Başbakan Ahmet Davutoğlu, 15 Mayıs Cuma günü Eskişehir'de düzenlenen mitingde konuştu…

Önce Afyon, ardından Bilecik'teki mitinglerde konuşan Davutoğlu yorgundu…

Ses tonundan, vurgularından, vücut dilinden belliydi…

Yalnızca o mu, değil elbette. Saatlerce miting meydanında bekleyenler de onun kadar yorulmuşlardı beklemekten…

Sıhhiye Meydanı yerine Gaffar Okan Caddesi'nde gerçekleştirilen mitinge kaç kişinin katıldığı konusuna girmenin çok anlamlı olmadığı açık…

Eskişehir kamuoyu bu konuda kendince bir kanaat oluşturdu zaten…

Ben bu yazıda,

Başbakan Davutoğlu'nun konuşmasındaki 'Eskişehir'e vaatler' bölümünde söz ettiği bir konudan ve dün AKP İl Başkanı Dündar Ünlü'nün AKP mitingiyle ilgili İstikbal Gazetesi'ne yaptığı değerlendirme üzerine birkaç kelam etmek istiyorum…

***

Başbakan Davutoğlu,

Konuşmasının son bölümünde Eskişehir'e ilişkin 'yaptıklarından ve yapacaklarından' söz ederken, Anadolu Üniversitesi Sivil Havaalanı isminin 'Hasan Polatkan Havaalanı' olarak değiştirileceğinin müjdesini (!) verdi…

Elbette böyle bir vaadin Eskişehir kamuoyunda bulacağı karşılık belliydi…

Haftada yalnızca iki kere (o da yaz aylarında) Brüksel-Eskişehir-Brüksel seferlerinin yapıldığı bir havaalanının isminin değiştirileceğinin, bir başbakan tarafından 'müjde' olarak verilmesinin sıkıntısı, Davutoğlu için değil, ona bunu söyletenler için geçerlidir…

Bu konuyla ilgili diğer önemli bir ayrıntı ise,

Söz konusu havaalanı Devlet Hava Meydanları İşletmesi'ne ait bir havaalanı değil…

Anadolu Üniversitesi'ne ait…

Var olan pisti, uzun uğraşlar sonucu, devlet kaynaklarıyla uluslararası standartlara getirildi, ancak mülkiyeti, denetimi, kullanımı hala Anadolu Üniversitesi'ne ait…

Öyle sanıyorum ki, havaalanının isminin değiştirilmesi de Anadolu Üniversitesi Senatosu tarafından verilecek bir kararla olabilir ancak…

Bu yetki, Devlet Hava Meydanları İşletmesi'nde, dolayısıyla hükümette olmasa gerek…

Anadolu Üniversitesi bu alanda hala eğitim uçuşları veriyor, üstelik dünyanın kendine ait havaalanı olan (bildiğim kadarıyla) tek üniversitesi…

Anadolu Üniversitesi'nin uluslararası sıralamada kendisine daha yukarılarda yer bulabilmesi için çok önemli bir ayrıcalık…

Üniversite Senatosunun, kendisine ait bir havaalanına, sırf siyaseten, başka bir isim verilmesine gönlünün razı olacağını zannetmiyoruz…

Önümüzdeki günler, Başbakan Davutoğlu'nun 'siyaseten bir kesime şirin görünmek için' söylediği bir sözün yerine getirilip getirilmeyeceğini göreceğiz…

AKP'nin, Eskişehir'de bir kez daha üniversite üzerinden siyaset yapma çabasına tanık olacağız…

***

AKP İL BAŞKANI: '13 YILIN EN GÖRKEMLİ MİTİNGİNİ YAPTIK'

AKP İl Başkanı Dündar Ünlü'nün 15 Mayıs mitingi için, 'AKP'nin kurulduğu günden bugüne Eskişehir'deki en görkemli mitingimizdi' şeklindeki sözlerine gelirsek…

