
Yıl 1971 ya da 72...
Babam elimden tutup ilk kez maça götürüyor beni...
Tahta sıralar, demir teller...
Demir tellerin önünden izliyorum maçı...
Çoğu zaman tek gözümü kapatıp, ancak öyle kesintisiz izleyebiliyorum teller yüzünden...
Es-Es Zonguldakspor'la oynuyor...
Ender 30 metreden atıyor golü...
1-0 yeniyoruz...
Unutulmaz Karşıyaka maçı...
Zafer'in penaltı golüyle 1-0 kazanmıştık...
O sezonun son maçı,
İstanbul Ali Sami Yen Stadında Eyüpspor maçı...
Hınca hınç dolu tribünler önünde Eyüp'le 0-0 berabere kalmıştık...
O maçla yeniden Süper Lig'e (o zamanki adıyla 1. lig) çıkmıştık...
3-0'lık Galatasaray maçı...
Derwall, Simoviç, Erdal Keser, Uğur, Arif...
O kadroda ilk defa 1 milyar liranın üzerinde transfer ücreti alan futbolcular vardı...
Evire çevire yenmiştik...
Karla kaplı zeminde yine bir Galatasaray maçı...
İlyas Tüfekçi'nin Zalad'ın elindeki topu kafasıyla alıp attığı gol...
1-0 yenildik ve Galatasaray o yıl o haksız golle kazandığı puanla şampiyon olmuştu...
Sonra yine inişli çıkışlı yıllar...
Ama ara dönemlerde Fenerbahçe'yi darmaduman ettiğimiz maçlar vardı...
3-0, 4-0 kazandığımız...
Daha eskilerin efsane maçı Sevilla maçıdır elbette...
Bizimkiler daha yeni...
***
1959 yılından bu tarafa toplanan puanlar hesaplandığında,
Lig sıralamasında ilk 10 içindeydik, yakın yıllara kadar...
Artık o istatistiklere bakmak bile gelmiyor içimden...
Son yılların en önemli başarısı,
Galatasaray'la oynadığımız Türkiye Kupası finaliydi...
Kaybettik...
Ve Antalya'da Göztepe ile oynadığımız play-of final maçı...
İftarda başlayan maç, sahurda ancak bitmişti...
Penaltılarla kaçırdık Süper Lig biletini...
Daha nice nice maçlar...
Bunlar hemen aklıma geliverenler...
***
'Siyah-kırmızı
Anadolu yıldızı...'
Yıldız artık sönmek üzere...
28 Haziran'daki kongrede başkanlık için aday çıkmazsa, kulüp kayyuma kalacak...
Ve yukarıdaki sloganı şöyle mi söylemek zorunda kalacağız?
'Siyah kırmızı
Söndü artık
Anadolu yıldızı...'
Ne kadar yazık...