28 Mayıs'ta yapılan cumhurbaşkanlığı ikinci turu sonrasında AK Parti Eskişehir teşkilatından istifa depremi yaşandı. Aralarında il başkan yardımcıları ve il sekreterinin bulunduğu beş ismin neden istifa ettiği merak konusu oldu.
Oysaki bu beş isim geçtiğimiz mart ayında görevinden milletvekili aday adayı olmak üzere istifa eden veya görevden alındığı iddia edilen İl Başkanı Zihni Çalışkan'ın da yönetimde bulunuyorlardı.
Mart ayının çıkmasına birkaç gün kala AK Parti Genel Merkezi tarafından atanan 50 kişilik yönetim kurulu içerisinde yer alan Tanıtım ve Medya Başkanı Hasan Burgaz, İnsan Hakları Başkanı Alperen Teker, Seçim İşleri Başkanı Emre Karaer, Sosyal İşler Başkanı Metin Tezişçi, İl Sekreteri Seval Güler, 28 Mayıs cumhurbaşkanlığı ikinci tur seçiminin hemen sonrasında istifa dilekçelerini il başkanlığına teslim ettiler.
* * *
Kafaları karıştıran soru şu:
1-İki ay önce atanan ve yapılan yönetim kurulu toplantısında yürütme de görev verilen 5 kişi seçim sonrası neden istifa ettiler?
2-Madem istifa edeceklerdi görevi neden kabul ettiler?
3-Acaba yeni il başkanı Süleyman Reyhan'a karşı bir tepki mi?
4- Yoksa Zihni Çalışkan'ın 'milletvekilliği aday adaylığı için istifa ediyorum' diyerek müracaatını yapmış olmasına rağmen milletvekili adayı yapılmamasına mı bir tepki mi?
5 yıl boyunca Zihni Çalışkan ile uyum içerisinde çalıştılar.
Aralarında en ufak bir anlaşmazlık olduğunu duymadım.
Hatta Tanıtım ve Medya Başkanı Hasan Burgaz ile Sosyal İşler Başkanı Metin Tezişçi, Zihni Çalışkan'ın en hızlı destekçileriydi.
Çoğu kez üçünü bir arada görüyordum.
* * *
Gerek Hasan Burgaz gerekse Metin Tezişçi, istifalarıyla ilgili yaptıkları açıklamalarda yönetim içerisinde herhangi bir uyumsuzluktan bahsetmediler.
Burgaz, sosyal medyadan istifasını şöyle duyurdu:'2018 Ağustos yılından bugüne kadar 5 senedir onurla yürüttüğüm Tanıtım-Medya Başkanlığı ve Yönetim Kurulu Üyeliğimden bugün itibariyle ayrılıyorum. 2018 yılında göreve geldiğimiz ilk günden bugüne tabiri caizse deliler gibi çalıştım, her yere yetişmeye çalıştım. Bu süreç içerisinde evimi de unuttum, ailemi de unuttum, işimi de unuttum ama bir gün bile bundan şikayetçi olmadım!..İşimi, görevimi severek yaptım. Görevden ayrılışım bir baş kaldırma veya isyan kesinlikle değil! Tam aksine 5 yılı aşkın icracı bir birimde olmanın vermiş olduğu yorgunluktur. Yeni Yönetimde olmak yönünden bir ısrarım olmadı ama seçime az bir zaman kalmış ve yüzyılın seçiminde yeni kurulan yönetime destek olmak noktasında bilgi birikim ve kalan son enerjimi de 8 Nisan'da başlayan süreç ile 28 Mayıs'a kadar sergilediğime inanıyorum. Şimdi de görevimi layıkıyla yaptığım düşüncesi ile veda ediyorum. Ben bu performansı davama ve liderime olan sevgim-inancım doğrultusunda severek yaptım. Bu arada da Kimsenin adamı değilim! Kimsenin beni yönlendirmesine dünde izin vermedim bugün de!..