Bence böyle bir yargı,

Her şeyden önce AKP İl Başkanının kendi partisine yaptığı çok büyük bir haksızlık…

AKP'nin 2002 genel seçiminden bu döneme kadar Eskişehir'de kaç miting yaptığını bilmiyorum (ya da oturup hesaplamadım) diyelim…

Ancak 2002 seçiminden öncekiler ve geçtiğimiz 15 Mayıs'ta yapılan hariç hepsinde Recep Tayyip Erdoğan Başbakandı…

AKP İl Başkanı Dündar Ünlü'ye göre, demek ki AKP Recep tayip Erdoğan döneminde bile bu kadar büyük bir kalabalık toplayamamış…

Eyvah ki ne eyvah…

Eğer AKP İl Başkanı,

Geçtiğimiz Cuma günü yapılan AKP mitingini, AKP'nin Eskişehir'de 13 yılda yaptığı tüm mitinglerden daha görkemli olduğunu söylüyorsa;

Bu büyük bir itiraftan başka nedir ki…

OH BE! ES-ES VARMIŞ…

(KAYBEDİLEN PUANLARA GEL DE YANMA…)

Eskişehirspor 4 Nisan'da evinde Sivasspor'a 1-3'lük skorla yenilmesinden bu tarafa kaybetmiyor…

Son 6 maçta 3 galibiyet, 3 beraberlik yani 12 puan…

Karabük karşısında alınan bir puanın ardından kümede kalmayı matematiksel olarak da garantiledikten sonra içerdeki Trabzon maçından da 3 puanla ayrıldı Eskişehirspor…

Takım olarak, kulüp olarak, taraftar olarak ve şehir olarak hepimiz rahat bir nefes aldık…

Takım kötü oynadığında yerin dibine soktuk, iyi oynadığında rahat bir nefes aldık; ancak Kasımpaşa karşısında alınan galibiyete kadar hep diken üzerindeydik, hop oturduk, hop kalktık…

Neyse sezonu artık kapatmak üzereyiz…

Kazasız, belasız…

İki önemli ayrıntıya değinmeden geçmek olmaz…

Eskişehirspor, Bursaspor'u da katarsak, şampiyon olmuş 5 takımdan 15 puan topladı…

Trabzon'dan 6, Beşiktaş'tan 4, Fenerbahçe'den 2, Bursaspor'dan 2, Galatasaray'dan 1…

Hiç birine yenilmedik…

Ama bir de kaybettiğimiz puanlara bakar mısınız?

Rizespor'a 6 puan verdik…

Balıkesirspor'dan yalnızca 1 puan aldık,

Karabük'le iki maçta da berabere kaldık, yani ancak 2 puan…

Gaziantep'e evimizde yenildik…

Sivas'tan da yine ancak 2 puan alabildik…

er 5 şampiyon takımdan söke söke aldığımız puanları, bu takımlardan da alabilseydik (14-15 puan) ki bu takım bunu yapabileceğini zaten kanıtladı, şimdi Avrupa kupalarına katılmanın hesaplarını yapıyor olabilirdik… (UEFA'dan yediğimiz vetoyu hesaba katmıyoruz elbette…

***

İkinci bir konu da şu;

Funes Mori kiralıktı, gitti…

Mustafa Yumlu kiralıktı, gitmek istediğini açık açık söyledi…

Ömer Şişmanoğlu kiralık;

Sezer Öztürk kiralık…

Bu 4 futbolcunun yerlerinin nasıl doldurulacağı konusunda elbette Skibbe'nin kafasında bir planı vardır…

Zira Mori'nin forvet hattında, Mustafa Yumlu'nun defansın göbeğinde nasıl büyük katkı sağladığını görmemek için kör olmak gerekir…

Sağlam ve formda bir Sezer'in ise, bu takıma neler katacağını söylemeye gerek bile yok…

Şimdi merakla, takımın kadrosuna yapılacak takviyeleri bekliyoruz…