Bedava yaşıyoruz, bedava;
Hava bedava, bulut bedava;
Dere tepe bedava;
Yağmur çamur bedava;
Otomobillerin dışı,
Sinemaların kapısı,
Camekanlar bedava;
Peynir ekmek değil ama
Acı su bedava;
Kelle fiyatına hürriyet,
Esirlik bedava;
Bedava yaşıyoruz, bedava.
Orhan Veli günümüzde yaşamış olsaydı, muhtemelen bu şiiri 'parayla yaşıyoruz parayla' diye değiştirirdi.
Borç iyi değildir dediğimde
Ne yapalım asgari ücret şu kadarken, borcu borçla kapatıyoruz diyen arkadaşlar!
Ev kirasının, Asgari ücretten yüksek olduğu,
Caminin içi dururken, dışına koşulduğu bir dönemde Sonuna kadar haklısınız.

***

Acı su bedava mı?
Her gün 10 L suyla eve giderken, beni gören yaşlı teyze
Kızım bu kadar suyu kim içiyor, ev kalabalık mı diye sordu.
Yok, teyze bir başıma ben içiyorum dedim.
Teyze bana ne kadar masraflı olduğumu ima eder bir bakış attı.
Su kaç para ki dedim.
Sanki 10 L Alkol aldım, Allah allah diye söylenerek asansöre bindim.
Eve gelince, Oturup suyun aylık hesabını yaptım.
Teyze haklıymış, baya para ediyormuş.
Asgari ücretle bir başıma yaşayamayacağımı anladım.
Aile geçimi sağlayan ne yapsın?
Yani acı su bile çok para!

***

Sinemaların kapısı,
Sinemaların kapısı demiş ya Üstat, hiç de bedava değil.
Baktığın an dur biletini göreyim biletin yoksa ikile diyor. Bakmana bile izin vermiyorlar.
En son gittiğim sinema biletine 29 TL istenince
Gişedeki kıza öyle bakmışım ki!
Kendiliğinden açıklama yaptı.
Bir kere gireceğiniz salon özel dedi.
Özel deyince, herhalde Business gibi bir şey diye düşündüm.
Tabi Business'da yaptığım uçak yolculuğu aklıma geldi.
Param olduğundan değil, Ekonomi 'de yer kalmayınca, mecburiyetten Business'da yolculuk yaptım.
Yapmaz olaydım.
Beni öyle şımarttılar ki, bir daha Ekonomide mutlu olamadım.
Sınıf ayrımı rahatsız etti, herkesin business'deki hizmeti almaya hakkı var diye düşündüm.
Sonra sinema gişesindeki Hanım'a
Peki dedim, peki biletimi alayım.
Arkamda tanımadığım adama bakarak, kaç kişi diye sordu.
Neden? Kavalyesiz girilmiyor mu özel salona dedim.
Hala adama bakıyor, İllaki yanıma birini bulup öyle gönderecek.
Adamda velisine yakalanmış okul kaçağı gibi, ben şu filme gideceğim diye açıklama yapıyor.
Artık biletimi almak istiyorum, sinema başladı dedim ve nihayetinde biletimi aldım.
Özel salona giderken, şimdi dedim, koltuklar çok rahattır.
Muhtemelen mısırları servis ederken, Fıstıklımı, çikolatalımı diye tercih seçenekleri sunacaklar.
Salonun kapısına gelip içeri girince bendeki hayal kırıklığı, görülmeye değerdi.
Koltuklar küçücük, seçeneği bıraktım, sade mısır bile yok.
İlk defa sinema biletine dikkatli baktım.
BİLET BEDELİNE KDV, EĞLENCE VERGİSİ, DİĞER VERGİLER, FON VB. DAHİLDİR. Yazıyordu.
Ürktüm, bir zaman gelir insanlara Numarator takıp, kaç defa nefes almış,
Hava vergisi derlerse ya!

***

Hayat pahalı mı?
Hem de çoook; fakat hayal kurmak, avunmak bedava.