'Yaşamak, hayata sıkı sıkıya tutunmak
Asla umudunu yitirmemek
Belki zor ama
İnadına yaşayacağım denmeli her şeye rağmen…' (Can YÜCEL – İnadına Yaşamak)
Her gün yüzlerce insanın öldürüldüğü bir zamanda 'sırası mı yaşamdan söz etmenin?' demeyin lütfen.
Evet, ülkemizde ve çevresinde kol kola girmiş olan 'terör ve savaş' ölüm kusmaya devam ediyor. Akıllara zarar veren iğrenç bir durumdur bu…
Ölümlerin acısını yaşadığımız böylesine bunaltıcı durumlarda; 'insan sıcaklığına ve sanatın güzelliğine sığınarak', belki yüreklerimizin pusunu silebiliriz…
***
'HALKTAN BİRİ' OLABİLMEK…
Eskişehir Büyükşehir Belediyesi Şehir Tiyatroları (EBB-ŞT), tüm engellere inat güzellik üretmeye devam ediyor.
EBB- ŞT'nin 2015-2016 sezonunun yeni oyunlarından birisi olan ve Ekim ayında sahneye çıkan 'Halktan Biri' oyunu da yaşam dersi vermeye devam ediyor.
'Halktan Biri', ABD Başkanı George Buch'un ikinci döneminde (2005) Sam Bobrick tarafından yazılmış. Komedi unsura ağır basan bu oyunda ABD'nin ekonomik politikalarına göndermeler yapılıyor.
Ama oyun içinde oynanan oyunlar Türkiye'de döndürülen dolaplara o kadar benziyor ki…
Oyunun Yönetmeni Ümit AYDOĞDU. Dekor Başak ÖZDOĞAN, Kostüm Tülay KALE, Işık Ali Rıza TEKİN tarafından hazırlanmış. Ve EBB-ŞT'nin teknik kadrosu harikalar yaratmaya devam ediyor.
İki kişilik oyunun rollerini Özlem AKDOĞAN ve Zafer ERGÜL yüklenmişler. Her ikisi de sanki rol yapmıyorlar, inadına yaşıyorlar…
Toplumsal yaşamımızın şu karanlık sürecinde 'inadına halktan biri olabilmek' o kadar önemli ki…
EBB-ŞT'yi inadına yaşatan tüm sanat emekçilerini yürekten kutluyorum.
***
MALIÇLILAR BULUŞMASINDAN DAMLALAR
'Eskişehirli Mihalıççıklılar (Malıçlılar)', Mihalıççıklılar Derneği (MİYAD)'nin '25. Kuruluş Yıldönümü' dolayısıyla 18 Aralık akşamı bir dayanışma yemeğinde buluştular.
Bu buluşmanın magazin boyutunu son birkaç gündür yerel ve sosyal medyada sanırım yeterince izlediniz…
Ben bu buluşmanın sosyal yaşam boyutunu sizlerle paylaşmak istiyorum.
Öncelikle, 1990 yılında kurulan MİYAD'ın 25. yıla ulaşmasının önemli olduğunun altını çizmek gerekiyor. Çünkü örgütsel yaşamın önünde demokratik ve ekonomik anlamda binbir zorluğun olduğu ülkemizde, bir derneği uzun süre yaşatabilmek kolay değil.
Bu fırsatla, başta onursal başkanımız Selami VARDAR ve kurucu başkan Muzaffer SOLAKOĞLU olmak üzere, tüm zorluklara rağmen inadına emek vererek MİYAD'ın yaşamasını sağlayan tüm hemşerilerime şükranlarımı sunuyorum.
Ayrıca, başta Başkan Nurettin KABA ve eğitimci dostlarımız Vedat ULUBAĞ ile Hasan EROĞLU olmak üzere bugünkü yönetim kurulunu da kutluyorum.
Eşimle ve dostlarımızla birlikte katıldığımız yemekte, Malıçlı yerel sanatçı Ceyhun İNCEÖZ ve ekibi bize yoğun nostaljik duygular yaşattı. Çocukluğumuzda dinlediğimiz türküleri ve oyun havalarını bizim Ceyhun öylesine damardan seslendiriyor ki…
Bu arada, ülkemizde estirilmeye çalışılan 'karartılmış yaşam' çabalarına inat; bizim Malıçlılar kadın erkek, çoluk çocuk birlikte oynayarak, mutluluklarını birlikte yudumladılar… Bence birlikte yaşanan bu güzellik, yurttaşlarımızın yaşam biçimlerini karartmaya çalışanlara karşı sanki 'Yaşasın Cumhuriyet değerlerimiz…' diye haykırmak gibiydi…
İzninizle konunun sosyolojik boyutunu biraz daha açmak istiyorum.
Bir kentte yaşayan ve farklı kültürel özellikler taşıyan kesimlerin kendi aralarında oluşturdukları 'hemşeri derneklerinin' demokratik yaşamımıza önemli katkıları olduğu yadsınamaz.
Elbette ki bu hemşeri derneklerinin işi 'hemşeri şovenizmine kaydırmaması' ve 'farklılıkları kışkırtmaması' gerekir.
Aslolan, yerelden ulusala ve evrensele uzanan bir çizgi üzerinde yaşamı paylaşmaktır…
Bugün Eskişehir kent merkezinde yaşamakta olan 'Malıç kökenli' binlerce insanımızın kendilerine özgü sosyal ve kültürel özellikleri var.
Örneğin, tarih ve coğrafya koşulları nedeniyle Mihalıççık yöresinde tarım, ticaret ve sanayi yeterince gelişmediği için halkı genellikle yoksuldur. Bu nedenle Mihalıççık yöresi halkı kente göçtüğünde çoğunlukla devlet kapılarında işçilik ve memurluk yapmaktadırlar. Ve eğitime daha sıkı sarılmaktadırlar.
Benzer özellikler taşıyan toplum kesimleri gibi, Eskişehirli Malıçlıların da 'toplumsal ve siyasal etkinliklere ilgileri fazladır.' Bunun için kentimizdeki STK'larda ya da siyasal partilerde Malıçlı insanlara çokça rastlanır.
Bu bağlamda, kentimizdeki Malıçlıların 'hemşeri dayanışması amaçlı örgütlenmeleri' de uzun yıllardan beri başarıyla sürmektedir.
İşte, Malıçlıların örgütsel dayanışma içinde olmaları ve dolayısıyla siyasete daha duyarlı olmaları nedeniyle, hemen her dönemde tüm partilerde 'Mihalıççık kökenli adaylar öne çıkmaktadır.'
Ancak üstat Önder BALOĞLU dostumuzun da 'Ne oluyor Malıçlılara?...' sıkça altını çizdiği gibi, son dönemlerde Mihalıççıklıların siyasal prestijleri düşmeye başlamıştır.
Bence bunun temel nedeni, son yıllarda diğer ilçelerin oluşturduğu hemşeri derneklerinin daha aktif çalışır duruma gelmeleridir.
Bu durum, aralarındaki hemşeri dayanışmasının daha nitelikli ve daha kitlesel olması konusunda tüm Malıçlılara yeni görevler yüklüyor.
Terörsüz, savaşsız, sömürüsüz, ötekileştirmesiz bir ülkede ve dünyada; inadına kardeşçe yaşayacağımız günlerin özlemiyle ve kararlılığıyla…
Sağlıkla, sevgiyle ve dostlukla…