Seçim bitti biteli aldı bir tartışma aldı başını gidiyor. 'Hükümet vaatlerini yerine getirecek mi?' tabii ki sorunun cevabı zaman içinde saklı ancak şimdiye kadar çalışma hayatı ile ilgili konularda yaptıklarının devamı olarak iktidar plan ve programlarında herhangi bir değişiklik yapmadan yoluna devam ediyor. Geçen günlerde açıklanan 2016 Yılı Eylem Planı bunun resmen bir göstergesi idi. Plan önümüzdeki süreçte gerçekleştirilmesi planlanan vaatleri ve reformları içeriyor. Planı gören kimileri her daim olduğu gibi sonuçları görmeden, sorgulamadan padişahım çok yaşa mantığı ile alkışı eksik etmediler. Ancak alkışlamadan önce hatırlamakta ve hatırlatmakta fayda var emeklilere aylık 100 tl vererek ile asgari ücreti 1300 tl yaparak, çeyiz parası vererek vaatler yerine getirilmiş ve emeği ile geçinenler adına gereken yapılmış olmuyor. Eylem planında İstihdamı arttırıp İşsizliği önleyebiliyor musunuz? Adaletli gelir dağılımı sağlayabiliyor musunuz? Parasız sağlık parasız eğitim noktasında girişimlerde bulunuyor musunuz? Kayıt dışı çalışmayı önleyebiliyor musun? Özelleştirmeleri önleyici tedbirler alıyor musunuz? Yani yapısal reformlar ve projeler üretebiliyor musunuz? Ben ona bakarım. Planı incelediğinizde bunların olmadığını göreceğiniz gibi aksine bugüne kadar çalışanların tehdit olarak gördüğü her şeyin plana dahil edildiğini net olarak tespit edebilirsiniz. İşsizliği ve yoksulluğu arttıracak bu plana alkış tutmak yerine objektif eleştirilerle yaklaşım göstermek en azından vicdani bir sorumluluk. İşgücü piyasalarına esneklik sağlayan çalışma biçimleri mevcut esnek çalışma sistemlerindeki sorunlar giderilerek planda var mı var. Özel istihdam bürolarının faaliyetlerinin geçici iş ilişkisini de içerecek şekilde genişletilmesi amacıyla mevzuat düzenlemeleri var mı? Var. Kıdem tazminatı ile ilgili düzenlemeler var mı? Var. Taşeron sisteminde yeni düzenlemeler, performansa dayalı kamu personel rejimi? Özelleştirmeler? Kiralık işçilik? Var var var. Bu var lar çalışanların sorununu çözmeyeceği gibi daha da arttıracak hatta kördüğüm haline getirecektir. O nedenle sorgulamadan alkışlamak yerine biraz araştırma faydalı olacaktır. Yıllarca özelleştirmenin faydalı olacağını savunup özelleştirme sonrasında işsiz kalan, kamunun zarara uğratıldığını fark eden ve belirli bir kesimin zengin olduğunu gördükten sonra eyvah deyip sızlanmak nasıl işe yaramadıysa tehlikeyi erken fark etmeden sonradan eleştiri de bulunmak da kimseye fayda getirmeyecektir. Bu eylem planından bir şey anlamadıysak anlamadık demek sanırım en doğru sesleniş biçimi olacaktır.