Bursa Cezaevi denetimine Adalet Bakanlığı'ndan bir müfettiş gelir. Bir kaç gün denetim yaptıktan sonra müdüre: 'Nazım da buradaymış, çağır da görelim nasıl biridir?' der. Nazım'ı odaya getirirler. Müdür koltuğuna iyice kurulan müfettiş Nazım'ı tepeden tırnağa süzer ve: 'Demek Nazım Hikmet sensin' der. Nazım'a oturması için yer göstermez. Kısa bir konuşma sonrası, 'Gidebilirsiniz' der. Nazım tam kapıdan çıkarken durur ve müfettişe: 'Ömer Hayyam adını duydunuz mu?' diye sorar. Müfettiş hemen atılır: 'Kim bilmez ki Hayyam'ı' Nazım: 'Hayyam zamanında İran Hükümdarı kimdi?' diye sorar.Müfettiş şaşırır. Nazım konuşmasını sürdürür, 'Görüyorsunuz, sanatçıyı anımsadınız ama hükümdarı anımsamadınız. Yıllar sonra beni dünya anımsayacak, ama dönemin Adalet Bakanını ve sizi kimse anımsamayacak' der ve çıkar.Müfettiş yaptığı yanlışı anlar, Nazım'ı geri çağırır ama Nazım koğuşunun yolunu tutmuştur, asla geri dönmez. O dönemin Adalet Bakanını kimse hatırlamıyor. Ama Nazım Hikmet her zaman hatırlanıyor. Yapılan bir haber nedeniyle tutuklanan Can Dündar ve Erdem Gül yıllar sonrada hatırlanacak. Ancak bugünün Adalet Bakanını ve onları tutuklayıp cezaevine atanları kimse hatırlamayacak.

-------------------------------------------------------------------------------------------------------

BÜYÜKERŞEN KARAMAN VALİSİ KADI ABDURRAHMAN PAŞANIN MİRASÇISI MI?

Hürriyet Gazetesi'nde çıkan bir haber dikkatimi çekti. Haberde şu ifadeler yer aldı; 'Osmanlı İmparatorluğu'nda 1800'lü yılların başında Karaman Valiliği yapan, Nizam-ı Cedid ve Sekban-ı Cedid ordularını komuta ettikten sonra boğularak öldürülen Kadı Abdurrahman Paşa'nın torunları miras için dava açtı. Paşa'nın Antalya, Konya, Muğla ve Trakya'nın yanı sıra Şam'daki Emevi Camisi'nin çevresinde de büyük arazileri bulunuyor. Mirasçılar arasında AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Nükhet Hotar, Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ve Gülriz Sururi de var.Kadı Abdurrahman Paşa'nın miras davası, 1996'da, Antalya'da bir arazinin sahiplerinin açtığı tapu tespit davasıyla başladı. Kadı Abdurrahman Paşa'nın olduğu tespit edilen arazi için nüfus kayıtlarında paşanın soyundan geldiği tespit edilen 310 isme ulaşıldı. Mahkeme 6 yıl sonunda davayı reddetti. 12 mirasçı, Avukat Namık Timuroğlu aracılığıyla 2013'te Vakıflar Genel Müdürlüğü'ne dava açtı. Bilirkişi yaptığı inceleme sonunda, dava açan 12 kişinin de Kadı Abdurrahman Paşa'nın soyundan geldiğini tespit etti. Timuroğlu, bilirkişi raporunun ardından, 12 kişinin mirasçılarının da dahil olduğu toplam 54 kişi adına yeni bir dava açtı.' İddiaya göre Büyükşehir Belediye Başkanı Büyükerşen Kadı Abdurrahman Paşa'nın soyundan geliyor. Bu davanın kazanılması halinde Büyükerşen, kardeşleri, çocukları ve yeğenleriyle birlikte Türkiye ve Suriye'de yüklü bir mirasa kavuşabilir…

-----------------------------------------------------------------------------------------

BUGÜN TARAF OLMAZSA 2019'DA BERTARAF OLUR

Eskişehir'in yetiştirdiği Bilim İnsanı Prof. Dr. Gaye Usluer iki defa üst üste CHP Parti Meclisi'ne seçilerek, büyük bir başarıya imza atmış bir isimdir.

