Kültür ve Turizm Bakanlığı Kızılinler'i Termal Turizm Bölgesi ilan etmişti. Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyeleri kendi sınırları içerisinde yer alan bölgeler için plan ve proje hazırlatıp bakanlığa teslim etmişlerdi.

Bakanlığın Kızılinleri Termal Turizm Bölgesi ilan ettiğinde hem Kızılinler Mahallesinde yaşayanlar hem de Eskişehirliler 'yıllardır dillendirilen proje nihayet gerçekleşiyor' diyerek sevinmişlerdi.

'Artık Kütahya ve Afyon'a gitmekten kurtulacağız. Şifamızı kendi şehrimizin sıcak suyunda bulacağız' diyerek projenin hayata geçmesini dört gözle beklemeye başlamışlardı.

Burnumuzun dibinde Kütahya ve Afyon sıcak sudan çok ciddi para kazanırken bu şifalı ve değerli sıcak suyu biz Eskişehir'de hamamlarda, tuvaletlerde kullanılıyoruz.
* * *
Dönemin Kültür ve Turizm Bakanı Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı, Eskişehir'de yapılan 'Termal Turizm Çalıştayı' ön toplantısına katılmış, toplantıda turizm konusunda önemli açıklamalara da bulunmuş ve şunları söylemişti: 'Bildiğiniz gibi Türkiye'nin deniz, kum, güneş
parantezinden kurtarılıp, farklı turizm türlerine de açılmasına ilişkin bir strateji değişikliğini yürürlüğe koyduk. Özellikle termal turizm bağlamında Ortadoğu pazarına ilişkin çok ciddi bir potansiyel söz konusu. Eskişehir ile yola çıkarak bölgemizin şuanda gerçekleşen ve gerçekleşecek olan potansiyellerinin ne olduğunu, bunların birlikte düşünüldüğünde farklı illerimize de çevrilmiş olan bu potansiyelin birlikte değerlendirilmesi halinde nasıl bir sinerji oluşabileceğini bu çalıştay da inşallah enine boyuna konuşacağız'.

'Bölgedeki potansiyel için Eskişehir'deyiz'
Nabi Avcı'nın bu açıklamalarına Eskişehirli termal işletmecilerinden destek gelmişti.

Turizm konusundaki bu çalışmaların Türkiye'ye ve Eskişehir'e büyük katma değer sağlayacağını ifade eden termal işletmecileri, 'Eskişehir herkes tarafından kabul edilen bir marka şehir. Hem şehir yaşantısıyla hem de bu bölgenin turizm potansiyeliyle. Tabii biz turizmci olduğumuz için bu bölgedeki potansiyel için buradayız. Hem de tarihi mekanlarıyla bu şehir bizi çekti. Çok yakın geçmişe baktığımızda bile termal turizmin gelişmediğini ama son zamanlarda özellikle Anadolu'da termal turizmin yayıldığını görüyoruz. Bu da farklı hedefle önümüze çıkıyor. Güney turizmi artık tamamen deniz, kum, güneş üçlüsünden ibaret. İç Anadolu'da özellikle Eskişehir ve çevresinde ciddi bir termal potansiyeli mevcut. Bunu daha çok insana anlatarak, daha çok reklam yaparak devlet kuruluşlarının da desteğini alıp, daha üst düzeye getirebiliriz. Bu konuda da Eskişehir'deki 2 üniversitenin ve yakın bölgedeki Afyon Kocatepe Üniversitesi'nin ciddi anlamda çalışmalarının olduğunu biliyoruz. Biz de turizmciler olarak buna destek veriyoruz. Devlet kuruluşlarının da etkisiyle, bu bölgelerdeki termal turizmin çok gelişeceğini düşünüyoruz' diyerek dönemin Kültür ve Turizm Bakan Avcı'ya destek vermişlerdi.
'Eskişehir'de ciddi bir su varlığı mevcut'
Eskişehir'e ve şehir halkına yıllardır hizmet veren Bizanslılardan kalma bir hamamı termal su ile birlikte hizmete açan Eskişehir'in en eski hamamının işletmecisi Kamuran Kazıksoy, Eskişehir bölgesinde ciddi su varlığının bulunduğuna işaret etmişti.

