Muhalefet ısrarla 'erken seçim' cumhur ittifakını oluşturan partiler ise '2023'ü bekleyin' diyor.
Erken seçim olur mu olmaz mı bilemem.
Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, il başkanları ile yaptığı toplantıda, 'sahaya inin, halkın arasında dolaşın ve AK Parti iktidarlarının 19 yılda neler yaptıklarını anlatın' talimatı vermişti.
Erdoğan, çarşamba günü yapılan AK Parti grup toplantısında bu kez milletvekillerine 'TBMM yaz tatiline giriyor. Tatilde çok çalışacaksınız. Halkın arasında dolaşın ve AK Parti iktidarları döneminde hangi hizmetlerin yapıldığını gerekirse görsellerle anlatın' dedi.
Buna göre AK Parti'nin ilçe ve il teşkilatları vatandaşlar ile bir araya gelecek. AK Parti'nin 19 yıllık icraatı bir kez daha anlatılacak. AK Parti ile birlikte Türkiye'de yaşanan değişim ve dönüşüm bir kez daha hatırlatılacak.
* * *
AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın il başkanlarına, ilçe başkanlarına, kadın ve gençlik kolları başkanlarına ve milletvekillerine dönük 'Çalışın' talimatını daha önce çok duyduk.
Fakat ortada bir seçim yokken böylesi bir ilkti.
Erdoğan teşkilatlara ve milletvekillerine şu talimatları da verdi.
- Meclis'in ara vermesi ile birlikte hepimiz arazide olacağız.
- Arazide yapacağımız çalışmaların raporlarını genel merkeze kesinlikle raporlayacağız.
- Hangi arkadaşlarımız ne kadar çalışma yaptı, nasıl çalışma yaptı, hangi ilimizin durumu nedir, ne değildir bunları sizlerden alacağız.
- Bir turistik seyahat olarak illerimize gideceksek nafile…
Yani, ortada bir 'Dostlar alışverişte görsün' çalışması olmayacak.
İki kahvehane ziyareti yapayım, iki el sıkayım, mikrofonu elime alıp bir konuşma yapayım, vesaire.
Çalışmalar bu şekilde olmayacak…
Kısaca, Erdoğan 'seferberlik' başlattı.
Erdoğan'ın bu sözlerinin ardından 'Ufukta seçim var' yorumlarını yapan çok oldu.
Halada konuşuluyor.
* * *
Çarşamba günü öğleden sonra bir sendika başkanı kardeşimi ziyaret ettim.
Habersiz ziyaretti.
Yanında iki sendika başkanı daha vardı.
Birisini tanıyorum diğeri ile ilk kez tanıştık.
2022'de erken seçim olur mu olmaz mı tartışmasını yapıyorlarmış.
Ziyaretine gittiğim sendikacı kardeşim, 'Birde Sadi abiye soralım. Kamuoyunun nabzı en iyi tutan o' dedi.
'Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Erdoğan ısrarla seçimlerin 2023 de yapılacağını söylüyor. MHP Genel Başkanı Bahçeli'de seçimlerin zamanında yapılacağını tekrar tekrar vurguluyor. Şahsen ben ufukta bir erken seçim görmüyorum. Seçimler zamanında yapılır' dedim.
'Peki, 2023 de cumhurbaşkanı tekrar aday olamıyor. İki dönem üst üste seçildi. Anayasaya göre cumhurbaşkanı üst üste iki dönem seçilebiliyor' diye soran yeni tanıdığım sendika başkanına yanıtım şöyle oldu:
'Cumhurbaşkanın ilk seçimi Anayasa halk oylaması ile birlikte yapıldı. O seçimde kabul edilen anayasa da kabul tarihinden itibaren diye madde yok. 'Cumhurbaşkanı iki kez üst üste seçilebilir' maddesini ben bir sonraki seçimde yürürlüğe girer diye yorumluyorum. Bu nedenle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın 2023 seçimlerinde aday olma hakkı var. Kendisi de böyle yorumladığı için seçimlerin 2023 de yapılacağını söylüyor.'
Bazı hukukçular ise 'cumhurbaşkanın görev süresi 2023 de doluyor. 2023 seçimlerinde aday olamaz. Anayasa'nın halk oylamasıyla kabul edilmesiyle ilk dönemi de başlamış oldu. Ardından 2019 da yapılan cumhurbaşkanlığı seçimlerinde tekrar aday oldu ve seçildi. İkinci dönemi de 2019 da başladı' diyorlar.
Kafa karışıklığı söz konusu...
Yüksek Seçim Kurulu da yapılan tartışmalara sessiz kalıyor.
'Olur, olamaz' diyerek tartışmaya girmek istemiyor.
Haklı da.
Alınmış bir erken seçim kararı yok.
Bugünden 'olur veya olamaz' dese farklı yorumlara neden olabilir.
2023 de eğer bir 'erken seçim' gündeme gelir Cumhurbaşkanı Erdoğan 'adayım' derse herhalde o zaman 'olabilir veya olamaz' diyerek gereken açıklamayı yapar.