SÖZ SAHİBİ OLAMIYOR

18 Temmuz 2012'de yapılan Kurultay'da Parti Meclisi'ne ilk defa giren Usluer, Ağustos Böceği olmadı. Hiç boş durmadı, karınca gibi çalıştı. Partisi için il il gezdi. Gittiği yerlerde CHP'lilere eğitimler vardı. Bu çalışmanın karşılığını Bilim Yönetim ve Kültür Platformu'nda en fazla oy alarak (876) görmüştü. Ve ikinci defa Parti Meclisi'ne girme başarısı göstermişti. Gaye Usluer, şu anda CHP'nin Eskişehir'deki en üst düzey yöneticisi. Ancak böyle önemli bir konumda olmasına rağmen Eskişehir Örgütü'nde bir türlü söz sahibi olamıyor.

'ETKİSİZ ELEMAN' GİBİ

CHP'de delege seçimleri ve kongreler oluyor. Usluer'e bu konuda hiç kimse danışmıyor. Kazım Kurt, Ahmet Ataç, Erman Gölet-Yücel Yenilmez ve Erdal Çakıcıer grupları adaylar çıkarıyor. Bu yarışın içerisinde oluyorlar. Eskişehir örgütünü kendilerine göre dizayn etmek istiyorlar. 2019'a göre kendilerine güçlü bir konum almaya çalışıyorlar Usluer bu işin bir tarafında olmuyor. 'Etkisiz eleman' gibi davranıyor. Belki kadın olmasından, belki mütevazi olmasından dolayı örgüt işlerine giremiyor. Veya girmek mi istemiyor? Usluer, bugün örgütler yeniden dizayn edilirken taraf olmazsa, 2019 seçimlerinde bertaraf olur.

PARTİLER ÜSTÜ DEĞİL

Usluer, Yılmaz Büyükerşen gibi partiler üstü bir insan değil. Gücünü parti örgütünden alıyor. Eskişehir Örgütlerine hakim olmazsa, Genel Merkezdeki bugünkü gücünü yarın kaybedebilir. CHP Eskişehir Örgütü 2007 yılında Genel Başkan Yardımcısı Cevdet Selvi gibi kurt politikacıyı bile Eskişehir'den göndermişti. Selvi Kocaeli'nden aday olmak zorunda kalmıştı. Usluer Ankara'ya gidip gelmekle, 'Herkesle iyi geçineyim' demekle bugünkü gücünü koruyamaz. Kendi seçildiği ilinde güçlü olmayanlar, Genel Başkanın gözünde de güçlü olamaz…

--------------------------------------------------------------------------------------------

FOTO ŞAKA

Eskişehirspor Başkanı Mesut Hoşcan: Bugün Bayram değil, neden geldiler ki! Yoksa, kongreye gitmemi söylemek için mi geldiler?

AK Parti Eskişehir Milletvekili Emine Nur Günay: Buraya beni niye getirdiler ki? Ya Mesut Bey, 'Sen Başbakanın Ekonomi Başdanışmanısın. Kulübe para ver' dese ben ne yaparım?

AK Parti Eskişehir Milletvekili Harun Karacan: Ziyaretin kısası makbuldür. Mesut Başkan para istemeden buradan sıvışsak iyi olur.

Eskişehir Valisi Güngör Azim Tuna: Onlardan para istesin diye vekilleri ayağına getirdim. Adamlar kalkacak Mesut Başkan hala bir şey söylemiyor. Bilmiyor mu? 'Ağlamayan bebeğe mama verilmez.'