9 Ekim 2014 tarihinde gazetemizin manşetinde yer alan 'Ameliyathane Rezaleti' adlı haberle ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi ameliyathanesinin içerisinde çekilen fotoğrafları yayınlayarak büyük bir sağlık rezaletini ortaya çıkarmıştık.

KENTTE BÜYÜK
YANKI YARATTI
Haberimizde, ameliyathane içerisinde yenilen pastanın, sigara odası olarak kullanılan bölümün, asistan doktor tuvaletlerinin kapılarındaki sigara yanıkları ve yerdeki izmaritlerin, oda zeminindeki çatlakların, çöpe atılması gereken tek kullanımlık malzemelerin pis kova ve leğenlerin içerisindeki görüntülerini yayınlamıştık. Haberimiz kente büyük yankı yarattı. Sonhaber'in haberi üzerine harekete geçen İl Sağlık Müdürlüğü ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi hakkında soruşturma açtı. Halk Sağlığı Müdürlüğü ekipleri de burada sigara denetimi yaptı. ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi Yönetiminin, bu skandal olaya neden olanları bulup, cezalandırması ve ameliyathanede böyle rezaletin bir daha yaşanmaması için önlem alması gerekiyordu. Ancak hastane yönetimi bunları yapmak yerine, rezaletin fotoğraflarını kimin çekerek, Sonhaber'e sızdırdığını bulmak için personelleri tek tek çağırarak, sorgulamıştı.

'OLUMSUZLUK
GİDERİLDİ'
22 Kasım 2013 tarihinde gazetemizin manşetinde 'Olumsuzluk Giderildi' adlı haber yer aldı. Bu haberimizde İl Sağlık Müdürü Ali Mumcu'nun Sonhaber'in çekilen fotoğraflarla ortaya çıkardığı sağlık skandalının yaşandığı ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi ameliyathanesini denetlediklerini belirterek, 'Hastane yönetimi, sizin fotoğraflarla belgelediğiniz tüm olumsuz görüntüleri gidermişler' şeklindeki açıklaması yer almıştı. Mumcu bize yaptığı açıklamada, 'Sizin haberinizden sonra onlara resmi yazı göndererek, kendilerinden bilgi istemiştik. Onlar haber sonrasında ameliyathaneyi yeniden düzenlemişler. Standartlara uygun bir hale getirdikten sonra denetlememiz için bizi davet ettiler. Biz de ameliyathaneyi gidip denetledik. Sizin haberinize konu olan çirkin görüntülerin giderilmiş olduğunu tespit ettik' demişti.

HAKLI OLARAK
YAYINLAMADIK
Biz de Gazetecilik görevini yerine getirdiğimiz ve Eskişehir'in gözbebeği olan bir kurum olan ESOGÜ Tıp Fakültesi Hastanesi'ndeki çirkin görüntülerin kalkmasında rol oynadığımız için mutlu olduk. Ameliyathane Rezaleti haberimizin çıkmasından 59 gün sonra Noter'den gazetemize bir tebliğ geldi. Tebliği incelediğimde büyük bir şaşkınlık yaşadım. ESOGÜ Rektörlüğü'nün avukatı tarafından 'Ameliyathane Rezaleti' ve sonra yaptığımız 'Rezalete Soruşturma' haberlerimizle ilgili tekzip metni gönderilmiş. Bir haberle ilgili gazeteye tekzip iki ay içerisinde gönderilmesi gerekiyor. ESOGÜ Rektörlüğü 58 gün bekledikten sonra 59'uncu günde alelacele tekzip metnini göndermiş. Gönderilen metinde fotoğrafların ameliyathane içerisinde çekilmediği ve Sağlık Müdürlüğünün bu konuda soruşturma açmadığı iddia ediliyordu. Bizim fotoğraflarla belgelediğimiz tüm olumsuzlukların gerçeğini yansıtmadığı öne sürülüyordu. Biz tabi ki haklı olarak bu tekzip metnini yayınlamadık.

'BİLGİLENDİRME
AMACINI TAŞIYOR'
ESOGÜ Rektörlüğü tekzip metinlerinin yayınlanması için mahkemeye başvurdu. 2. Sulh Ceza Hakimliği, her iki tekzip talebini ret etti. Mahkeme bu taleplerle ile ilgili, 'Başvuru sahibinin talebi değerlendirildiğinde; yayınlanan içeriğin haber niteliği ile verildiği, haberin toplum sağlığı ile ilgili olması nedeniyle kamuoyunu bilgilendirme amacı taşıdığı, başvuru sahibinin kişilik haklarını doğrudan hedef alınmadığı anlaşıldığındın talebinin reddine karar verilerek aşağıdaki hüküm kurulmuştur. Talep eden vekili Av. Ayşe Fert Dökmeci'nin tekzip talebinin reddine karar verildi.'

'SUSTURURUZ' DİYENLER
HÜSRANA UĞRADI
Mahkeme kararıyla bizim bu konuda doğru habercilik yaptığımız bir kez daha tescillendi. Biz bu haberleri toplum sağlığıyla ilgili olduğu için ve kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla yaptık. Tüm olumsuzlukları fotoğraflarla belgeledik. Bizim amacımız Tıp Fakültesi Hastanesi'ni karalamak değil, bu kurumda yapılan yanlışların ve yanlış yapanların ortaya çıkarmaktı. Bunda da başarılı olduk. 'Gazeteciye tekzip göndeririz. Bundan korkar, bir daha bizimle ilgili hiçbir haber yapamaz. Sustururuz' diye düşünenler mahkeme kararı sonrasında hüsrana uğradı.

