Bir yanda, yıllardır aynı yollarda beraber yürüyen birbirine paralel iki yapının 'tencere dibin kara…' biçiminde sürdürdükleri hukuk, etik ve demokrasi kurallarına aykırı tutumlar…
Diğer yanda, doğum sancıları çeken 'Gezi umutları…'
Ve iyice yükselen seçim tansiyonu…
Toplumsal gündemimizdeki yoğun gerginlik doğal olarak herkesi bir şekilde etkiliyor ve birçok önemli olay iz bırakmadan günlük yaşamımızdan geçip gidiveriyor.
Önceki yazımın sizlerle buluştuğu 14 Mart'tan bugüne günlük yaşamımdan köşemize takılan bazı kesitleri sizlerle paylaşarak tarihe kayıt düşmek istiyorum.
14 Mart 'TIP BAYRAMI' imiş…
14 Mart Perşembe günü, Eskişehir Tabip Odası ile SES Eskişehir Şubesi'nin yaptıkları 'Katil Vaaaar, Hırsız Vaaaar, Sağlık Yooook!' başlıklı ortak basın açıklamasından alınmış birkaç cümle:
ü 'Bugün 'Tıp Bayramı' ymış öylemi? Tıp mı bıraktınız, sağlık mı bıraktınız? Böylesi bir ortamda nasıl sağlık hakkından, hekimlikten, hemşirelikten söz edelim?...'
ü 'Yıllardır anlatmaya çalışıyoruz, sağlık her insan için doğuştan gelen bir haktır. Mesleğimizi özgürce yerine getirmek, ayrımsız herkese hak ettiği sağlık hizmetini, kendi haklarımızı da alarak vermek istiyoruz…'
ü 'Sağlık çalışanları bu ülkenin hemen tamamı gibi mutsuzdur…'
Rahmi EMEÇ'in 14 Mart'ı
Gazeteci, şair ve yazar dostumuz Rahmi EMEÇ, ilk öykü kitabı olan 'Masallar, Mektuplar ve Kuşlar' isimli yapıtını 14 Mart günü İnsancıl Kitabevi'nde imzaladı.
Rahmi'nin bu özel gününde dostları kendisine yoğun ilgi gösterdiler. Katılımcıların görüntüsü sanki 'Gezi buluşması…' gibi çok renkliydi.
Bu buluşmaya birlikte gittiğimiz Ceyhun ÖZYURT, Muammer ATICI, Cafer TÜRKMEN ve yolda karşılaştığımız Önder BALOĞLU, Orhan ERPEK (Amigo Orhan), Yaşar ARDA (Kolsuz Yaşar) ile ayaküstü hoş sohbetler ettik.
Bizim 'Eylem Cafer', son günlerde her karşılaşmamızda bana 'Kod adı 22…' diye espri yapıyor. Belki de haklı, 'çünkü biz 'Gezi yolcuları' olarak kimimiz 'bindebirlik dilimlerle…', kimimiz de '22. sıralarla…' uğraşırken; gezi bilinci siyaset alanına doğru dürüst yansıyamıyor…'
Rahmi EMEÇ'in bir öyküsünde geçen şu anlamlı cümleler bana da sığınak oldu:
'Ne kuşlar gibi çok yukarıya çıkıp dünyayı tepeden izlemeyi, ne de aşağıdan fark edilecek kadar yere yakın kalmayı başarabildim…'
YENİKENTLİLERİN 15 MART BULUŞMASI
Bilindiği gibi YENİKENT, özgürlük ve demokrasisi değerleri açısından Eskişehir'in özgün ve önemli bir mahallesidir.
'Gezi Direnişi' sürecinde gelişen 'dayanışma bilinci' bu mahalleye yeni bir örgüt kazandırdı. Yenikent Forumu'nun öncülüğünde 'Yenikent Sosyal Dayanışma ve Kültür Derneği' oluşturuldu. Bu dernek 15 Mart akşamı 'Salon Baharpark' ta bir dayanışma yemeği düzenledi.
