Elbette ‘bence…’
Bu bir bilgi değil, yalnızca ben öyle düşünüyorum…
Zira bu tartışma çok uzun yıllardır yapılıyor ve sanırım yapılmaya da devam edecek…
Hasan Polatkan Havaalanı 1989 yılında kullanıma açıldı…
O zamanki adı Anadolu Üniversitesi Havaalanı idi…
Dünyadaki ilk ve tek üniversite havaalanıydı…
Eğitim amaçlı kullanılıyordu…
O zamanlarda da tarifeli iç hat seferleri meselesi konuşuluyordu arada sırada…
Dönemin Maliye Bakanı Kemal Unakıtan döneminde İstanbul seferleri başlatıldı…
Havaalanı pisti uzatılmış, 3 bin metre uzunluğa ve 45 metre genişliğe erişilmişti…
Her türlü uçağın rahatlıkla iniş ve kalkış yapabileceği bir hale getirilmişti…
Ancak şehirden yeterli talep yoktu…
Sanayi ve Ticaret Odaları açıktan bilet satın alıyorlardı,
Ne var ki, bu zorlama talep yaratma çabası da yeterli olmadı…
Seferler iptal edildi…
Daha sonra Prof. Dr. Nabi Avcı’nın milletvekilliği döneminde yapılan ikinci deneme de başarısız oldu…
Üstelik artık yüksek hızlı tren de devreye girmişti…
***
O günden bugüne koşullarda değişen bir şey yok…
Eskişehir’den İstanbul’a YHT ile 2 buçuk saatte, Ankara’ya bir buçuk saatte ulaşmak mümkün…
Belki İzmir, Antalya gibi kentlere uçuş konulabilir ancak çok da verimli olacağını zannetmiyorum…
O nedenle havayolu şirketlerinin de Eskişehir’e yurt içi seferler konusunda çok hevesli olmadıklarını söylemek mümkün…
Bu işin tamamen piyasa koşullarına ve arz-talep dengesine göre şekillendiğinin en belirgin örneği;
Brüksel dahil, yurt dışında altı şehre seferlerin devam etmesi…
Belçika, Hollanda, Almanya ve Fransa’ya bu seferlerin yapılmasının en büyük nedeni, yurt dışında yaşayan insanlarımız…
Özellikle Emirdağlı vatandaşlarımızın yoğun olarak yaşadıkları Belçika’da Brüksel’e yapılan uçuşlar başı çekiyor ve özellikle yaz aylarında ciddi bir artış gösteriyor…
***
Hepimizin malumu olduğu üzere,
Hava ulaşımı hem işletmeci firmalar hem de yolcular açısından maliyeti yüksek…
Firmalar,
Yeni hatlar, yeni seferler koyarken geniş çaplı araştırmalar ve incelemeler yapıyorlar…
Gerekli verimi alacaklarından emin olmadıkları bölgelere uçmuyorlar…
En yakın örnek,
Bursa Yenişehir Havaalanı…
Sanayi potansiyeli son derece yüksek olan Bursa’dan bile yurt içinde dört, yurt dışından bir lokasyona uçuş yapılıyor…
Yine Kocaeli Cengiz Topel Havaalanı da aynı Hasan Polatkan Havaalanı gibi iç hat seferlerinde bir türlü istikrar sağlanamıyor…
***
O nedenledir ki,
Olaya 1 milyon nüfuslu şehrin halkının talepleri görmezden geliyor şeklinde bakmak çok da doğru gelmiyor bana…
İşte havaalanı, işte pist, işte şehir…
Para kazanacaklarını bilseler özel hava yolu şirketleri bu işe girmezler mi?
Biz istemesek bile, koşa koşa gelirler…