* * *
Hasan Burgaz'ın açıklaması içerisinde şu bölüm dikkat çekici:'Yeni Yönetimde olmak yönünden bir ısrarım olmadı ama seçime az bir zaman kalmış ve yüzyılın seçiminde yeni kurulan yönetime destek olmak noktasında bilgi birikim ve kalan son enerjimi de 8 Nisan'da başlayan süreç ile 28 Mayıs'a kadar sergilediğime inanıyorum. Şimdi de görevimi layıkıyla yaptığım düşüncesi ile veda ediyorum.'
* * *
Ben bu sözleri şöyle yorumluyorum:'Seçim arifesinde görevden kaçtı demesinler diye yeni yönetimde görev aldım. Seçim bittiğine göre daha fazla durmamın gereği yok. Zihni Çalışkan'la geldim, onun olmadığı yerde ben de yokum.'
* * *
Metin Tezişçi de istifa açıklamasında,'2018 yılından bugüne kadar onurla yürüttüğüm AK Parti Sosyal İşlerden sorumlu İl Başkan Yardımcılığı görevimden, yakın zamanda gerçekleşecek olan Yerel Seçimlerde daha azimli, başarılı dava insanlara da yer açmak adına görevimden ayrılıyorum. Hakkınızı helal edin' ifadelerini kullandı.
14 Mayıs milletvekili ve cumhurbaşkanlığı seçimlerinden aylar önce kulağıma şu sözler fısıldanmıştı.
'Zihni Çalışkan ile Metin Tezişci milletvekili aday adayı olmayı düşünüyorlar. Her iki isimde görevlerinden istifa edecek.'
İstifa etmelerine gerek kalmadı.
Yukarıda da yazdım.
Zihni Çalışkan her ne kadar 'milletvekili aday adayı olmak için istifa ettim' dese de Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından görevden alındığı iddia edildi.
Tezişci, aslında yeni yönetimde görev almak istemiyordu.
O da tıpkı Hasan Burgaz gibi, 'seçim öncesi görevden kaçtı' demesinler diye görevi kabul etti.
Seçim bitince istifasını verdi.
İstifa nedenini araştırırken AK Parti'nin kuruluş yıllarından beri çeşitli görevlerde bulunmuş eski bir dost, 'Metin TezişçiOdunpazarı Belediye Başkanlığına aday adayı olma düşüncesi var. 9 ay sonra yerel seçimler yapılacak. Seçim öncesi görevden ayrılmak doğru olmazdı. Yerel seçimlere hazırlanmak için istifa ettiğini düşünüyorum' dedi.
Gerçekten Odunpazarı Belediye Başkanlığına aday adayı olup olmayacağı konusunda bilgim yok.
Ancak madem istifa edecekti neden yönetim kurulu üyeliğini kabul etti?
Acaba, 'seçim öncesi yönetim kurulu üyeliğini ret etsem genel merkez tarafından adımın üzerine kırmızı çizgi atılır. Odunpazarı Belediye Başkan aday adaylığım süresi içerisinde karşıma çıkar' diye mi düşündü.
* * *
Hadi Hasan Burgaz ile Metin Tezişçi'nin haklı gerekçelerle istifa ettikleri düşünelim.
Peki İnsan Hakları Başkanı Alperen Teker, Seçim İşleri Başkanı Emre Karaer,İl Sekreteri Seval Güler hangi gerekçeler ile istifa ettiler?
Zihni Çalışkan'ın istifa ettirilmesine mi yoksa milletvekili aday listesine yazılmamasına mı tepki gösterdiler?
Veya yeni il başkanı Süleyman Reyhan ile uyumsuzluk mu yaşadılar?
Bu sorular cevap bekliyor…
* * *

Partiye zerre kadar zararı dokunacak hiçbir şeyin içinde olmayız
Birkaç gündür ben de duyuyorum arkadaşlarımızın ayrılma isteğini. Bu arkadaşların da bana bağlılığına ilişkin kısmı da çok doğru bulmuyorum. Çünkü benim yönetimimden yaklaşık 30 tane arkadaşım mevcut yönetime girdi. Her biriyle 'nasılsın, iyi misin, nasıl gidiyor, verebileceğimiz bir destek var mı' söyleminin dışında hiçbir şey konuşmuyoruz. Çünkü biz partiyi çok seviyoruz. Sayın Cumhurbaşkanımızı çok seviyoruz. Partiye zerre kadar zararı dokunacak hiçbir şeyin içinde olmayız. Zaten bu arkadaşlarımız yani şu anda istifa eden arkadaşların ilk referansları da farklı farklı arkadaşlar. Dolayısıyla bizde adama bağlılık il başkanına bağlılık veya il başkanın adamı olma olgusu yoktur. Her bir arkadaşımın kendi özgür iradesi var.

