Sevgili okurlar,
Bilindiği gibi zamanımızın en etkili silahı internet, medya, sosyal medya ve basındır. Bizim neslimizi korumak adına basın, internet, sosyal medya platformlar yoluyla yapılan her türlü tahribatın önüne geçebilmek için önce Türk ve Müslüman olarak elimizdeki tüm imkanları kullanmak Allah'ın emri gibidir.
Özellikle, diğer batıl inanç mensuplarının gayretlerini gördükçe, yarın hesap günü bunun hesabını nasıl veririz diye düşünmekteyim. Fakat son yıllarda mutlu olduğumuz bir konu var ki, bir anayasal kurum olan Diyanet İşleri Başkanlığımız son yıllarda yaptığı çalışmalarla gerek Diyanet TV, Diyanet Radyoları, Diyanet Aylık Dergi, Diyanet Aile Dergisi, Gençlere yönelik hazırladığı; Geçerken Dergisi, çocuklara yönelik Diyanet Çocuk Dergisi ile anasınıfı çocuklarına yönelik ise Cim Dergisiyle toplumu din konusunda aydınlatmak ve sahih doğru dini bilgiyi topluma ulaştırmak amacıyla yoğun bir gayretin içerisindedir. Kendilerini tebrik ediyoruz.
Başkanlığımız tüm bu faaliyetleriyle öncelediği husus; öncelikle personelinin mesleki gelişimlerine katkı sağlaması ve güncel konuları takip edebilmesi için de süreli yayınlarına abone olmaları yanında bu süreli yayınlarının toplumun her kesimine ulaştırılmasını müftülüklerden ve personelinden de istemekte ve gayret ve çaba göstermelerini arzu etmektedir. Müftülüklerimizde Başkanlığın talimatları yönünde bir gayretin içerisindedirler. Müftülerimiz bilirler ki ameller niyetlere göredir. Bir işin karşılığı Allah katında olmayacaksa o işe uğraş vermek beyhude çabadır. Bize düşen kanaatimce bu durumu eleştirmek değil taktir etmektir.
Üzülerek ifade etmek isterim ki internette ve mahallelerde İncil, Tevrat ve dergi vb. dağıtarak adeta Müslüman mahallesinde salyangoz satmaya devam eden bir takım grupları insanların görmezden gelinmesi üzüntü vericidir. Bu durumu ne yazık ki eleştiren de yoktur. Yine üzülerek ifade edelim ki, bunları bildikleri halde bunlara ses çıkarmayan bazı medya ve basın organları Diyanet İşleri Başkanlığımızın çok büyük emeklerle seçkin din adamlarının dikkatle hazırlayıp gençliğin, vatandaşlarımızın hizmetine sunduğu ve benim de yıllardır istifade ettiğim Diyanet dergilerini Türkiye'de il müftülüklerinin, ilçe müftülüklerimizin ve özellikle din görevlisi arkadaşlarımın gayretiyle halkımızın ve gençlerimizin istifadesine sunduğu dergileri ulaştıranları eleştiriyorlar. Halbuki bu türlü gayretlerle ancak ücretsiz olarak Müslüman Türk gençlerine dağıtılan İncil ve Tevrat'ın veya zararlı akımların önüne geçebiliriz.
Artık savaşlar bu mecraya dökülmüş durumda, burada özellikle din görevlisi arkadaşlarımız bu hizmete gönüllü talip olarak etrafındaki, mahallesindeki lise ve üniversite öğrencilerinin ayaklarına giderek, ilminin ve görevinin zekatını ifa etmelidir. Çeşitli nedenlerle camiye gelemeyenlere bu ulvi görevi yapmalıdırlar. Yoksa İncil ve Tevrat'ın gençlere ulaşmasına engel olamayız, tüm gayretimiz neslimizi bu büyük tehlikeden korumak olmalıdır. 3-5 kuruşluk dünya menfaati için başka yollar denemek, kimseye fayda vermez kazançta sağlamaz.