Depreme dayanıksız olduğu gerekçesiyle yıkıldıktan sonra yaklaşık üç yıl boyunca ‘imza yetkisi’ çıkmazı nedeniyle inşa edilemeyen Kurtuluş Kapalı Pazaryeri’nin temeli nihayet atıldı.
Kentsel dönüşüm yetkisinin Eskişehir Büyükşehir Belediyesi ile Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Müdürlüğü arasında yarattığı çıkmaz Ankara’da çözüldü; yetki Büyükşehir Belediyesi’ne devredildi.
Bürokratik aksaklıkların değil yerel yönetim - merkezi iktidar çatışmasının yeni dönemde nasıl şekilleneceğinin ilk yansımalarını bu ‘çözüm’de görmüş olduk. Yetki devrini bir barış çubuğu olarak nitelendirmek biraz abartı da olsa, Büyükşehir Belediye Başkanı Ayşe Ünlüce döneminin siyasi ikliminin ılıman geçeceğinin ve hükümet kanadında buna sıcak bakıldığının ilk mesajlarını burada aldık.
*
Konunun tatlıya bağlanması için AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak’la yapılan ‘uzlaşma’ görüşmesi Ayşe Ünlüce ile Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt arasında politik zemin düzleminde bir tartışma konusu açtı.
Kurt, politik duruş ve iş birliği üzerinden hizmetlerin şekillendiğini vurgularken Ünlüce, hizmette politikanın arka planda kaldığını savunarak “Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı olur” sözüyle spekülasyonlara teslim olmadı.
Her iki başkanın da farklı cephelerden savunduğu hizmet etme anlayışının ilk çatlağı CHP içinde kapansa da kenti etkileyebilecek gerilim hattı keşfedildi.
*
Bu hatta bir kıvılcımı Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü Hikmet Çelik yaktı. Siyasi kimliği de olan bürokratımız Çelik, CHP’li Büyükşehir Belediyesi’nin büyük bir gururla gerçekleştirdiği temel atma töreninde fırsatı kaçırmayarak Kazım Kurt’u açıktan eleştirme hakkını bir kez daha kullandı.
Çelik, daha önce de olduğu gibi kentsel dönüşüm projelerinde tüm gecikme ve aksaklıkları hükümet-yerel yönetim karşıtlığına değil, CHP’li isimlere bağladı. Sözünün özünde “Planlama ve projelendirme aşamasından ruhsat ve iskana kadar Kazım Kurt bizi engelledi” vardı… İnatlaşma itirafı ve uzlaşma kaygısı yoktu…
AK Partili siyasetçilere tek tek teşekkür ederken karşılık veremeyecekleri bir ortamda Cumhuriyet Halk Partililerin gözünün içine bakarak o görkemli törene eleştiri gölgesi düşürdü. Hizmeti polemikleştirdi.
*
AK Parti İl Başkanı Gürhan Albayrak da “biz hükümet olarak” diye başladığı konuşmasında benzer bir tavır sergiledi. Nihayetinde rakip partiler diyerek normalleşen bir uslup olduğunu düşünsek de söylemde ‘parti devleti’ sıfatını kabul etmeyen AK Parti’nin pratikte bunu göze sokan çelişkisi yine şaşırtmadı…
Uzlaşma ve ortak akıl vurgusunun yapıldığı bir açılışta kürsüye çıkan her AK Partili isim töreni kendi partilerinin şovuna dönüştürmeyi, ev sahiplerini dolaylı yoldan eleştirmeyi büyük bir maharetle başardı.
Sadece Kazım Kurt ‘uyumsuz’ ilan edilmedi, açıktan olmasa da Ayşe Ünlüce de ‘uyumluluğuyla’ eleştirildi, hizmeti ‘biz yaptık’ dendi.
*
Kendi evinde eleştirilerle atılan temel, 2 yıl sonra yapılacak açılış töreninde ellerinde makaslarla göreceğimiz aynı isimlerin neye kurdele kesileceğini bize gösteriyor. Demokrasi kenti Eskişehir’de siyasetçileri aynı karede yan yana görmek hoşumuza gitse de Türkiye genelindeki siyasi çekişmelerin ve operasyonların partiler ve aktörler üzerinden gündeme yansımamasını beklemek ‘Pollyanna siyaseti’ doğurur; bunun lokal versiyonunu da en acı şekilde okuruz!