Demirkazıksoy, 'Bu hamam Bizanslardan kalma, biz 40 yıldır buradayız. Bizanslılardan kalma bir hamamdır burası termal tesis ama Türk hamamı olarak geçiyor. Şu anda sıcak suların kaynağı Eskişehir'in merkezinde olduğu için Kızılinler bölgesinde sıcak su kaynağı var. Yani şehir içinde Büyükşehir Belediyesi ile bir çalışma yaparlarsa, bir şeyler olabilir. Zaten Büyükşehir Belediyesi'nin yardımıyla bir termal otel yapıldı ama bu Kızılinler'e yatırım yapılırsa, gayet güzel sonuçlar alınabilir. Orada debisi yüksek suyun olduğunu biliyorum. İl Özel İdaresi orada suyu bulmuştu' demişti.
'Afyon, Kütahya gibi olmalıyız'
'Afyon, Kütahya termal konusunda ilerledi. Bildiğime göre, ancak suyun bulunan yerde termal tesis olabiliyor. Tabi onu jeofizikçiler ve jeoloji mühendisleri daha iyi bir şekilde analiz ederler. Bunlar iyi katma değer sağlar. Keşke bizde de Afyon ve Kütahya'daki gibi oteller olsa. İstihdam oluşturur,
bir sürü kalemi olur. Yani Eskişehir için çok faydalı olur.'
'BİZE DEVREDİN BEN ÜLKE ÜLKE GEZER YATIRIMCI BULURUM'

Belediyelerin hazırladığı Eskişehirleri heyecanlandıran projelerin bakanlığın askıya almasından sonra Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, 'Hazine arazisi olan bu turizm bölgesini bakanlık belediyeye devretsin. Ben ülke ülke gezer hem yatırımcı hem de yapılacak tesislerden faydalanacak hastayı da bulurum' demişti.

Nedense! Devir gerçekleşmedi.

Aslında nedenini tüm Eskişehirliler biliyor.
Hem Kızılinler hem de Eskişehirlilerin ve turizm işletmecilerinin hayalleri suya düştü.

Buradan başta Nabi Avcı olmak üzere tüm Eskişehir Milletvekillerine sesleniyorum.

Kızılinler turizm bölgesinin biran evvel Odunpazarı ve Tepebaşı Belediyelerine devredilmesi konusunda bakanlığa baskı yapın.

Hatta Kızılinlerdeki sıcak suyun heba olmaması için Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan randevu alarak kendisine buranın durumunu anlatın.

Eskişehirli Termal Turizm işletmecileri ile Eskişehir halkı Kızılinler Termal Turizm Bölgesinin bir an evvel yatırımcılara açılmasını sabırsızlıkla bekliyorlar.

ALİ ELDEM'E BAKANLIK İZİN VERMEDİ

Kültür ve Turizm Bakanlığı, geçmişte Kızılinler için iki kez ihaleye çıktı. İkisine de yatırımcılar ilgi göstermemişti.

Dışarıdan yatırımcı ilgi göstermemişti ama Eskişehirli iş insanı Ali Eldem, Kızılinler'den yer alıp termal otel projesi yaptırmıştı. Ancak bakanlıktan 'tesis kurma' izni alamadığı için aldığı araziyi satmıştı.

Ali Eldem'e gereken izin verilip termal otel yatırımı gerçekleşmiş olsaydı belki arkasından başka yatırımcılar da gelecekti.

ESKİŞEHİR UKRAYNA İÇİN AĞLIYOR

2014'te Kırım'ın ilhakının ardından Ukrayna'yla ilgili vizyonunu hiç gizlemeyen Rusya lideri Vladimir Putin, Batı'nın da yaptırımlar uygulamaya başlamasıyla, ilk aşamada bölgede hiçbir ciddi adım atmadı. Donbas'taki ayrılıkçıları desteklemekle ve bölgedeki çatışmaların 'Ukrayna'nın iç sorunu olduğunu' iddia etmekle yetindi.