'BOŞUNA BEKLEMEYİN'
Daha önce de 'Devleti Zarara Uğrattı Hala Görevde', 'Hastane İnşaatında Usulsüzlük İddiası','Sonhaber Yazdı Müdür Görevden Alındı' haberleriyle ilgili de eski Çevre Şehircilik İl Müdürü Hamza Yıldız ve İl Müdür Yardımcısı Tarık Demiroğlu'da bu haberleri tekzip edilmesi talebiyle mahkemeye müracaat etmişti. Müdür Hamza Yıldız mahkeme kararını beklemeden Twitter'dan, Noter'den gönderdiği tekzip metinlerini yayınlamam konusunda bana bol bol sallamıştı. Ben kendisine hiç yanıt vermemiş, gülmüş geçmiştim. Basından bazı köşe yazarı arkadaşlarımız sazanlık yapıp, Yıldız'ın twitlerini sayfalarında paylaşmıştı. Mahkemeler Yıldız ve Demiroğlu tarafından talep edilen yedi adet tekzip talebini aylar önce ret etti. Yeri gelmişken, bu bilgiyi de Çevre ve Şehircilik İl Müdürünün gönderdiği tekzip metinlerinin yayınlanması aylardır bir umutla bekleyen bu köşe yazarı arkadaşlarımın bilgisine sunayım dedim. 'Boşuna beklemeyin!...'

*

MAHMUT SÜZEN CAFEROĞLU'NA SAHİP ÇIKTI

CHP Odunpazarı Belediye Meclis Üyesi Mahmut Süzen dün beni ziyaret etti. Görünüm'de dün kaleme aldığım 'Caferoğlu Tersledi, Süzen Düzeltti' adlı yazımla ilgili düşüncelerini söyledi.

ÇOK HASSASIZ
Süzen, 'Ayhancığım yazdığın bu yazı bazı kişilerde yanlış anlamalara neden olmuş. Ben okul müdürü arkadaşa 'Bir sıkıntınız olursa beni arayın' derken, sanki birilerinde 'Erdal Caferoğlu yapamaz, ben yaparım' algısı oluşmuş. Sende şahitsin. Ben öyle bir şey demedim. Biz Odunpazarı Belediyesi olarak, okullarımızın sorunlarına her zaman duyarlıyız. Elimizden geldiğince destek oluyoruz. Sadece bu okulumuz değil, diğer okulların da bahçelerini kardan temizliyoruz. Yazına konu olan okul müdürü arkadaş beni aradığında ben de kriz masasını aradım. Onlar da yakındaymış. Beş dakika içerisinde okula gitmişler. Kriz masası Erdal Caferoğlu'na bağlı bir birim. Bundan dolayı okulun bahçesinin temizlenmesinde benim kadar onun da payı vardır. Caferoğlu, bu müdür arkadaşa 'Ben okullara bir iğne vermem' dediği konusunda bilgim yok. Bu konuda yanlış anlaşılma olduğunu sanıyorum. Başta Belediye Başkanımız Kazım Kurt olmak üzere tüm belediye çalışanları okullar konusunda çok hassas. Okul Müdürü Eğitim Bir-Senliymiş, Eğitim-Senliymiş, Türk Eğitim-Senliymiş, Eğitim-İşliymiş diye düşünmeden eğitim kurumlarımıza yardımcı oluyoruz. Çünkü bu okullar o müdürlerin evinin bahçesi değil. O okullara hepimizin çocukları gidiyor' dedi.
HESABINI PEKİ
KİM VERECEK?
Eskişehir'in önde gelen eğitim yöneticilerinden olan Süzen'in görüşleri böyle. Dünkü yazımda Süzen'in Erdal Caferoğlu'nu kötülediğini dair bir kelime yoktu. Buna rağmen, birilerinde böyle algı nasıl oluştu? Doğrusu bilemem. Kişilere, kurumlara karşı olan öfkesini aklının önüne geçirenler yazımı yanlış anlayabilir. Yazdığım bu yazıyla ilgili Süzen'in hiçbir ilgisi yoktur. Böyle bir yazı yazacağımı önceden bilseydi, kesinlikle yazmamam için beni engellemeye kalkardı. Bu yazıda, belediye yönetiminde yapılan yanlışlar ve bunların halktaki olumsuz yansımalarıyla ilgili kendi tespitlerimi yazdım. Bu yazıma tepki gösterenlere soruyorum. Okul müdürüne 'Ben okullara bir iğne vermem' diyenlerin Odunpazarı Belediyesi ile ilgili yarattığı olumsuz algının hesabını peki kim verecek?

***

foto şaka

ESOGÜ Rektörü Hasan Gönen: Siz rektörlük yaparken, Tıp Fakültesi Hastanesi ile ilgili skandal olaylar hiç yaşanmıyordu. Ben nerde yanlış yapıyorum da ard arda skandal olaylar yaşanıyor.
Eski ESOGÜ Rektörü Necat Akgün: Hasan Bey, eşinin akrabasını hastaneye Başmüdür yapmışsın. Daha sonra 'Ben nerde yanlış yaptım?' diyorsun.