AKP İl Başkanı Zihni Çalışkan'ın,
Suyun Porsuk Barajından cazibeyle geldiğini,
Hiçbir maliyeti olmadığını,
Hiçbir maliyeti olmayan suya, yüzde 70 zam yapılmasının insafsızlık olduğunu söylemesinin ardından, geçtiğimiz Cumartesi günü bazı sivil toplum örgütleri Büyükşehir Belediyesinin önünde protesto açıklaması yaptılar...
Katılan STK'lar ve siyasiler açıkça gösterdi ki, protesto gösterisi bir AKP yapımı...
Yine de en doğal haklarıdır...
**************
Ancak Tüketiciyi Destekleme Derneği Başkanı Süleyman Bakal'ın yaptığı açıklamadaki bazı ifadeleri ilginçti...
Anadolu Gazetesi'nde Kerem Akyıl dünkü köşesinden bahsetmiş...
Süleyman Bakal diyor ki,
'Büyükşehir Belediyesi sürekli Ankara'dan gelen zamları buraya yansıtmaktadır. Şayet Ankara'dan gelen zamlar buraya yansıtılacaksa biz Büyükşehir Belediye Başkanını neden seçtik?'
Çok subliminal bir mesaj, çok...
Zihni Çalışkan'ın suyun bir maliyeti olmadığına ilişkin görüşleri kadar ilginç hatta, Zihni Çalışkan'ın söylediklerine şöyle ya da böyle verilecek bir cevap var...
Ama Süleyman Bakal'ın sorduğu soruya verilecek bir cevap yok...
'Ankara'dan gelen zamlar olduğu gibi buraya yansıtılacaksa, Büyükşehir Belediye Başkanını neden seçtik?'
Zamları revize ederek mi yapmak lazım?
Modifikasyon,
Ajitasyon,
Manipülasyon...
Enjeksiyon...
İstasyon...
Otomasyon?
Hangisini yapmak lazım?
Ki, 'biz Büyükşehir Belediye Başkanını bunun için seçtik' diyebilelim...
Peki biz Cumhurbaşkanını neden seçiyoruz?
Milletvekillerini?
Bereket Süleyman Bakal,
Açıklamasındaki bu ifadelerle, öncelikle Ankara'dan bir takım zamlar geldiğini kabul ediyor...
Öyle olunca, isteyerek olmasa da, Ankara'ya yönelik bir eleştiri var...
Oradan sanki biraz kendine de iğneyi batırıyor gibi...
**************
Şöyle ya da böyle,
Zamlar Ankara'dan kendi cazibeleriyle geliyor...
Mazot ta öyle,
Benzin de öyle...
Elektrik de, doğal gaz da...
Hatta tüm süt ve süt ürünleri,
Et ve et ürünleri,
Sıvı yağ, margarin yağ, gaz yağı,
Bilumum tüm yağ ve yağlı ürünler, tüm gaz ve gazlı ürünler cazibeleriyle Ankara'dan geliyorlar...
**************
Valla yazının sonlarına doğru saçmaladığımı biliyorum,
Ama
Süleyman Bakal'ın sorusuna başka nasıl cevap verilir, bilemedim...