Yedi yılın ardından, artık daha fazla beklemeyeceğinin; Ukrayna'ya yönelik farklı planlar yaptığının sinyalleri gelmeye başlamıştı.

Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in Ukrayna'yı Rusya'nın doğal sınırları içinde bir parçası, iki ülkeyi 'bir halk, tek bir bütün' olarak görüyordu. Putin, Ukrayna'nın Rus etki alanından çıkmasını hem ulusal hem kişisel bir aşağılanma, hem de stratejik bir kayıp olarak da görüyordu.

2014 yılında Kırım'ı ilhak ettikten sonra uluslararası kamuoyu tarafından tepki gören Rusya, Çarşamba günü sabaha karşı yerel saatle 05.50'de Donbas'a askeri harekat başlattı. Sabaha karşı ulusa sesleniş konuşması yapan Putin, Ukrayna'ya operasyon düzenlendiğini halkına ve tüm dünyaya duyurdu. Putin, konuşmasında bunun bir işgal olmadığını ancak 'özel askeri operasyon' olduğunu kaydetti. Ayrıca, bu durumunda Ukrayna'dan kaynaklı olduğunu söylerken, tehditler karşısında Rusya'nın kendisini savunacağının da altını çizdi.

Putin, konuşmasında Ukrayna topraklarını işgal etme niyetleri olmadığını ifade etti ve 'Operasyonun amacı sivillerin hayatını korumak' dedi.

Oysa söylediklerinin tam tersi oluyor.

Rus askerleri, uçakları, füzeleri, tankları sivillerin ikamet ettiği evleri vuruyor, Ukrayna halkına katliam uyguluyor.

Saldırının 5'nci gününe kadar 3'ü çocuk 200'e yakın insan hayatını kaybetti. Hani siviller hedef alınmıyordu?
* * *
Rusya lideri Putin, aylar öncesinde Ukrayna'yı işgale kafasına koymuştu.

Rus askeri güçleri bir aydır hem kara da hem de denizde tatbikat yapıyordu.
Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski, saldırının mümkün olmadığını belirterek adeta kafa tutmuştu.

İşgal öncesi başta ABD olmak üzere pek çok Avrupa ülkesinden askeri yardım istemişti.

Başta ABD olmak üzere pek çok Avrupa ülkesi 'Ukrayna'ya yanınızdayız' dediler ancak yardıma gelince sessiz kaldılar.

Dün ajanslara düşen haberlere göre hafif silah göndereceklermiş.

Batılı ülkeleri yanında görmek isteyen Ukrayna maalesef yalnız kaldı.
* * *
Rusya'yı yeniden var eden Başkan Putin bu konuda son derece net ve kararlı idi. Kurt kuzuyu yemeyi kafaya koymuş. Ukrayna Nato'ya girmeye çalışmasa da bu akıbetten kaçamazdı.

KIRIM TÜRKLERİ RUSYA'YI PROTESTO ETTİ

Türkiye'nin pek çok illerinde Rusya'nın Ukrayna'ya yaptığı saldırı kınanırken Eskişehir'de Kırım Türkleri ve Ukrayna vatandaşları bir araya gelerek Rusya'nın Ukrayna'ya gerçekleştirdiği saldırıları protesto etti.

Eskişehir Kırım Türkleri Kültür Yardımlaşma ve Spor Kulübü Derneği'nin düzenlediği basın açıklamasına Eskişehir'de yaşayan Ukrayna vatandaşları da katıldı. Dernek binası önünde yapılan açıklamada Rusya'nın Ukrayna'ya karşı olan saldırılarını hep bir ağızdan kınadılar.
Bazı katılımcılar Ukrayna'da vatanı için mücadele veren askerlere moral amaçlı kendi dillerinde mesaj iletti. Savaş karşıtı sloganlarla yapılan saldırıları kınadılar. Ukrayna vatandaşı kadınların gözyaşlarını tutamadığı protestoda duygu dolu anlar yaşandı.

