İl kongrelerine salgın nedeniyle ara veren AK Parti, bugüne kadar yalnızca 19 il kongresi gerçekleştirdi. Kongrelerle teşkilatta yüzde 55-60 oranında değişim gerçekleşirken, yeni kadroların 2023 seçimlerine hazırlanması için de düğmeye basıldı.
AK Parti, teşkilat yönetimine girecek isimlerle bire bir mülakatlar yapıyor.
Yeni kadroları 2023 seçimlerine hazırlamak için düğmeye basan AK Parti, değişen il ve ilçe başkanlarından 2023 strateji raporu istedi.
İl ve ilçe başkanları, bulundukları yerlerle ilgili 3 yıllık strateji planlarını hazırlayıp genel merkeze sunacak. Bunun yanı sıra il ve ilçe başkanlarına yönelik anket düzenlenip, partinin belirlediği başlıklar içinden kendilerine yine bir strateji belirlemeleri istenecek.
MÜLAKAT YAPIYOR
Ayrıca parti içinde teşkilat yönetimine girecek isimlerle birebir mülakatlar yapılıyor. Yönetim için insan kaynağı oluşturulurken, bu kaynak içinden yedek ve asil yönetim seçildikten sonra, komisyonlar vasıtasıyla tüm adayların aktif hale getirilmesi hedefleniyor.
Mülakatların tamamlanmasının ardından AK Parti, il ve ilçe yönetiminde yer alan kişilere 'sosyal medya kullanımı', 'kriz yönetimi', 'kişisel gelişim' ve '2023 seçimi' gibi eğitimler verecek.
Koronavirüs salgını nedeniyle 1 haftalık online sistemi ile gerçekleştirilmesi planlanan eğitimlerin ardından genel merkez, teşkilatı sınava tabi tutacak. Yeni kadrolar belirlenirken 'yüzde 30 kadın, yüzde 30 genç' zorunluluğuna da dikkat edilecek.
* * *
Eskişehir'de Odunpazarı ve Tepebaşı ilçe kongreleri tamamlandı.
Başkanlar değişmedi, yönetimler yenilendi.
Yeni isimler ile eskiler harmanlandı.
Odunpazarı ve Tepebaşı ilçe kongreleri öncesinde bildiğim kadarıyla başkanlar mülakata alınmadı.
Genel Merkez'e davet edildiler.
Onlarla yüz yüze görüşmeler yapıldığını biliyorum.
Demek ki yapılan bu yüz yüze görüşmeler adı konmasa da 'mülakat' imiş.



ESKİŞEHİR'DE MÜLAKATA
KİMLER GİRECEK?
İddialara göre İl Başkanı Zihni Çalışkan bazı ilçe başkanlarının değişmesini istemiş.
Buna pek ihtimal vermiyorum.
O nedenle iddia diyorum.
Ama onlar yine seçildiler.
Genel Merkez ve Zihni Çalışkan o isimleri onaylamamış olsa zaten seçime giremezlerdi.
İl başkanlığı seçimleri koronavirüs salgının artması üzerine ertelendi.
Ertelenmemiş olsaydı aralık ayının üçüncü veya dördüncü haftasında yapılacaktı.
İl kongresi ertelenince gönlünden il başkanlığı geçiren isimlerin AK Parti Genel Merkezi'ne gidip geldiklerini duyuyorum.
Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş ile görüşmek için araya aracılar soktukları, ancak görüşemedikleri iddia ediliyor.
Onun yerine genel başkan yardımcıları veya teşkilat başkanıyla görüşüp, 'neden başkan olmak istediklerini' anlatıyorlarmış.
* * *
Partinin genel merkezinden kendilerine herhangi bir söz verilmediğini Ankara'da gazetecilik yapan Eskişehirli meslektaşlarımdan öğrendim.
Onlara, 'Adaylarla mülakat yapacağız. Aday olmak istiyorsanız mülakata katılacaksınız' denilmiş.
Bugüne kadar İl Başkanı Zihni Çalışkan'ın 'il başkanlığı garanti' diye yazıyorduk.
Çalışkan da mülakata katılacağına göre il başkanlığı için söz verilmemiş…
Zihni Çalışkan 'yola devam edecek' derken genel merkez sürpriz bir isim de açıklayabilir.
* * *


'BELEDİYELER DOĞALGAZDAN PAY ALMALI'

İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu ile CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer TBMM'de Eskişehir'in en çok sesini duyuran milletvekilleri.
Tam sayılarını bilmemekle birlikte belki de mecliste en çok söz alan milletvekilleri arasındalar. 'Hemşerilerim beni ekranda da görsünler' ya da laf olsun diye değil gerçekten kendilerine oy veren seçmenlerin sesi, soluğu oluyorlar.
* * *
Doğrusunu söylemek gerekirse Arslan Kabukçuoğlu'nun böylesine bir performans göstereceğine başta inanmıyordum.
TBMM'de 'parmak kaldır-indir' görevi yapar diyordum kendi kendime.
İtiraf ediyorum yanılmışım.
Eskişehir'in ciddi sorunları ya TBMM kürsüsünden ya da verdiği soru önergeleri ile devleti yönetenlere duyuruyor.
Doğum Evi Başhekimliği yaptığı dönemde de hastanede yaptığı ciddi değişim ve dönüşümle hem Eskişehirlilerin hem de hastane personelinin en önemlisi de yatan hastaların gönüllerine girmeyi başarmıştı.
* * *
İYİ Parti Eskişehir Milletvekili Arslan Kabukçuoğlu'nun danışmanı Doğukan Taşkınlar mail göndermiş.
Mali açıp okudum.
Kabukçuoğlu, TBMM'de devam eden 2021 Yılı Merkezi Yönetim Bütçe Kanunu Teklifinin madde görüşmelerinde, 'Büyükşehir Belediyelerinin sıkıntılarını ve çözüm önerilerini' yine meclis kürsüsünden gündeme getirmiş
* * *
Mailde birkaç konu var.
Bunlardan birisi benim daha çok ilgimi çekti.
O da yaşanan pandemiden dolayı belediye gelirlerinin artırılması talebi.
'Artırılsın' derken kaynakta göstermiş.
Arslan Kabukçuoğlu'nun işte o önerisi:
'Mart 2020'de Eskişehir Büyükşehir Belediyesi, Maliye Bakanlığından 41 milyon lira ödenek almış iken takip eden aylarda ortalama 24,5 milyon Türk lirasına düşmüştür. İller Bankası payı mart ayında 14 milyon lira iken takip eden aylarda düşmüş ve ortalama 10,5 milyon lira olmuştur. Öz gelirlerindeki azalma yüzde 60 civarındadır. Kiralama bedellerinde belli ıskonto yanında genellikle kira alınmamıştır. Toplu taşımada yolcu sayısında yüzde 62 kadar azalma olmuştur. Eğitim, kültür, sanat ve spor faaliyetleri, tiyatro, opera, tematik parklar gelirlerinde de yüzde 85 kadar düşme olmuştur. Belediyelerin genel bütçeden aldıkları paylar yetersizdir. Belediyelerin kamuya olan borçları, genel bütçe vergi gelirlerinden kesilmektedir. Belediyeler bu borçları ödemekte zorlanmaktadır. Bu borçlar ya affedilmelidir ya da yeniden yapılandırılmalıdır.'
Konuşmasının bu bölümü dikkat çekici ve belediye gelir getirecek önerisi:
'2464 sayılı Kanun hava gazından belediyelere pay vermektedir. Hava gazı üretimi artık kalktığına göre bunun yerine belediyeler doğal gazdan bir pay almalıdırlar. Belediyelerin telefon, teleks, fakstan aldıkları paydan başka internet ve cep telefonundan da pay almaları uygun olacaktır. Konaklama bedelinden belediyelere verilecek payla, çevre, yol ve park gibi şehirlerin ihtiyacı olan iyileştirilmeler sağlanacaktır. Toplu taşıma, belediyelerin ilin en ücra köşelerine yapmaları gereken hizmetlerdir. Bu önemli bir giderdir, getirisi çok küçüktür. Hiç olmazsa buradaki, akaryakıtlardaki KDV oranları kaldırılmalıdır.'
* * *
Devleti yönetenler İller Bankası veya genel bütçeden belediyelere kaynak yaratamıyorsunuz.
Veya 'yasal ödenek neyse ancak o ödenir' diyorsanız, o zaman belediyelerin daha çok hizmet yapması, daha çok vatandaşına aş iş verebilmesi için Arslan Kabukçuoğlu'nun bu önerisini dikkate alın.
Alın ki; maddi imkansızlıklardan dolayı tıkanan belediyelerin önü açılsın.
* * * *



'Bu tohumu siz ekebilir misiniz?'
Bir zamanlar Çin'de bir adam o kadar aç ve bitkin düşmüştü ki, dayanamayıp bir armut çaldı.
Adamı yakalayıp cezalandırılmak üzere İmparator'un karşısına çıkardılar. Hırsız imparatoru görünce ona şöyle dedi;
'Değerli efendim, çok açtım, dayanamadım çaldım ve yedim. Beni affetmeniz için yalvarıyorum. Eğer affedersiniz size paha biçilemez bir armağanım olacak.'
İmparator dudak büker;
'Senin gibi birinde paha biçilemez ne olabilir ki?'.
Hırsız, avucunun içindeki armut çekirdeğini uzatır ve;
'Bu çekirdeği ekerseniz bir gün içinde altın meyveler veren bir ağacın yeşerdiğini göreceksiniz.'
İmparator kahkaha atarak;
'Ek o zaman, altın meyveleri görünce affederim seni' dedi.
Yoksul adam;
'Haşmetlim bu tohumu ben ekemem çünkü ben bir hırsızım. Bu tohumu ancak, ömründe hiç çalmamış, başkalarına hiç haksızlık yapmamış, yalan söylememiş biri ekebilir. Tohum o zaman gücünü gösterir, aksi takdirde onu ekeni zehirler, tarif edilemez acılarla öldürür. Sultanım, bu tohumu ancak siz ekebilirsiniz.'
İmparator irkildi, suratını astı, bir süre düşündü, sonra hırçın bir sesle;
'Ben İmparator'um bahçıvan değil, o tohumu başbakana ver eksin de altın meyveleri görelim' dedi.
Yoksul adam, tohumu başbakana uzatınca başbakan telaşe içerisinde imparatora dönüp itiraz etti.
'Ben ekim biçim işlerinde çok beceriksizim efendim, sihirli tohumu ziyan ederim. Bence bu tohumu hazinedar başı eksin.'
Hazinedar başı da hemen bir bahane buldu ve bu görevi başkasına devretti.
Bir bir orada bulunan herkes sudan sebeplerle tohum ekme görevinden kaçındılar.
Sonra İmparator, doğan sessizliğin içerisinde bir süre düşündü.
Başı önünde başbakana, hazinedara ve bütün görevlilere dik dik baktı ve;
'Hadi bakalım bu hırsız bahçıvana tohumun nasıl altın meyve verdiğini hep birlikte gösterip sevindirelim' dedi.
(alıntı)
* * *