' olsun…
Ancak etkinliğe CHP Genel Başkanı Kemal KILIÇDAROĞLU'nun konuk olarak katılması, olayın 'siyaset' yönünü özellikle de 'CHP iç siyaseti' yönünü öne çıkarmıştır.
Bu bağlamda anımsatmak isterim ki, 'Demokratik sivil toplum kuruluşlarının siyasal bağımsızlığının korunması…' evrensel bir ilkedir.
Bu ilkeye göre, bir STK'nın bir siyasal partinin güdümüne girmesi ne kadar yanlışsa; bir siyasal partinin de bir STK'nın gölgesine sığınması o denli yanlıştır…
Bu temel ilkeye hem STK yöneticilerinin hem de siyasal parti yöneticilerinin titizlikle uyması gerekir.
YKKED'nin bu etkinliğinin 'Eskişehir gelenekleri' açısından ortaya çıkan bir eksikliği de dikkat çekici olmuştur. Etkinliğin Eskişehir'deki EĞİT- DER, EĞİTİM SEN, EĞİTİM İŞ, TEÖ DER gibi diğer demokrat eğitim örgütleriyle 'gereğince paylaşılmaması', bizcileyin birçok duyarlı insanı üzmüştür…
Yaptığım bu değerlendirmelerin benim açımdan bir 'özeleştiri' olduğunu, YKKED'li ve CHP'li dostların bilmesini isterim.
Bu arada, altını kalınca çizmek gerekir ki, Sayın Kemal KILIÇDAROĞLU'nun yaptığı konuşmada 'Eskişehir'deki mevcut belediye başkanlarının yeniden aday gösterilebileceği…' doğrultusunda yaptığı açıklama, Eskişehir'de CHP'nin önünü açmıştır ve duyarlı Eskişehirlilere de umut vermiştir.
Etkinlikte YKKED'nin 'mandolin orkestrasının sunduğu konser' ise anılarımızı tazeledi ve kulaklarımızın pasını sildi.
Emeği geçen herkese teşekkürler.

EBB – ŞT YENİ SEZONA HIZLI BAŞLADI
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (EBB- ŞT), zengin oyun repertuvarına yeni oyunlar ekleyerek 2018- 2019 sezonuna başladı.
Sezonun yeni oyunlarından, İspanyol yazarı Lorca'nın 'Bernarda Alba'nın Evi' adlı oyununun 6 Ekim 2018 akşamı yapılan prömiyerini eşimle birlikte izledik.
Oyun, dul bir annenin, kızları üzerinde kurduğu baskı ve kısıtlamayı anlatırken, arka planda, kıyıcı ve otoriter yönetim anlayışları ve diktatörler tarafından, insanların yaşam haklarının nasıl göz ardı edildiğinin altını çiziyor…
Yönetimi, oyuncuları, dekoru, kostümü, ışığı ve müziği ile izlenesi bir oyun…
Sağlıkla, sevgiyle, dostlukla…