* * *
Yazımın başına yeniden dönecek olursam.
Ben, Erdoğan'ın sözlerinden 'erken seçim' mesajı algılamadım.
Ama bir şeyi algıladım…
Erdoğan, AK Parti'yi meydanlarda yeniden iktidar yapmak istiyor.
Eskisi gibi…
Başarılı olup olamayacaklarını göreceğiz.
* * *
2. MARİF KONGRESİ VE TÜRK EĞİTİM-SEN
1. Maarif Kongresi büyük önder Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde Kurtuluş Savaşı devam ederken Ankara'da toplanmış; ülkemizin en seçkin aydınları, akademisyenleri, idarecileri ile öğretmenleri bu kongreye katılarak Türk eğitiminin geleceğine dair tespit ve çözüm önerileri içeren çalışmalar yürütmüştü.
'Bir millet, irfan ordusuna sahip olmadıkça savaş meydanlarında ne kadar parlak zaferler elde ederse etsin, o zaferin köklü sonuçlar vermesi ancak irfan ordusuyla mümkündür. Bu ikinci ordu olmadan birinci ordunun elde ettiği kazanımlar sönük kalır ' diyen Atatürk, Kongre'ye bizzat katılarak, notlar almış, Türk devletinin 1923 ve sonrasına uzanan cumhuriyet yolun kaldırım taşlarının döşenmesine kılavuzluk etmişti.
* * *
Kaygılarımız çokça kez çocuklarımızla ilgilidir ve geceleri başımızı yastığımıza koyduğumuzda kötü olan onca şeyi düşünüp soru üzerine soru sorarız kendimize…
O kötülüklerden çocuklarımızın nasıl etkileneceğini düşünürüz…
Ben de, aklıma ne zaman 'eğitim' düşse, kaygıların içinde boğulup 'ne yapacağız?' sorusunu yöneltirim kendime…
Çünkü eğitim bir çocuk için en önemlisidir…
Onu bekleyen kötü ya da güzel yarınların temelinde eğitim vardır.
***
Biliyoruz ki Türkiye'de kötüye giden onca şey olsa da, onların bizlere vereceği tahribat, eğitimin vereceği tahribat gibi olamaz.
Ekonomi mi?
Düzelir…
Dış politika mı?
Düzelir…
Toplumsal kutuplaşma mı?
Düzelir…
Peki, eğitim…
Düzelir düzelmesine de, o zamana kadar geçen zaman, çocukları tahrip ederek Türkiye'nin geleceğine zarar verir.
Dolayısıyla eğitimdeki sorunlar, sorunların en büyüğüdür.
***
Bakalım eğitime…
Yapboz tahtasına dönmüş…
Çağı yakalayamamış…
Liyakat alt üst olmuş…
Kurucu değerlerden uzaklaşmış…
Kısacası, elle tutulur hiçbir yanı kalmamış…
Bu eğitim nasıl çocuklar yetiştirir?
Bu eğitim bize nasıl bir gelecek sunar?
İşte düşünüp düşünüp kaygılandığımız sorular bunlar…
Düşünen, bir şeylerin farkında olan herkesin sorduğu soru bu…
***
Özellikle son yıllarda, yozlaşmaya, kurucu değerlerden uzaklaşmaya, 'Ne mutlu Türk'üm diyene' demeyi bile suç gören düşüncelere bir 'kale' gibi direnen ve en zor zamanlarda ayakta kalmayı başarabilen Türk Eğitim-Sen, kendilerine minnet duymamıza vesile olacak bir kongre topladı.
Adı, 2. Maarif Kongresi…
Türk Eğitim-Sen, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün ülke işgal altındayken ve her yandan top sesleri duyulurken düzenlediği 1. Maarif Kongresi'nin yüzüncü yılında, 2. Maarif Kongresi'ni düzenliyor.
***
2. Maarif Kongresi 13-18 Temmuz tarihleri arasında gerçekleşecek olsa da, bu tarihe kadar Türk Eğitim-Sen çatısı altında çok çeşitli hazırlık toplantıları yapıldı.
İlçelerde kongreler düzenlendi.
Ardından il kongreleri yapıldı.
Bu çalışmalarda çok kapsamlı raporlar oluşturuldu.
Ve 2. Maarif Kongresi'nde de yüzlerce eğitimci ve akademisyenin katılımıyla, Türkiye'nin eğitim sisteminin tüm unsurlarıyla nasıl olması gerektiği belirlenecek.