Yorulmuş olabilirler
İnsanlar süreç içerisinde yoruluyorlar. Yani birçok insan yoruluyor, il başkanlığı bir dönem sonra kendini tekrar etmeye dönüyor. Böyle bir yönü var. İl başkan yardımcıları da yorulmuş olabilir. Bu onların tercihi, devam edebilseydiler iyiydi, çünkü AK Parti devamlılığı olan bir kitle partisi, arkadaşlarımızın yorulmuş olmuş olması bir son değil diğer arkadaşlarımız için bir fırsat. Çünkü bu kadar kıymetli ismin siyasetten yetişmesi ve gelişmesi çok kolay olmuyor. Yeni siyasi aktörlere çok fazla ihtiyacımız var. Bu arkadaşlarımıza hiçbirine olumsuz anlamda bir etkim olmaz, bilakis sorulduğunda 'Evet yönetimlere girin Süleyman beye destek olun' demişimdir. Bu konuya ilişkin başka hiç kimseyle bu anlamda İl Başkanı Süleyman Beyle konuşmadım. İl Başkanı olduktan sonra konuşmadım. Süleyman Bey de 'bu arkadaşları alayım mı, önerebileceğiniz bir arkadaş var mı' demedi. Çünkü arkadaşlarımızı Süleyman Bey de tanıyor. Yani onunla birlikte iki yıl çalıştı. Dolayısıyla bu arkadaşlarımızın kişisel tercihidir.
Birileri gider birileri devam eder
Devam etselerdi olurdu ama zor bir süreç. Yani siyaset zor bir süreç, insanlar çocuğundan zaman ayırıyor. Kişisel tercihleri ama birileri gider birileri devam eder. AK Parti bir kitle partidir. Devamlılığı olan bir partidir. Hiç kimseyle per perişan olmaz, analar ne yiğitler doğuruyor yenileri gelir, yenileri devam eder.
İki ilçe belediyesini alıp Büyükşehir'i alamamak anlamlı değil
Yerel seçimlere de kısa bir zaman kaldı ve yerel seçimler AK Parti için zor geçiyor biliyorsunuz. Nasıl bir çalışma yapılmalı ki AK Parti Eskişehir'de daha fazla belediye alsın?

Ben özellikle dış ilçelerde sorun olduğunu düşünmüyorum ki Cumhurbaşkanlığı seçiminde Alpu ve Seyitgazi'de farklı bir tablo çıktı. Mahmudiye ve Han'da çok yakın bir tablo oluştu Ak Parti'ye dönük. Dolayısıyla dış ilçelerimizde bir sorun yok. Merkezdeki belediyeleri de ben daha önce de söyledim alırız biz. Biz samimiyetle gayretle çalışacağız, alırız çünkü biz bir tek Büyükşehir'i almadık ama iki ilçe belediyesini alıp büyükşehir almamak alamamak anlamlı değil. Düşünsenize AK partiye oylar verildi 2004'te ama biz her ne hikmetse Büyükşehir'i alamadık. Bu çok anlamlı değil. Dolayısıyla biz yeniden ve yeterli sürede yaklaşık 8-9 aylık süreçte tekrar sahaya inip biz olarak çalışmaya devam edebilmemiz lazım. Yenilemeyecek yıkılamayacak hiçbir seçim yok. Biz yerel seçimleri kazanırız, iyi adaylar, iyi teşkilat, moral motivasyonu yüksek mahalle başkanları ile birlikte bu süreç yürütülüyor, yürütülür başarılı da olunur. Benim bir endişem yok.
* * *

SEÇİM ARİFESİNDE BU YAPILIR MI?