Rusya'nın Ukrayna'ya gerçekleştirdiği saldırıların bir benzerini 2014 yılında Kırım'a uyguladığını belirten Eskişehir Kırım Türkleri Kültür Yardımlaşma ve Spor Kulübü Derneği Başkanı Recep Şen, 'Bundan 8 yıl önce Kırım'ın işgali ile başlayan süreç bugün bütün Ukrayna'nın işgaline yönelik Rusya saldırısı ile çok daha korkunç bir boyut almıştır. Rusya, tarihinde pek çok kez yaptığı gibi bugün bir kez daha uluslararası hukuku, diplomasiyi ve imzası bulunan antlaşmaları ayaklar altına almıştır. Tarihi boyunca defalarca Rusya rejimlerinin yaptığı katliamlar ve soykırımların mağduru olan pek çok halk gibi Kırım Tatarları da Rusya'nın Ukrayna'da yeni katliamlar ve soykırımlar yapması endişesini taşımaktadır. Ne yazık ki Kırım Tatarlarının tarihi tecrübesi bu endişenin gerçekleşmesi ihtimalini çok yüksek bulmaktadır. Dünya Kırım Tatar Kongresi olarak başta dünyanın pek çok yerine yayılmış Kırım Tatarlarını ve onların sivil toplum kuruluşlarını, hukuka ve insan haklarına saygılı dünya devletlerini ve bütün insanlığı emperyalist Rusya'nın Ukrayna'ya karşı başlattığı bu yeni saldırıya karşı bütün imkanları ile mücadele etmeye ve işgalleri sona erdirmeye çağırıyoruz' dedi.

ANADOLU ROTARY KULÜBÜNDEN BAŞKAN KURT'A ÖDÜL

Eskişehir Anadolu Rotary Kulübü Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'u hayata geçirdiği projeler ile ödüle layık görmüş.

Eskişehir Anadolu Rotary Kulübü tarafından gerçekleştirilen Meslek Hizmet Ödül Töreninde Başkan Kazım Kurt'a ödülü takdim edilmiş.

ANADOLU ROTARY KULÜBÜ İLE BİRLİKTE GERÇEKLEŞTİRİYORUZ

Törende konuşan Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, kendisini ödüle layık gören Anadolu Rotary Kulübüne teşekkür ederek, insanların hizmetinin takdir edilmenin onların motivasyonunu artırdığını, 'Bu ödül de benim için onlardan birisi oldu' demiş.
* * *
Kurt, ödüle layık görülmesinden dolayı Eskişehir Anadolu Rotary Kulübü yöneticilerine teşekkür ederek, 'Odunpazarı Belediyesi Eskişehir Anadolu Rotary Kulübü ile neredeyse iç içe bir noktaya geldi. Son 2-3 yıldır ciddi ortaklıklar yapıyor; ciddi işleri birlikte gerçekleştiriyoruz. Umarım bu işbirliği sürekli hale gelir. Geçen yıl Sevinç Mahallemizde yapmış olduğumuz Sebahattin Kırtunç Göç Kampüsü bu yıl geliştirilerek devam edecek. Anadolu Rotary Kulübü ile imzaladığımız protokol sonrasında, Rotary Kulübünün sorumluluklarının büyük bir kısmını biz üstlendik. Onu, geliştirerek sürdüreceğiz. Bu yıl Eskişehir'e fark kazandırma noktasında birlikte bir çalışmamız olacak. Yaşlı Bakım Merkezi ve kreşlerimize verdiğiniz destekleri de unutmuyorum' demiş.

Başkan Kurt'a ödülünü Eskişehir Anadolu Rotary Kulübü Üyesi Av. Yusuf Geren vermiş.
* * *
Kurum ve kuruluşlar tarafından belediye başkanlarının yaptıkları hizmetlerinden dolayı ödüllendirilmesi hem kendilerini hem de belediye çalışanlarının motivasyonunu artırıyor.

Sonuçta ödül belediye başkanının şahsına verilmiş olsa da hizmeti çalışanlar yapıyor.

İşte o nedenle başkanların almış oldukları ödüller de pay sahibi başkan kadar çalışanlar da olduğu unutulmamalı.

'Her başarılı erkeğin arkasında bir kadın var' derler ya, belediye başkanlarının arkasında belediye çalışanları var.