Ankara-İzmir Hızlı Tren Projesi ilk açıklandığında Ankara, Eskişehir, Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak, Manisa ve İzmir il sınırlarından geçmekte idi…

Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, 19 Mart 2024 tarihinde yaptığı basın toplantısında “Ankara'dan başlayan, Eskişehir, Afyonkarahisar, Kütahya, Uşak, Manisa üzerinden İzmir'e ulaşan hızlı tren hattı ile Ankara-İzmir arasında trenle seyahat süresi 14 saatten 3,5 saate kadar inecek” diye açıklamıştı…

Yapılan ikinci projede Eskişehir hattı projeden çıkarılmış….

Proje tamamlandığında Ankara-İzmir arasında hizmet verecek YHT Ankara, Emirdağ, Afyonkarahisar, Uşak, Salihli, Turgutlu ve Manisa'da gar ve istasyonlarda duracak…

Oysaki yıllardır Eskişehirliler, İzmir’e trenle gitmek istediklerinde yaklaşık 10 saat yolculuk yapıyorlardı...

Ankara-İzmir arasında hizmet verecek Yüksek Hızlı Tren hattını hacı yolu gözler gibi beklediler…

Ancak Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu, Ankara-İzmir arasında seyahat süresini 3,5 saate düşürecek hızlı trenin duracağı istasyonları açıklamasından sonra görüldü ki Eskişehir durağı projeden çıkarılmış…

* * *

Eskişehirlilerin YHT ile İzmir’e gitme hayali suya düştü…

Ankara-İzmir YHT hattından Eskişehir durağı neden kaldırıldı?

Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanlığı, 20 yıldır Büyükşehir Belediye Başkanlığına  Eskişehirliler AK Partili bir başkan adayını seçmediği, 14 Mayıs 2023 de yapılan milletvekili seçimlerinde üç olan milletvekili sayısı 2’ye düştüğü için cezalandırılıyor mu?

* * *

Ankara-Eskişehir-Afyon-Uşak-Manisa üzerinden İzmir’e gidecek YHT’nin bu projesinden Eskişehir’in çıkarıldığından AK Parti Eskişehir Milletvekillerinin bilgisi yok mu?

Var ise neden müdahale etmediler?

2,5-3 saatte YHT ile İzmir’e gitmek isteyen Eskişehirliler niye otobüslere mecbur bırakılıyor?

Partisi ne olursa olsun bu şehrin milletvekillerinin tamamı yekvücut olarak Eskişehir’in söz konusu proje dışında bırakılmasına karşı mücadele vermeleri boyunlarının borcudur...                                     

***

CHP Milletvekillerinin gündeme getirdiği Eskişehir ile ilgili sorunlar dikkate alınmıyor…

Bu nedenle henüz vakit geçmeden 14 Mayıs’ta yapılan Milletvekili seçimlerinde Eskişehir Milletvekili olan eski Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanı Abdulkadir Uraloğlu ile görüşerek Ankara-İzmir arasında sefer yapacak İzmir YHT hattına ilk açıklanan projede Eskişehir olmasına rağmen neden çıkartıldığını, tekrar projeye dahil edilmesini istemeli…

Gerekirse Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan’dan randevu alıp Eskişehirlilerin bu haklı talebini kendisine iletmeli…

* * *

Zaten Ankara-Eskişehir arasında YHT hattı var…

Ankara-Eskişehir arası YHT ile 1 saat 15 dakika…

Eskişehir-Afyon arasında mevcut tren yolu da var.

Bu güzergâh iyileştirilerek YHT’nin de kullanacağı hale getirilebilir.

* * *

Eskişehirli tüccar ve esnafların bazılarının İzmir ile ticari bağları var…

Eskişehir’den İzmir’e uçak seferleri de yok…

O nedenle Ankara-İzmir arasında sefer yapacak YHT Eskişehir’den de geçmeli…

* * *

Eskişehir’e yapılan bu haksızlığa Eskişehir Ticaret Odası Başkanı Metin Güler’de yapılan nisan ayı meclis toplantısında şu sözlerle gündeme getirdi…

“Ankara-İzmir YHT'de belirlenen 10 istasyon var. Eskişehir aralarında yok. Bu durum Eskişehir için kayba neden olur. Kentin tüm aktörlerine büyük görev düşüyor. İzmir'i kaybetmek istemiyoruz.”

* * *

AK Partinin Milletvekilleri Fatih Dönmez, Ayşen Gürcan, 31 Mart’ta yapılan yerel seçimlerde Büyükşehir Belediye Başkan adayı olan İYİ Parti’den milletvekili seçildikten sonra AK Parti’ye geçen Nebi Hatipoğlu ile birlikte sorunun çözümü konusunda gereken görüşmeleri yapmalılar…

Sadece milletvekilleri değil AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak, ETO, Sanayi Odası, Organize Sanayi Bölgesi, Ticaret Borsası, Esnaf Odaları Birliği, ESİAD, ESGİAD, TÜGİAD, MÜSİAD gibi STK’ların başkanları da gerekirse hep birlikte Ulaştırma ve Alt Yapı Bakanını ziyaret ederek, Eskişehirlilerin bu haklı taleplerini iletmeliler…

* * *

BİRAZ ÇOK OLMADI MI?