Salonun dopdolu olduğu bu dayanışma yemeğinde, sanki her köşede 'Gezi Ruhu' kol geziyordu ve tüm yürekler 'Gezi Coşkusu' ile dopdoluydu.
Eminim o akşam ki buluşmaya katılmayan bazı Geziciler, önümüzdeki süreçte halayın halkasına katılacaklardır…
Yarattıkları güzellikler ve umut yüklü girişimleri dolayısıyla tüm Yenikentlileri kutluyorum.
16 MART'LAR UNUTULMAYACAK…
Toplumsal tarihimizde iz bırakan iki 16 Mart var.
Birisi, bizim yüreğimizde aydınlık izler bırakan ve 'Öğretmen Okulları' nın kuruluş tarihi olan 16 Mart 1848'dir. Bu eğitim kurumlarının ne denli önemli oldukları, eğitim alanımızda keşmekeş yaşandığı şu günlerde daha iyi anlaşılıyor ve o güzelim kurumlar mumla aranıyor…
16 Mart 2014 Pazar günü EĞİT- DER, TEÖ-DER ve YKKED üyesi olan kadınlı erkekli onlarca emekli eğitimci, 'Öğretmen Okullarının 166. Kuruluş Yıldönümü' anısına Öğretmenevi'nde buluşarak anılarını, bilinçlerini ve umutlarını paylaştılar…
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz BÜYÜKERŞEN, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet ATAÇ ve Eskişehir Milletvekili/ Odunpazarı Belediye Başkan Adayı Kazım KURT da bu buluşmaya renk kattılar.
Bu arada, bu yılki 16 Mart benim yüreğimde apayrı bir iz bıraktı. Çünkü gün boyunca bana 'neden 22. Sıra?...' sorusu öyle çok soruldu ki… En iyisi Şair Fuzuli versin yanıtı:
'Söylesem tesiri yok, sussam gönül razı değil…'
Demokrasi tarihimizde kara bir iz bırakan 16 Mart 1978 tarihi ise unutulacak gibi değil.
Çünkü o kara günde, İstanbul Üniversitesi önünde, 7 öğrencinin ölümü ve 41 öğrencinin yaralanmasıyla sonuçlanan bombalı ve silahlı bir katliam yaşandı.
Evet o kara günü de 'Unutmadık, Unutturmayacağız!...'
ODUNPAZARI'nın 17 MART'ı
Odunpazarı Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürü İsa AKGÜL ile 'eğitimci' ve 'Malıçlı' olmak üzere iki ortak yönümüz var. Ve yaklaşık 10 yıldır karşılıklı saygı sınırları içinde sürdü ilişkimiz.
İsa AKGÜL, 17 Mart günü yapılan Yenikent Seramik Parkı açılışı için 'Abi, mutlaka bekliyorum…' diye öylesine içten çağırdı ki gitmemek olmazdı.
Seramik Parkı açılış töreni açıkçası bir veda töreni gibiydi… Çünkü Eskişehir'de yerel seçimlerde şimdiden belli olan tek kesin sonuç var: ' 30 Mart'tan sonra Odunpazarı'nda yeni bir başkan dönemi başlayacak…'
Yaşamlarının 30 Mart'tan sonraki yeni dönemlerinde İsa AKGÜL ve Burhan SAKALLI' ya iyilikler diliyorum.
BUGÜN 18 MART
Emperyalizme karşı verilen anayurt savunmasının bir destanıdır 18 Mart 1915…
Bugün, 18 Martları 'etnik ya da dinsel sapkınlıkların kara kalesi' yapmak isteyenler unutmamalılar ki, '18 Mart, bağımsızlığımızın ve Cumhuriyetimizin geçilmez kalesidir…'
Sevgiyle dostlukla.
