7 Haziran seçimleriyle milletvekili seçilenler bugün yemin edecekler…

Ve yemin ettikleri an, milletvekili olmalarından kaynaklanan her türlü hakkı, (emeklilik hakkı dahil) kazanacaklar…

Yemin töreninden önce,

TBMM Başkanlık Divanı oluşturulacak…

İşte Başkanlık Divanının kurulduğu andan itibaren, hepimizin aklında dönüp duran '45 günlük süre' başlamış olacak…

7 Ağustos'ta ise bitecek…

Bu 45 günlük süre içinde Türkiye'de TBMM tarafından güvenoyu alacak bir hükümet kurulamazsa, erken seçime gideceğiz…

İlginç, bir o kadar da hassas bir dönem bizi bekliyor…

***

45 günlük süre henüz başlamadan, kimin kiminle ya da kimler kimlerle koalisyon yapar ya da yapmaz soruları havalarda uçuşurken, birden bire AKP-MHP koalisyonu olacağıyla ilgili ciddi iddialar ortaya atıldı…

Çoğunun en güçlü koalisyon seçeneklerinden biri olarak gördüğü AKP-MHP birlikteliği kısa sürede gündemdeki yerini aldı…

Olur tarafları, olmaz tarafları masaya yatırıldı…

Hatta anlaşmanın çoktan bitirildiği, bakanlıkların bile paylaşıldığı dillendirildi…

Bu iddianın bu kadar dallanıp budaklanmasında, CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun MHP Lideri Bahçeli'ye 'hükümeti kuralım, sen başbakan ol' teklifinin önemli rolü vardı…

Bahçeli bu öneriyi reddedince, AKP-MHP koalisyonunun olabilirliği biraz daha güç kazandı…

Ancak dediğimiz gibi,

45 günlük süre daha bugün başlıyor…

***

Bu tür, geniş spektrumlu oluşumlarda, o kadar çok etmenin doğru zamanda, doğru yerde, doğru kişilerle ve doğru şekilde yapılması gerekir ki, çoğu zaman kestirmeden 'oldu da bitti maşallah' demenin bir anlamı olmaz…

AKP-MHP koalisyonu iddiaları, hiçbir işe yaramasa bile, hem AKP, hem MHP tabanlarında hem de ülke kamuoyunda böyle bir koalisyonun nasıl karşılanacağına ilişkin önemli ipuçları vermiş olmalı…

Bir noktada da, içinde AKP'nin olmayacağı bir koalisyon modelinin hayalden başka bir şey olmadığı da insanların kafasına çiviyle çakılmış oldu…

***

AKP tabanı, ehveni şer diye bakıyor olmalı…

Tek başına iktidar yok ama böyle bir ortaklık iktidarın tamamen dışında kalmaktan iyidir…

İdealist MHP'lilerin ise, böyle bir ortaklıktan çok memnun olduklarını Bahçeli dahil kimse düşünmüyor…

Ancak, parti tabanının bir kısmı ise, neredeyse 15 yıldır iktidardan ve nimetlerinden uzakta olmanın sıkıntısını bu şekilde biraz olsun hafifletmek istiyor olabilirler…

Ancak MHP'nin,

Hem iktidar ortağı olmaya, hem muhalefet olmaya, hem de gerekirse erken seçime aralarında hiçbir ayrım yapmadan razıymış görüntüsü verdiği unutulmamalı…

Devlet Bahçeli, her zaman yaptığı gibi, bir sabah kalkıp ansızın 'hadi erken seçime gidelim' diyebilir…

AKP, birçok şeyi CHP'den daha kolay kabul ettirecek olsa da MHP'nin bu oynak yapısı ve zaman zaman kararsızlığa kadar giden zigzaglarına katlanmayı ne kadar kabul eder bilinmez…

***

CHP tabanında ise,

AKP'ye yeniden iktidar yolunu açıyor olmasından dolayı MHP'ye değil ama Bahçeli'ye olan tepki artabilir…

Zira CHP seçmeni hala CHP-MHP-HDP koalisyonunun gerekliğine ve olabilirliğine inanıyor…

Yani, AKP'nin dışarıda bırakılacağı bir koalisyon modeli matematiksel olarak mümkünken, neden gerçekleşmediği üzerine düşünen çok insan var…

Ülkenin büyük bir kısmının 13 yıldır AKP yönetiminden duyduğu sıkıntının şimdi yanına MHP'nin de konuşlanmasıyla nasıl bir noktaya gidebileceği konusunda insanların kafasında çok ciddi soru işaretleri var…