1 Mayıs 2024 tarihinden geçerli olmak üzere Kalabak suyuna 7,5 TL zam yapıldı…

17,5 TL’ye satılan 12 litrelik bir damacana Kalabak suyunun fiyatı 25 TL’ye yükseltildi…

ESKİ Genel Müdürlüğü’nden konuyla ilgili yapılan bilgilendirmede şu ifadelere yer verildi:

“1 Mayıs 2024 Çarşamba gününden itibaren geçerli olmak üzere şehir merkezimizde Kalabak damacana suyu fiyatı; 25,00 TL olarak belirlenmiştir. Kapıya/eve teslim esasıyla çalışan Alo Kalabak hizmeti ise 30,00 TL olmuştur.”

* * *

Geçtiğimiz günlerde Eskişehir Sucular Odası Başkanı Hayrettin Nam, "Eskişehir Kalabak Damacana Su Sokak dağıtıcısı esnafları olarak son günlerde artan maliyetler karşısında maalesef geçimimizi sağlayamaz duruma geldik. Kalabak suyuna zam bekledikleri" açıklaması yapmıştı…

Bu Eskişehir’de gelenek oldu…

Büyükşehir Belediyesi Kalabak Suyuna zam yapacaksa, sanki bu zammı Kalabak su dağıtıcıları istiyormuş gibi bu açıklamayı onlara yaptırıyorlar…

Nereden mi biliyorum?

Uzun yıllar Sucular Odası Başkanlığını yapan benimde arkadaşım Gazi Kaya, görevden ayrıldıktan sonra bir sohbette ağzından kaçırdı…

“Biz su zammı istemiyoruz. Suya zam geldikçe satışımız da düşüyor. İnsanlar su ihtiyaçlarını sokaklardaki çeşmelerden karşılamaya başladılar. Büyükşehir suya zam yapmayı düşünüyorsa bunu bizim talebimiz gibi kamuoyuna biz duyururuz. Belediye de bizi haklı görerek suya zam yapardı” diye…

Tabi Gazi Kaya’nın bu söyleminin ne kadar doğru olup olmadığını bilemem…

Onlarda kendilerini bu şekilde haklı göstermeye çalışmış olabilirler…

* * *

31 Mart’ta yapılan Mahalli İdareler Seçimlerinde yeni seçilen belediye başkanlarının bazıları evlerde ve işyerlerinde kullanılmakta olan su fiyatlarında yüzde 25 indirim yaptılar…

Geçtiğimiz günlerde köşemde, Eskişehirlilerinde CHP’den Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Ayşe Ünlüce’den su fiyatlarında indirim beklediklerini yazdım…

Çeşitli illerden örneklerde verdim…

Sayın Ünlüce koltuğuna daha yeni oturdu...

Hani derler ya “Ayağının tozuyla” işte aynen öyle...

Belki zam gerekliydi ama bu acelecilik nedir? Yanındaki danışman kadrolu muhteremler bu konuda hiç mi ikaz etmedi…

“Başkanım bir süre bu zamları erteleyelim. Bakın yeni göreve başlayan başkanların çoğu koltuğa oturur oturmaz ilk icraatları su fiyatlarını düşürmek oldu” deme ferasetini neden gösteremediler?

“Ayşe Başkan Eskişehir’de de suda indirim yapar” beklentisi oluşmuşken, Açıkçası Kalabak Suyuna yapılan 7,5 TL’lik zam hiçte beklenen bir şey değildi…

Günde bir damacana su tüketen ve ekonomik cendere içindeki aileler, yapılan zamdan sonra bunu iki güne hatta belki de üç güne çıkarmak zorunda kalacak…

Mahalle aralarındaki çeşmelerden elindeki damacanalara su doldurarak, ihtiyacını bu şekilde gidermeye çalışacaklar…

* * *

Evlerde kullandığımız Porsuk Çayından alınıp arıtıldıktan sonra şebekeye verilen suyun maliyeti var…

Kalabak Suyu ise kaynağından borularla getirilerek otomatik sistemle damacanalara dolduruluyor…

Maliyeti Porsuk Çayından alınıp arıtıldıktan sonra şehir şebekesine verilen sudan çok daha düşük...

Madem Kalabak Su dağıtıcıları maliyetlerinin arttığını iddia ediyorlar, o zaman suya 2,5 TL zam yapıp bunun tamamı onlara verilseydi…

Belediye bir süre daha fedakârlık yapabilirdi ama yapmadı…

* * *

Ayşe Başkanım keşke ilk icraatınız su zammı olmasaydı…

İnsanlar 7,5 TL’lik artışa tepki gösteriyorlar…

Özellikle de asgari ücretle çalışanlar ve emekliler…

* * *