Eskişehir'de yıllardır kent futboluna katkılarda bulunan ve Eskişehirspor'a da futbolcular yetiştiren İsmail Arca Altyapı Tesisinin, Odunpazarı Belediyesi tarafından ihaleyle el değiştirmesine tesislerde futbol eğitimi alan çocukların velileri, Alt Yapı Dernek Başkanı Ramazan Altıntaş, tesislere adı verilen eski futbolcu İsmail Arca ile Eskişehirspor taraftarları tepki gösterdiler.
Eski Milli Futbolcu İsmail Arca'nın girişimiyle başlanan Eskişehir Futbol Alt Yapı Derneği Futbol Okulu Derneği tesisleri yapımı dönemin Eskişehir Valilerinden Sami Sönmez, Ali Fuat Güven, Milletvekilleri Necati Albay, İbrahim Yaşar Dedelek, Süleyman Servet Sazak, Spordan Sorumlu Devlet Bakanı Fikret Ünlü, dönemin Gençlik ve Spor Bakanı Yücel Seçkiner, Büyükşehir Belediye Başkanları Orhan Soydaş ve Yılmaz Büyükerşen, Odunpazarı Belediye Başkanı Ayhan Boyer, Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, eski Sanayi Odası Başkanı Savaş Özaydemir ile ESO-Ticaret Borsası meclis üyeleri, ESTON A.Ş. Yönetim Kurulu Başkanı Yavuz Zeytinoğlu, eski ETO Başkanı Vedat Yücesan, ETİ Şirketler Grubunun kurucusu Firuz Kanatlı, Nejat Banaz, Ali Eldem ile Eskişehirli birçok sanayici, iş adamları ve kamu kurumlarının desteği ile inşa edildi.
500'ÜN ÜZERİNDE FUTBOLCU PROFESYONEL OLDU
Yaklaşık 25 yıldır hizmet vererek başarılı futbolcular yetiştiren, imece usulü inşa edilen Eskişehir Futbol Alt Yapı Derneği Futbol Okulu tesisleri Odunpazarı Belediyesi tarafından ihaleye çıkartılarak işletmeciye devredildi.
1999 yılında hizmete giren o tesisler Eskişehirspor'un alt yapısı gibi çalıştı. Siyah-Kırmızılı Kulübe futbolcular gönderdi. 20 bin çocuğa hizmet etti. Tesislerde yetişen 500'ünün üzerinde futbolcu profesyonel oldu, 270'iA, Ümit ve Genç Milli takımlarda forma giydi.
* * *
Odunpazarı ilçesi Osmangazi Mahallesi'nde Eskişehir Futbol Altyapı Derneğince işletilen İsmail Arca Altyapı Tesisi'nin önüne gelen bir grup, belediyece tesislerin ihaleye çıkarılarak başka bir müstecire verilmesine tepki gösterdi.
Odunpazarı Belediyesi'nden açıklama:
'İhaleye çıktık, kazanana verdik'
Odunpazarı Belediyesi de Eskişehir'de yıllardır kent futboluna katkılarda bulunan ve Eskişehirspor'a da futbolcular yetiştiren İsmail Arca Altyapı Tesisinin ihaleyle el değiştirmesine ilişkin yazılı bir açıklama yaptı.
Belediyeden yapılan yazılı açıklamada, tesis için açık ihaleye çıkıldığı ve başka bir işletmenin ihaleyi kazandığı belirtilerek şu ifadelere yer verildi:
'İsmail Arca'nın adını hiçbir yerden silmiyoruz. Gündoğdu Mahallemizdeki sahamızın adı da İsmail Arca halı sahasıdır. Sadece efsane kaptan İsmail Arca'nın değil, Çankaya'daki spor alanına Fethi Heper'in, Gültepe'deki spor alanına Hüdai Doğu'nun, 71 Evler'deki spor alanına Süreyya Özkefe'nin, Orhangazi'deki spor alanına Nihat Atacan'ın, Sultandere'deki sahaya İlhan Çolak'ın, Ihlamurkent'teki spor alanına da Ender Konca'nın adı verilmiştir. Bu sahaların ve tesislerin tamamı ücretsiz olarak hemşerilerimizin hizmetine sunulmuştur.'
