'Eskişehirli dünya sanatçımız' olan Heykeltıraş Metin YURDANUR'un adı ve iki eseri son günlerde medyada sıkça gündeme getirildi.

Gerçi sanatçımızın adını son günlerde gündeme getiren; 'onun Küba'ki Atatürk heykelini RTE'nin ziyaret etmesi…' ve 'İstanbul Yenikapı'daki Yaşar KEMAL heykelinin depoya kaldırılması…' haberleri pek sevinecek şeyler değil.

Yerel medyamızda konu edilen 'Eskişehir'de eseri yok…' türü haberler ve yorumlar ise gerçekten üzücü…

Çünkü onun eserleri Türkiye'nin dört bucağında ve dünyanın birçok yerindeki meydanları süslüyor. Ne yazık ki bizler dünyaya malolmuş bir sanatçımızı yeterince tanımıyoruz ve dolayısıyla kendisine gereğince ilgi ve saygı gösteremiyoruz.

Bu nedenle ben, kendisiyle kırk yıldır tanıştığımız arkadaşım Metin YURDANUR'la ilgili olarak 2008 ve 2011 yıllarında Sakarya'daki köşemde yazdığım bilgilerin bazı kısa anımsatmalarını ve onun bazı güncel projelerini sizlerle paylaşmak istiyorum.

METİN YURDANUR'UN KISA ÖZGEÇMİŞİ

1951'de Sivrihisar'da doğdu. Bir demirci ustası olan babasını küçük yaşta kaybetti. Çocukluk ve gençlik yılları Sivrihisar'da geçti. 1972 'de Gazi Eğitim Enstitüsü Resim- İş Bölümü'nü bitirdi. 1972- 1978 yılları arasında çeşitli okullarda öğretmenlik, 1978-1981 yıllarında Gazi Eğitim Enstitüsü Resim- İş Bölümü'nde modelaj öğretmenliği yaptı.

1981 yılında '12 Eylül gazabına uğrayarak öğretmenlikten atıldı ve o yıldan beri 'ekmeğini heykelden çıkarıyor…' 1985'te Ankara- OSTİM'de kendi atölyesini açtı. 1998'de kendisine 'Devlet Sanatçısı' unvanı verildi.

1 Şubat 1980'de evlenen Eser- Metin YURDANUR çiftinin Aslı ve Gizem adında iki kızları var.

Bizim Metin ile tanışıklığımız, 1975- 1976 yıllarında Mihalıççık Lisesi'nde resim öğretmenliği yaptığı dönemde başladı. O yıllarda TÖB-DER Mihalıççık Şubesi yönetim kurulunda birlikte çalışmış ve çok güzel işler yapmıştık. O yılların Mihalıççık ortamı Metin'in toplumcu ve sanatçı coşkusuna dar geliyordu. Nitekim o dönemin iktidarı Metin'i Mihalıççık'tan sürmüştü.

Sonraki yıllarda Metin'le ilişkimiz sürdü. Fırsat buldukça Ankara'da ya da Eskişehir'de buluşarak, geçmişten geleceğe uzanan söyleşiler yapıyoruz. Son olarak 4 Mart 2015 günü, bizim Hamit TÜRKMEN ile birlikte Metin'in OSTİM' deki atölyesine uğrayarak kendisiyle anılarımızı ve umutlarımızı paylaştık.

YAŞAMINI HEYKELE ADAYAN SANATÇI

Metin YURDANUR'un dünya çapında ün kazanmış 100'ü aşkın heykeli var.

Bunlardan 20 tanesi Ankara'nın çeşitli meydanlarını ve caddelerini süslüyor. Örneğin; Sıhhiye'deki 'Barışa Uzanan Eller', Yüksel Caddesi'ndeki 'İnsan Hakları', Gar'daki 'Miras', Cinnah Caddesi'ndeki 'Balerinler' bunlardan bazıları.

Metin'in heykellerinin bulunduğu diğer iller şunlar: Rize, Kırşehir, Çanakkale, Antalya(2), Mersin, Sivas, Düzce (Akçakoca), İstanbul (3), Adıyaman, Tunceli, İzmir, Kastamonu, Erzurum, Trabzon, Manisa (Salihli).

Sanatçımızın heykellerinin yer aldığı ülkeler ise şunlar: Libya, Almanya, Macaristan(2), Japonya, Küba, Türkmenistan, Moğolistan.

Ve 'yok sananlara' için Eskişehir'deki heykellerini yer ve tarihleriyle birlikte bir kez daha anımsatalım: Sivrihisar girişinde 'Nasreddin Hoca (1985)', ESOGÜ girişinde 'Atatürk ve Gençlik (2002)', Hayrettin Karaca Parkı'nda 'Adem ile Havva (2011).

Metin YURDANUR'un heykelleri; büyük boyutlarda, görkemli, insancıl ve hareketli yapıtlar. Sanatçı heykelleri için şöyle diyor:

'Heykellerim benim evlatlarım. Her heykelde benim ruhumdan ve canımdan bir parça vardır. Onları çocuklarımdan ayırt edemiyorum… Keşke bin yıl daha ömrüm olsa ve bin yıl daha sanat üretsem…'

O BİR SİVRİHİSAR ve ESKİŞEHİR SEVDALISI

Metin'in sıkça vurguladığı gibi, onda heykel sevdasının oluşmasında 'Sivrihisar'ın doğal ve tarihsel çevresinin çok etkisi var.' Onun heykellerinde 'Sivrihisar'ın yaslandığı yalçın kayaların görkemli duruşunu' ve 'Sivrihisar çevresindeki on bin yıllık tarihsel mirasın izlerini' görebilirsiniz.

İşte bunun içindir ki benim tanıdığım Metin, sanatını besleyen Sivrihisar ve Eskişehir'e de sevdalı bir insan. Ve Metin, doğup büyüdü bu topraklara ve halkına vefa borcunu ödemek istiyor.

Geleceğe yönelik projeleri arasında 'Sivrihisar'da eserlerini sergileyeceği bir Heykel Müzesi açmak' var. Babadan kalma evlerini bu projenin merkezi olarak kullanarak, o yalçın kayaların doğal ortamında 'Türkiye'nin ilk özel heykel müzesini' oluşturmak istiyor.

Ayrıca 'Hitit aslanına ters binmiş Nasreddin Hoca heykeli' projesinin de Sivrihisar tepelerinde yer almasını hayal ediyor.

Bu projelerin yaşama geçebilmesi için de başta Büyükşehir Belediye Başkanımız Yılmaz BÜYÜKERŞEN ve diğer belediyelerimizden destek bekliyor.

Bence Metin YURDANUR'un bu güzel sevdasına destek olmak tüm duyarlı yurttaşların görevi olmalıdır.

Sağlıkla, sevgiyle ve dostlukla.