**
Türk Eğitim-Sen Genel Başkanı Talip Geylan, 2. Maarif Kongresi ile ilgili yazdığı makalede şu ifadeleri kullanmış:
'Cumhuriyet'in 100. yılında ve yeni Türk asrında devlet ve millet olarak hedeflediğimiz noktalara ulaşabilmenin yolunun da insan kaynağımızı doğru yönlendirmek ve eğitmekten geçtiği hepimizin malumudur. Türk Eğitim-Sen olarak her durum ve şartta Türk milletinden yana taraf olma düsturumuza uygun olarak 29 Ekim 1923, Türkiye Cumhuriyetinin 100. Yılı olan 2023'e bir hazırlık bir yol haritası belirlemek amacıyla 13-18 Temmuz 2021 yılında Ankara'da aynı ruh ve heyecanla 2. Maarif Kongresi'nin düzenlemeyi hedefliyoruz. İçinde bulunduğumuz dönem, Türk Eğitiminin ihtiyaçları ile küresel ve bölgesel gelişmeler dahilinde 2023 yılından sonra başlayacak Türk Asrının gereği olan eğitimli insan hedefinin nasıl yakalanacağına dair bir yol haritası hazırlamayı ve öneri sunmayı amaçlamaktayız. Bu kongrede hem geçmiş kongreye katılanlar ve onların eserleri vasıtası ile o günün şartlarına göre muazzam bir organizasyonun hatırlanması hem de 2023'e doğru devletimize ve milletimize hizmet yolunda Türk tarihine bir not düşmeyi amaçlamaktayız.'
***
2. Maarif Kongresi'nin Türkiye'nin en önemli sorununun çözümüne katkı sağlayacağını düşünüyor, bu çalışmaları nedeniyle Türk Eğitim-Sen ailesini tebrik ediyorum.
* * *
Önceliğiniz yerli esnaf olsun
Önümüz Kurban Bayramı.
Geçtiğimiz yıl baş gösteren hepimizi evlerimize hapseden Covid-19 nedeniyle geçen iki bayramı ağız tadı ile yaşayamadık.
Bırakın bayramlık yeni giysiler almayı evlerimize ne misafir şekeri alabildik ne de bayram tatlısı…
Bizim için çok önemli olan dini bayramlarımızı kutlayamadık, bayramlaşamadık.
Çok şükür ki Kurban Bayramı'nda sevdiklerimizle yeniden buluşabileceğiz.
Büyüklerimize ziyaretler yapabileceğiz.
Ama pandeminin bitmediğini de unutmayalım.
Mümkünse el sıkışmayalım hele hele öpüşmeyelim.
Hem büyüklerimizi hem de kendimizi koruyalım.
Ziyaretleri de uzun tutmayalım.
Mümkünse kapalı ortam yerine bahçe varsa açık ortamda oturup sohbet edelim.
'Nasıl olsa ben aşı oldum. Büyüklerim de oldu. Bize hastalık bulaşmaz' diye düşünmeyelim.
Aşı olanlarında hastalığa yakalanabilecekleri konusunda bilim adamları uyarıyor.
* * *
Bu hatırlatmadan sonra asıl konumuza dönelim.
Önümüzde Kurban Bayramı var.
Kısmet olursa haftaya salı günü başlıyor.
Bayram öncesi kamuda çalışanlar ile emeklilerin maaşları ödenmeye başlandı.
Maaşını alanlar bayramlık alış verişi için çarşıya pazara çıktı.
Kendimiz için almasak da çocuklarımız için bayramlık giysi, ayakkabı v.s. alacağız.
Yaşanan pandemi nedeniyle geçtiğimiz Ramazan ve Kurban Bayram'larında Sokak kısıtlaması olduğu için çocuklarımızı sevindiremedik.
Öyle olunca da zaten zor günler yaşayan küçük esnafında bayram için aldığı ürünler ellerinde kaldı.
Bu Kurban Bayramı'nda kazandıklarıyla harcını, borcunu ödeyecek.
O nedenle bayramlık alışverişlerimizi yaparken özellikle yerli esnafları tercih edersek onların kayıplarını gidermek adına destek vermiş oluruz.
* * *
Eskişehir Seyyar Tuhafiyeciler Odası Başkanı Ali Safa Şen, yaklaşan kurban bayramı nedeniyle Eskişehirlileri 'yerli esnafları tercih etmeleri' konusunda uyardı.
Kurban bayramı öncesi alışveriş yapacak olan vatandaşlara seslenen Şen, 'Özellikle rica ediyorum. Sıkıntılı süreç geçiren esnafımıza halkımızın destek olması için bayram alışverişleri başta olmak üzere her türlü alışverişini yerli, küçük esnafımızı tercih etsinler. Öncelikleri küçük esnafımız olsun. Esnafımıza katkı olsun ki geçmiş dönemde çektiği maddi ve manevi sıkıntılara bir nebze olsun çare olalım. Eskişehir esnafımızın çok ciddi sıkıntıları var. Bu sıkıntıları aşmalarında destek olalım' dedi.
* * *
Kimimizin komşusu, kimimizin akrabası kimimizin de arkadaşıydı.
Aylarca işyerleri kapalı olduğundan onların yaşadıklarına bizzat tanık olduk.
Ben Eskişehir halkının bu çağrıya kulak vereceklerine yürekten inanıyorum.
* * *