* * *
Bu tesislere önce Eskişehirspor Kulübü'nün eski başkanlarından Mustafa Akgören göz dikti. Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'tan Eskişehir Alt Yapı Derneği tesislerinin Siyah-Kırmızılı Kulübe devredilmesini istedi.
Ancak yasal sorunlar çıkınca Odunpazarı Belediyesi, konuyu yargıya taşıdı.
SEÇİM ÖNCESİ YAPILAN HAMLE YANLIŞ
2024 yılının mart ayında yerel seçimler yapılacak. Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen aday olmazsa Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç'la birlikte başkanlığa talip olacaklar.
Alt Yapı Derneği Futbol Okulunda gerek geçmişte gerekse bugün eğitim alan çocukların velileri yaşanan durumdan rahatsız.
Bu nedenle Başkan Kurt'a tepkililer.
Yerel seçimler öncesi Alt Yapı Derneği Futbol Okulu tesislerinin derneğin elinden alınarak ihaleyle bir işletmeciye verilmesi doğru değil.
Bunun faturası Kazım Kurt ile birlikte CHP'ye çıkar.
1999 yılından beri Odunpazarı Belediyesi Başkanlığı yapan isimler Alt Yapı Derneği tesislerine dokunmazken Kazım Kurt'a bu aklı kim verdiyse yanlış hamle yaptırdı.
Buradan Eskişehirspor'a üç-beş kuruş para aksın derken tesislerden yararlanan yüzlerce çocuğun velilerinin, başta İsmail Arca olmak üzere efsane futbolcular, Eskişehirspor'da forma giymiş eski futbolculardan da tepki gördü.
Kazım Başkan bir yanlış yaptı. Bu yanlıştan dönmemeye de ısrar ediyor.
* * *

KISSADAN HİSSE:
küçük gülümseme bile bir sevgi işaretidir
Adam karısına pek hoş davranmaz, kalbini kırar.
Sonra karısından sofrayı kurmasını ister.
Kadıncağız hiç sesini çıkarmadan kurar sofrayı ve buyur eder kocasını.
Adam sabırsızca sofraya oturur, iştah kabartacak bir zevkle yemeye başlar. Yemek tuzsuz olmuştur. Birkaç lokma yedikten sonra karısından tuz ister.
Karısı; 'sen yiyedur ben getiririm' der ve içeri gider.
Adam ikide bir; 'tuz nerde kaldı?' diye sorar.
Kadın her seferinde, 'tamam getiriyorum' diye cevap verir.
Fakat tuz bir türlü sofraya gelmez.
Neyse adam tuzu isteye isteye karnını doyurur.
Sonra aklı başına gelir. Az önce hatununun kalbini kırdığı için özür diler.
Hanım mutfağa gider ve elinde tuzla geri döner.
Adam merak eder ve sorar; 'Bu ne şimdi karnım doyduktan sonra tuzu ben ne yapayım' der.
Karısı da ona; 'Senin kalbimi kırdıktan sonra dilediğin özür, doyduktan sonra sofraya gelen tuz gibidir, ihtiyaç kalmaz' der.
- - - - - -
Evet, dikkat etmek lazım! Kırmamak lazım. Gönül sevmek demektir.
Sevip te kıymetini bilmek. İnsanlar için güzel dostluklar kurması kadar, dostlarına olan muhabbetini göstermesi de önemlidir.
Bunun birçok yolu var.
Bazen bir küçük gülümseme bile bir sevgi işaretidir...
* * *

FIKRA:

40 Yılı Daha
Yaşlı ve çirkin bir kadın ölümü beklerken Azrail gelmiş, kadın Azrail'e;
-'Hadi benim canımı al' demiş.
Azrail;
-'Hayır sen 40 yıl daha yaşayacaksın' demiş.
Kadın buna çok sevinmiş, içini bir yaşama hevesi kaplamış ve estetik ameliyatı yaptırmış, 40 yaş gençleşmiş. Ertesi gün arabada giderken kadın ölmüş kadın Azrail'e demiş ki;
- 'Hani ben 40 yıl daha yaşayacaktım'.
Azrail de;
-'Ha sen o kadın mıydın? Ben de seni karıştırdım' demiş.
* * *