Toplumsal gündemimizin başında doğal olarak 'deprem' ve 'seçim' konuları yer alıyor. Bu iki yaşamsal konunun, bilimin ve demokrasinin ışığında; kısır tartışmalardan arınarak nesnel bir biçimde irdelenmesi çok önemli…
Bu arada sosyal ve kültürel yaşamımız da sürüyor; sürmeli…
*****
Eskişehir'de geçtiğimiz Cuma ve Cumartesi günleri, Tepebaşı Belediyesi ve Tarih Vakfı tarafından birlikte hazırlanan'Milli Mücadelede Eskişehir ve 100. Yılında Eskişehir'in Kurtuluşu' adlı projenin tanıtımını izledik.
İçeriği, görselliği ve sunum biçimiyle muhteşem bir dizge oluşturan bu tanıtımdan süzebildiğim damlaları sizlerle paylaşmak bana mutluluk veriyor.
PROJETANITIMINDA YER ALAN ETKİNLİKLER
*Sergi:Türkiye, İngiltere ve Yunanistan arşivlerinden derlenen bilgi, belge ve fotoğrafların yer aldığı Sergi, 17 Mart 2023, Saat 18.00' Tepebaşı Belediyesi Sanat Galerisinde açıldı. Çoğu 'ilk kez yayımlanan' bu sergideki belgeler ibret verici özellikler taşıyor.
*Belgesel, Kitap Tanıtımı, Söyleşi: 18 Mat 2023, 14.00- 17.00 Saatlerinde Tepebaşı Belediyesi Zübeyde Hanım Kültür Merkezinde gerçekleştirildi.
  • Belgesel: Toplantıda sunulan vealanlarında uzman akademisyenler Gökhan Deniz Dinçer ve Hüseyin Selçuk tarafından hazırlanmış olan belgesel, geçmişten günümüze süzülen belgeleri sanatsal bir biçimde sunuyor.
  • Söyleşi: Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, Prof. Dr. Mehmet Alkan ve Prof. Dr. Kemal Yakut'un katılımıyla gerçekleşen etkinlikte, Eskişehir'in işgal süreci masaya yatırıldı.
Tanıtım programının ev sahipliğini yapan Tepebaşı Belediye Başkanımız Ahmet Ataç, yaklaşık iki yıldan beri heyecanla izlediği projenin ürünlerinin ortaya çıkmasının haklı gururuyla söyleşiye heyecan ve içtenlik kattı.
Son yıllarda Eskişehir tarihi konusunda çok önemli araştırmalar yaptığını yakından izlediğim ve bu projenin danışmanı olan Prof. Dr. Kemal Yakut,söyleşide yaptığı sunumda konuyla ilgili çok önemli ayrıntılı bilgiler verdi. Kemal Hocanın 'Kaynakların bilançosu, tarihin yeniden değerlendirilmesi, konuyla ilgili kaynakların kısıtlılığı' konularında yaptığı tespit ve değerlendirmeler bence çok önemliydi.
Proje Genel Koordinatörü ve Kitaplar Genel Müdürü, Tarih Vakfı Başkanı Prof. Dr. Mehmet Ö. Alkan, proje kapsamında üretilen kitapların tanıtımını çok güzel yaptı. Özellikle kendi ürünü olan 'MilliMücadelede Eskişehir'de Sol'kitabını tanıtırken çok heyecanlıydı. Prof. Alkan'ın, 'Bu projenin koordinatörlük, danışmanlık, editörlük ve yazarlık hizmetlerinden hak ettiği ücretlerin tamamını Tarih Vakfı'na bağışlaması' ise bence çok anlamlı bir özveri örneğidir.

'BEŞİBİRLİK' DEĞERİNDE BEŞ KİTAP
Yukarıda anlatmaya çalıştığım ortak projenin kanımca en önemli ürünü, seri olarak birbirini tamamlayan 'Beş Kitap'tır. Kitapların bu anlamda, halk kültürümüzde önemli bir değer ölçüsü olan 'Beşibirlik' benzetmesini sapına kadar hak ettiğini düşündüğüm kitapların isimleri ve yazarları şöyle:
1-'Eskişehir'de İşgal ve Direniş' - Prof. Dr. Kemal Yakut
2- 'Eskişehir'in Kurtuluşu' – Prof. Dr. Kemal Yakut
3- 'Milli Mücadelede Eskişehir'de Sol' – Prof. Dr. Mehmet Ö. Alkan
4- 'Yunan Arşiv Kaynaklarında İşgal Eskişehir'i' – Prof. Dr. Ö. Alkan – Doç. Dr. Ayşe Özil
5- 'Milli Mücadele ve Eskişehir' – Prof. Dr. Kemal Yakut – Doç. Dr. Nurşen Gürboğa
Ayrıca kitaplarda onlarca akademisyen/ yazarın makaleleri ve alıntıları yer almaktadır. Dahası, kitapların kaynakça bölümlerinde konuyla ilgili 'Çok zengin bir kaynak hazinesi…' var.
Kitapların Tepebaşı Belediyemiz tarafından 'Depremzedelere bağış karşılığı olarak satışa sunulması' ise çok değerli bir toplumsal dayanışma örneğidir.
BİLİM VE DEMOKRASİ BİRLİKTE OLUNCA…
Yukarıdaki bölümlerde belirttiğimiz gibi 'Milli Mücadelede Eskişehir ve 100. Yılında Eskişehir'in Kurtuluşu' isimli projenin iki bileşeni var.
Bu bileşenlerden birincisi olan 'Eskişehir Tepebaşı Belediyesi', 1999 yılından beri Ahmet Ataç'ın başkanlık dönemlerinde yürüttüğü 'Çağdaş sosyal belediyecilik' anlayışıyla özellikle 'Kültür, sanat ve eğitim' alanlarında ulusal ve uluslararası düzeyde iz bırakan projeler gerçekleştirdi. Bu çalışmalarda uzman meslek kuruluşlarıyla ve akademik çevrelerle işbirliği ön planda tutuldu.
Projenin ikinci bileşeni olan 'Tarih vakfı' ise 1991 yılında, çoğu akademisyen, siyasetçi, yazar ve sanatçılardan oluşan 264 kişilik bir grup tarafından kurulmuş bir sivil toplum kuruluşudur. Kamu yararına çalışan sivil toplum örgütü niteliğinde olan Tarih Vakfı; sivil toplum, demokrasi, insan hakları, sözlü tarih, yerel tarih, tarih eğitimi ve alternatif eğitim materyalleri, müzecilik ve sektör tarihi kategorilerinde araştırma faaliyetleri yürütmektedir.
Bu bağlamda, bağımsız bir bilim kuruluşu olan Tarih Vakfı ile demokratik belediyeciliğin simgesi olan Tepebaşı Belediyesi'nin; Eskişehir'in yerel tarihi üzerinde birlikte çalışma yapmaları çok anlamlıdır.
Bu anlam, 'Bilim ve demokrasinin ışığında geçmişten geleceğe uzanmanın azim ve kararlılığıyla yüklüdür…'
Kurtuluşun ve Kuruluşun 100. Yılında, tüm bilim ve demokrasi güçlerinin birlikte 'Yaşasın Özgürlük!' diye haykırması için…
Sağlıkla, sevgiyle, dostlukla…